Diyarbakır'da milletvekili genel seçimi öncesinde anket hazırlama bahanesiyle evleri dolaşan bazı kişilerin, HDP'ye oy vermeyeceğini belirten seçmenin evinin kapısına "çarpı işareti" koyduğu ileri sürüldü. Evinin kapısı işaretlenen Ziynet Taş (50), yaşadıklarını Anadolu Ajansı muhabirine anlattı. Taş, geliniyle eve döndükleri esnada anket yaptıklarını belirten biri kadın 4 kişiyle karşılaştıklarını söyledi.
Apartmana girene kadar söz konusu kişilerin kendilerine kötü şekilde baktığını belirten Taş, "Bunlar kimdir?' diye merak ettim, balkona çıkıp aşağıya baktığım zaman komşulara bir şeyler söylüyorlardı. Duyduğuma göre komşuya, 'Bunun adını, soyadını öğren' diye söylemişler. Komşum bana adımı ve soyadımı sorunca, ben de 'Ne yapacaksın?' diye tepki verdim. Adımı öğrenemeyince yukarıya gelip ısrarla kapımı çaldılar" diye konuştu.
Taş, kapıyı açmayınca bu kişilerin aralarında Kürtçe, "Evdedirler, evdedirler, kapıyı açana kadar gitmeyeceğiz" dediklerini ifade etti.
Bir süre sonra kapıyı açmak zorunda kaldığını dile getiren Taş, aralarındaki kadının başını içeri sokup selam verdiğini ve "HDP'den geldiklerini söylediğini" kaydetti.
Taş, şöyle devam etti:
"Biz barış olmasını istiyoruz' dediler, ben de 'Barış olsun istiyorum' dedim. 'Kan akmasın' dediler, ben de 'Kan akmasını istemiyorum' dedim. Sonra 'Oyunu kime vereceksin?' dediler, ben de 'Oyumu size vermiyorum' dedim. Israrla 'Oyunu bize vereceksin' dediler, 'Hayır vermiyorum' dedim. Sonra 'Allah bizim ve sizin hakkınızda hangisi hayırlıysa onu nasip etsin' dedim. Öyle dememe rağmen bayan başını çekmedi, ben de 'Bacım yeter, çekil artık' dedim."
"Zaten senin ismin ve her şeyin elimizde' dediler"
Kapıyı kapattıktan sonra namaz kılmak için içeri gittiğini, gelininin kapı deliğinden bakarak evinin işaretlendiğini gördüğünü söylediğini aktaran Taş, şunları anlattı:
"Bayan, erkeğe dönmüş, elleriyle çarpı işareti yaparak 'İşaretleyin' demiş. Erkek de elindeki kalemle işaret koymuş. Kapıyı açtım, baktım, çarpı işareti yapmışlar. 'Niye öyle yapıyorsunuz?' dedim, onlar da 'Bize oy vermeyenlerin kapısını işaretliyoruz' dedi. Ben de 'Bunun hesabını vereceksiniz, ne gerek var bunu yapmaya?' dedim. Onlar da 'Abla telaşlanma' dediler. 'Siz beni tehdit ediyorsunuz' dedim. 'Hayır, öyle anlama, zaten senin ismin ve her şeyin elimizde' dediler. Ben de 'Madem ismim elinizde kapıyı neden işaretliyorsunuz?' dedim, 'Bize oy vermeyenleri bilelim diye' dediler."
Evde sadece gelini ve küçük oğlu bulunduğundan dolayı tedirgin olduğunu dile getiren Taş, gitmezlerse polisi arayacağını söyleyip, bu kişileri kovduğunu söyledi.
Daha fazla uzamaması için konuyu emniyete taşımak istemediğini kaydeden Taş, yapılanların çok yanlış olduğuna dikkati çekti.
Taş, "Kapıma geldikleri zaman 'Muhakkak oyunu bize vereceksin' diyorlar. Eğer bunlar barajı aşamazlarsa gelip, kapımdaki işarete bakıp da evime saldırabilirler. Onlara, 'Siz Ali Baba ve Kırk Haramiler misiniz ki gelip kapımı işaretliyorsunuz?' dedim. Herkes kimi istiyorsa oyunu ona versin" diyerek, seçimin güzel ve huzurlu geçmesini diledi.
Siyasilerden tepkiler
AK Parti Diyarbakır milletvekili adayı Alaattin Parlak, HDP'lilerin vatandaşların kapılarına giderek, "anket çalışması" adı altında baskı kurmaya çalıştığını öne sürerek, "Seçimler, vatandaşın hür iradesinin sandığa yansımasıdır. Seçmeni korkutarak, onlara gözdağı vererek seçim çalışması yapmak, hür iradeye saygısızlıktır" değerlendirmesinde bulundu.
Seçmenlerin iradesini ipotek altına almaya çalışmanın demokrasiye ve siyasi partilere yakışmadığına işaret eden Parlak, "HDP, bu yöntemle seçim kazanmayı düşünüyorsa yanılıyor. Halkımız bu tehditlere prim vermeyecektir. Seçimlere bir hafta kala partiler bu yöntemlere son vermelidir " ifadesini kullandı.
Parlak, şunları kaydetti:
"İnsanları korkutarak, baskı altına alarak, tehdit ederek oy almak, siyasi propaganda yapmak, tek parti şeflik döneminin özelliklerini taşıyor. Hala eski Türkiye özleminde olanlar var. 7 Haziran, eski Türkiye'yi isteyenlerle yeni Türkiye'den taraf olanların seçimidir."
HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu da baskı, tehdit ve şantajın halkın özgür iradesine ipotek anlamına geldiğini ifade ederek, "HDP'nin baskı ve tehditleri bumerang etkisi yapıp kendilerini vuracaktır. Buaklı kim onlara veriyorsa bilsinler ki bu halk, sapkın ve zorbalara asla prim vermeyecektir" diye konuştu.