YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 

 

'Üç aylar' ve Kopenhag Kriterleri

Nereden çıktı bu eylül diyeceksiniz ama, ne yazık ki bu hafta da yazıma yine eylülle başlamak zorundayım.

Şimdi daha iyi anlıyorum, Eylül sadece "korku" değil, biraz da umut demek. Buna inanıyorum, çünkü 28 Eylül gecesi saat 24.00'te mübarek "üç aylar" başlıyor. Hem de muhteşem bir "Regaib" kandiliyle...

Bütün eylül gecelerinde, hep rüzgara yazılar yazmaya çalıştım. Lakin uçup gitti, sözün ve mürekkebin sıcaklığı sonbaharın kederlerinde...

Şimdi "Üç aylar"ın kapısında arkama bakmadan yepyeni bir hayata doğru yelken açmak istiyorum. Biliyorum, uzaklarda bir yerlerde hepimizin yüreğine yağan ılık yağmurlar var.

Çantanıza sevinçlerinizi doldurup, eski korkularınızla vedalaşmak istemez misiniz?

Kalbinizin güvertesinde fırtınaları kucaklayıp açıkdenizlere özgürlük şarkıları mırıldanmak istemez misiniz?

Sonbaharın kışa uzaktan mendil salladığı, rahmet ayları olan "üç aylar"ın başladığı şu günlerde, her ne kadar önümüzde bir ütopya gibi dursa da, Türkiye, Avrupa standartlarında demokratik bir dünya arayışının en sıcak günlerini yaşıyor.

Tuzaklarla dolu olsa da, cebimizde sımsıkı tuttuğumuz "Kopenhag Kriterleri haritası"yla uzaklardaki "düş ülke"ye yazıldı kadermiz... Kopenhag Kriterleri gerçekleşmezse dünyanın sonu değil elbette. Ancak bir insan olarak, inançlarımızı yaşamak, düşüncelerimizi özgürce ifade etmek de hakkımız.

Umutlarını çoğu zaman "eylül korkuları"nda kaybetmiş yorgun bir ülkenin çocuklarıyız biz. Bu yüzden, ütopyalarımızı ceplerimize doldurarak çıktığımız bu yürüyüşün "düş ülkesi"ne varacağından da emin değiliz. Ama, ünlü "Paris-Teksas" filminin Travis'i gibi avuçlarımızdaki o hüzünlü fotoğraflardan başka bir adresimiz de yok.

Şimdi Türkiye, ya elindeki "Kopenhag pusulası"yla çağdaş demokratik dünyaya doğru adım atacak, ya da "yarı askeri demokrasi"nin korkulu labirentlerinde dönmeye devam edecek. Hükümet, "Kopenhag Kriterleri Işığında Türkiye'nin Alması Gereken Önlemler" raporunu "MGK kriterleri" ışığında kabul etti. Bu gelişmeye sevinelim mi, üzülelim mi? En azından bir ilk adım olarak umutlanmak istiyoruz. Ancak, raporda "ülke bütünlüğü" çerçevesinde getirilen "kısıtlayıcı kriterler"in, umutlarımızı yine bir başka bahara ertelemesinden korkuyoruz.

Zihinlerimizin önündeki korku duvarları yıkılır mı bilimez. Ama umutsuz yaşanmaz ki... İşte bu hafta "Üç Aylar" başlıyor. Görüyorum ve inanıyorum, "düş ülkesi"nde umut bitmez, rahmet tükenmez.

Bazı okurların, "Üç aylar'la Kopenhag Kriterleri'nin ne ilgisi var" dediğini duyar gibiyim. Elbette hiçbir ilgisi yok. Sadece "Eylül korkuları"na bir "ferahlık" getirmek ve okurlarımın Üç Aylar'ını kutlamak istedim o kadar.


25.EYLÜL.2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Mehmet Ocaktan

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...