Mevsim normallerinin dışında

Nisan ayındayız; ama kafamı çalışma masamdan ayırıp pencereye doğru çevirdiğimde, dışarıda kar yağmaya başladığını görüyorum.

Yağışından belli; çabuk eriyecek kar taneleri bunlar, belki de cemrelerle ısınmış toprağa değer değmez!..

Yine de ilginç!

Son zamanlarda bindiğim taksi şoförlerinin neredeyse tamamı, artık kar yağmayacağı ve sıcak bir yazın bizi beklediği konusunda hemfikirdiler.

Uzun, soğuk ve çok karlı geçmiş bir kışın ardından, taksi şoförleri ile müşterileri arasındaki en popüler muhabbetlerin hava durumları üzerine kurulacağını tahmin etmek zor değil.

Bu yüzden daha taksiye biner binmez böyle bir muhabbetin beklentisi içine giriyorsunuz ve sağolsunlar onlar da sizi çok fazla bekletmiyorlar.

Arada bir aralarında aksi birileri de çıkıyor tabii; konuyu bir türlü hava durumlarına getirmeyip geriyorlar sizi.

Hiç abartmıyorum; beklediğiniz klasik muhabbeti yapmayıp susan ya da günün mana ve önemine uymayan birtakım alakasız mevzulara dalan taksi şoförleri, insanın ruh sağlığını gerçekten olumsuz etkiliyor.

Bende bugün bir terslik mi var acaba diye düşünmeye başlıyorsunuz elinizde olmadan!

Bu durum, benim gibi diyalog kurma yeteneği çok sınırlı sosyo-psikolojik özürlü tipler için bile böyle!..

Benim gibi normal dışı tipler, daha en başta şoförle iki çift laf etme konusunda şartlanarak biniyor taksilere.

Çünkü toplumun kahir ekseriyeti, daha taksinin kapısını açtığı anda herhangi bir zorlukla karşılaşmadan muhabbete de start veriyor ve ineceği yere geldiğinde sırayı çoktan askerlik anılarına getirmiş oluyor.

Böyle genel bir durum var ve benim gibiler, bu genel durumun dışında kalmakla toplum dışı kaldıkları hissine de kapılıyorlar.

Yaklaşmakta olan taksiye ellerini kaldırıp işaret verdikleri anda, zihinlerinde muhtemel muhabbet senaryolarını da yazmaya başlıyorlar.

Şoför "Hava da ne sıcak ya!" diyecek, "Öyle!.. Ama artık zamanı geldi sıcakların!" diyeceksiniz. Şoför "Olsun olsun biraz sıcak olsun, çok üşüdük bu sene!" diyecek, siz yine "Öyle!.. Biraz ısınalım artık!" diyeceksiniz. Bir süre susulacak. Bu suskunluk sizi hafifçe panikleteceğinden bulup buluşturup "Kar yağmaz artık herhalde!" diyeceksiniz. Şoför kendinden emin "Yok yok yağmaz. Yağsa da birşeye benzemez. Ama yaz çok sıcak geçecek bu sene!" diyecek...

Böyle senaryolarla kendilerini rahatlatarak bindikleri takside, toplumsal zorunlulukları takmayıp ketum davranan bir taksi şoförünün uyumsuz insanlara yaptıkları fenalığın büyüklüğünü varın siz düşünün!

Tabii her yerde olduğu gibi şoförler arasında da uyumsuz birilerinin bulunma ihtimali var.

Onlar da taksiye binen kişilerin kendilerinden klasik taksi şoförü muhabbeti beklemesi ihtimaline karşı kendi kendilerini gerip duruyor olabilirler.

Hayat enteresan!..

Kafanı çalışma masandan kaldırıp pencere tarafına doğru çevirmeye gelmiyor. Bakmışsın kar yağıyor ve mevsim normallerinin dışındaki bu sürpriz, hayatın normallerini de tehdit edip duruyor.

Nisan ayında bile!..