Muhsin Başkan ve liberal manifesto

BBP'nin dördüncü olağan kongresinden çıkan "liberal manifesto" kimi çevrelerde "şaşkınlıkla" karşılanmış.

Ya ne olacaktı?

Muhafazakar milliyetçiler, çağın icbar ettirdiği gelişmelere kayıtsız mı kalacaklardı?

Hele, "dinci-şeriatçı" diye yaftalanan belli bir kesimle birlikte, "hukuk", "özgürlük", "siyasi liberalizm" taleplerinin "öncelikli tehdit" kapsamına alındığı bir dönemde...

Muhafazakar umdeleri içselleştirmiş BBP, vatandaşa inisiyatif sağlayan konularda nedense "muhafazakar" değil...

Neden acaba?

"Hukuk"u savunuyor.

"Özelleştirme" ve "devletten arındırma" politikalarını sahipleniyor.

Daha da önemlisi, özgürlükçü...

Zaten parti, 28 Şubat sürecinde "başarılı" bir sınav vermiş, "merkezi otorite"nin iğvasına kapılmadan da politika yapılabileceğini kanıtlamıştı.

Genel Başkan Muhsin Yazıcıoğlu'nun kongrede yaptığı konuşma, Türk siyasetinin geleceği açısından önemli tanıklıklar içeriyordu.

Sıcak, samimi, sorumluluk duygusu yüksek bir siyasetçi Yazıcıoğlu.

Bu, Türkiye için bir şans...

Türkiye'den umut kesmemiş yığınlar için de BBP bir şans...

BBP, "Serbest Cumhuriyet Fırkası-Demokrat Parti-ANAP" çizgisine oturdukça gelişmesini sürdürecek.

Kongre bunu gösterdi.

Kongrenin gösterdiği bir "şey" daha vardı:

Büyük umutlarla iktidara taşınan bir partinin, hadi adını da verelim, MHP'nin iflası...