Facebook 2004, Twitter (X) 2006, Instagram 2010 ve Tiktok 2015… Günlük hayatın parçası olmaktan çıkarak neredeyse tamamı haline gelen büyük sosyal medya platformlarının geçmişi aslında fazla değil. Küresel markalar, alanlarında ilk oldukları ve alternatiflerinin büyümesine izin vermeden milyarlarca kullanıcıya sahip oldukları için sosyal medyada adeta tekelleşti. Ancak bu şirketler, kısa sürede ABD gibi küresel güçlerin yeni silahı haline geldi. Dijital dünyanın en önemli sosyalleşme alanları bu gücünün farkında. Sosyal medya kuruluşları, beğenmediği paylaşımları engelleme ve hesap kaldırma kararlarında dünya genelindeki meselelere açıkça taraf olabiliyor.
TRUMP’A DERİN DARBE
Onları bazen ABD seçimlerinde Donald Trump’a tavır alıp hesabını kapatırken veya 7 Ekim sonrasındaki İsrail katliam görüntülerini kısıtlarken görebilirsiniz. Herhangi bir eleştiri ve kamu otoritesinin cezası sonrasında demokrasiyi öne süren bu firmalar, her yıl milyonlarca kullanıcıyı ve içeriği farklı gerekçelerle engelliyor.
KİTLELERİ ALGORİTMA İLE YÖNLENDİRME GÜCÜ
Marmara Üniversitesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Murat Kırık, Instagram gibi küresel sosyal medya platformlarının, sahip oldukları geniş kullanıcı kitlesi ve güçlü algoritmalar sayesinde zaman zaman propaganda aracı olarak kullanılabildiğini söyledi. Kırık, "Algoritmalar ve içerik manipülasyonu ile propaganda yapılabiliyor. Instagram'ın algoritmaları, kullanıcıların ilgisini çekebilecek içerikleri öne çıkarma eğilimindedir. Bu algoritmalar, belirli konuları veya mesajları daha görünür hale getirerek kullanıcıların bu içeriklere daha fazla maruz kalmasını sağlar. Böylece, belirli bir görüşü destekleyen içerikler platformda yaygın hale geliyor" bilgisini verdi.
İNGİLTERE’DEN HADDİNİZİ BİLİN AÇIKLAMASI
Son olarak, X’in sahibi Elon Musk, son günlerde İngiltere sokaklarında yaşanan ırkçı ayaklanmalar üzerine yorumda bulundu. İngiltere Başbakanı ve bakanları tepkisini çeken bu paylaşım sonrasında resmi açıklamada,” Büyük bir sosyal medya platformunuz varsa, aynı zamanda bir sorumluluğunuz da vardır” denildi. Ali Murat Kırık'a göre, özellikle seçim dönemlerinde veya politik krizlerde örneğin İsrail’in yaptığı gibi, çeşitli gruplar ve hükümetler, Instagram üzerinden kitlelere ulaşmak ve kendi mesajlarını yaymak için organize kampanyalar düzenliyor. Bunlar sahte hesaplar aracılığıyla desteklenerek belirli bir mesajın daha geniş bir kitleye ulaşması sağlanabiliyor. Kullanıcılar da farkında olmadan bu propagandaya katkıda bulunabiliyor.