T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Tesettür modası /pastel renklerden -görünmez olmaktan- vazgeçiş

90'lı yıllarda dar gelirli, Anadolu kökenli ailelere mensup kadınlarda parlak pembe, parlak mavi, parlak yeşil, yüzde yüz sentetik ithal kumaşlardan üretilmiş pardösüler görülmeye başlandı. Kumaşların parlaklığı ve renklerin çığırtkanlığı "tesettür modası" adı altında başlayacak olan konfeksiyon üretimin ilk örnekleri oldu. Daha önce üretilmekte olan pastel renkler ve iddiasız modeller, demode olma sürecine maruz kalmadıkları ve çok sade oldukları için yıllarca giyilebilmekteydi. Tesettür giyim "öncüleri" moda göstergelerini kullanmaya başlama sürecinde ilk iş olarak, dikkat çekici ve dikkat çekiciliği oranında çabuk demode olmayı sağlayacak modelleri, iddialı renklerle gerçekleştirmeye çalıştı. Alternatif kamunun bej, kül, krem tonları; alternatif kamudan vaz geçme sürecinde parlak mavi, parlak yeşil, pembeye ve sarıya dönüştü.

Kişinin kullandığı renk ile psikolojisi arasındaki bağlantılar 70'li yıllar boyunca küçücük kız çocuklarının içlerindeki cıvıltıyı öldüren bejlere bürünmüşken; 90'lı yıllardan itibaren olgun yaşta olması beklenen 40'ın üzerindeki kadınların kendi kızlarıyla aynı renkleri kullandıkları bir frapanlaşma dönemine evrildi.

Esasında dikkat çekmemeyi amaçlayan bej, kül, gri gibi renkler geleneksel olarak Osmanlı kadınlarının tercih ettikleri renkler değildir. Osmanlı kadınları devrin modasına göre fıstık yeşilinden, gül kurusuna, turkuaza kadar parlak renkleri çarşaflarında ve feracelerinde kullanmışlardır. Hatta 80'li yılların en baskın renklerinden siyah rengi Türk toplumunda gayri müslüm kadınlar tarafından kullanılmış bir renk olarak "madama rengi" olarak ifadelendirildiği için yıllarca pek makbul sayılmamıştır.

80'li yıllar bir taraftan İran Devrimindeki kadınların giyimini sembolize eden ve bünyesinde devrimci ögeler taşıyan siyah renginin, diğer taraftan ünlü modacı Neslihan Yargıcı'nın tasarımlarında siyaha ağırlık vermesiyle her kesimde siyah esintisinin ağırlık kazanmasına sebep olan yıllardır. Siyahın en önemli özelliği göze çarpmayı ve demode oluşu engelleyişidir. 12 Eylül devrimini yaşamış toplum için göze çarpmamak tercih edilir bir durumdur. Ayrıca siyah resmiyeti ifade eden bir renk olarak üzerinde durduğu kişinin saygınlığına katkıda bulunmayı vaat etmektedir.

Siyahın bütün bu olumlu özelliklerinin yanında sürekli olarak giyildiğinde giyende ve o giyim ile karşılaşan kişilerde bıkkınlık uyandıran bir yönü de var. Bir taraftan siyah renginin uyandırdığı bıkkınlık diğer taraftan siyah ile özdeşleşen İran Devrimi'nin liberal çizgilerle toplumsal etkinliğini kaybetmesi; Türk toplumundaki cemaat yapısının zayıflayarak bireyciliğe yapılan vurgunun dindar çevreler tarafından da alkışlanması; bejli, siyahlı yılların hayat anlayışından kopuşu temsil eden bir renklilik içine girilmesine sebep oldu. Bej, krem, gri, siyah ne kadar tevazuyu göze çarpmamayı bir tarağın dişleri kadar eşit olmayı çağrıştırıyorsa; önce erkeklerin kravatından başlayarak kadınların giyimine sıçrayan parlak renkler gösterişi, zenginliği ve başkalarından farklı oluşu, statüyü temsil ediyordu.

90'lı yıllar her bakımdan renkliliğin ve çeşitliliğin bir paye ve statü olarak sunulduğu yıllardı. Her modanın bir önceki modanın tamamen aksi yönde seyrederek kendinden öncekini geçersiz sayması gibi, tesettür modası da moda öncesi dönem sayılabilecek olan 90 öncesinden her bakımdan ayrı olduğunu vurgulamak ve bir önceki renkleri demode ilan edebilmek için çığırtkan tondaki parlak renkleri kullandı.

Parlak renkler aynı zamanda daha önce biraz çekinilerek durulmuş, aradaki mesafenin korunmasına önem verilmiş olan kamusal alanda görünmekten korkulmadığı mesajını veren renklerdi. Tesettürlü kadınlar üzerindeki kamusal alan yasaklarının artması, "tesettür modası"nın, tesettürlü kadınların varlığını, şow'un bir parçası olarak kamusal alanda gösterme eylemine ivme kazandırdı.


17 Ağustos 2001
Cuma
 
FATMA K. BARBAROSOĞLU


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED