Bakan Yılmaz, bazılarının 7 Haziran'da yapılacak seçimde HDP'nin barajı aşamaması durumunda bölge genelinde 6-8 Ekim olaylarının yeniden yaşanacağına ilişkin söylentiler yayarak, bir algı oluşturulduğunu söyledi.
Çok yanlış olan bu algının oluşturulmasının ve benzer şeylerin dile getirilmesinin siyasi ahlaka sığmayacağını vurgulayan Yılmaz, bunu argüman olarak kullanıp, halk üzerinde baskı yapmanın "siyasi şantaj" olduğunu vurguladı.
"Artık devletimiz daha hazırlıklı, tedbirler aldık"
Yılmaz, 6-8 Ekim olaylarının bölgede ciddi travma oluşturduğunu, sadece yaşam kalitesini değil, yatırım ve iş ortamını da ciddi şekilde baltaladığını belirterek, "İnşallah bir daha bu hadiseleri yaşamayacağız. Artık devletimiz daha hazırlıklı, yeni yasal düzenlemeler yaptık, tedbirler aldık. Halkı korkutarak, 'Böyle olur, şöyle olur' diyerek oy isteme, demokratik tutum değildir. Halkın buna prim vermeyeceğine inanıyorum" diye konuştu.
Vatandaşın 6-8 Ekim olaylarını yaşatanlardan, bunu müsamaha olarak karşılayanlardan demokratik yolla hesap soracağına dikkati çeken Yılmaz, "Kim o hadiseleri teşvik ettiyse, önayak olduysa halkımızın 7 Haziran'da hesap soracağına inanıyorum" ifadesini kullandı.
"Bölgeyi silahlardan arındırmamız lazım"
Bakan Yılmaz, seçmene baskının demokrasiye sığmadığını, silahlı insanların durduğu bir yerde demokratik siyasetin bulunmayacağını belirterek, şöyle devam etti:
"Terör örgütünün kırsalda baskı yaptığını hep duyuyoruz. Demokrasiye sığmayan hadise. Siyasetle silah aynı anda olmaz. Maalesef bazıları hala bunları söyleyemiyor. 'Biz silaha karşıyız, istemiyoruz' diye net ifade edemiyorlar. Silahların olduğu yerde demokratik siyaset gölgede kalmak durumundadır. Bir şekilde bu, demokratik siyaseti zehirliyor. Bu bölgeyi silahlardan arındırmamız lazım."
"İrade ve temsil hırsızlığı"
Yılmaz, demokratik temsilin, silahların tamamen ortadan kalktığı ortamda vatandaşın hür iradesiyle oyunu kullanmasıyla sağlanacağına dikkati çekerek, baskıyla oy verilmesi durumunda demokratik temsilin oluşmayacağını söyledi.
Seçmene baskı ve tehdidi "irade ve temsilin hırsızlığı" olarak nitelendiren Yılmaz, şöyle dedi:
"Siyasetçiler olarak bu konuda net ve ilkesel bir tavra sahip olmalıyız. Hangi partiye oy verirsek verelim şiddeti, çatışmayı ve silahı dışlamalıyız. Bunun yerine ifade özgürlüğünü, insanların hür iradesini ve demokratik siyaseti ön plana çıkarmalıyız. Bunu yapmadığımız sürece ne kadar demokratik sloganlar söylersek söyleyeyim, barış ve kardeşlikten bahsedersek edelim samimi olmayız. Salimi olmak ve samimi tutum almak gerekir. Türkiye'de artık silahlara yer yok, demokratik siyasetin hakim olması lazım."
Bakan Yılmaz, siyasetin özgür ortamda yapılması gerektiğini belirterek, "Herkesin vatandaşa gidip fikirlerini ve vizyonunu anlatması lazım. Vatandaş beğenirse özgür iradesiyle karar verir ona destek olur. Bunu yapmadığınız sürece Türkiye'nin batısında gidip demokratik bir görüntü vermenin anlamı ve samimiyeti de kalmaz" ifadesini kullandı.
---
'in nabzı seçim sonuçları sayfamızda olacak.
'te kim ne kadar oy aldı? Tüm cevaplar seçimden hemen sonra!
---