Prof. Dr.Öztürk, Atatürk Üniversitesi Nene Hatun Kültür Merkezinde düzenlenen "Sağlıklı Teknoloji Kullanımı" konferansında yaptığı konuşmada, tütünden alkole, problem haline gelen teknolojinin kullanımından kumara kadar geniş bir yelpazede bilinç oluşturma çabası içerisinde olduklarını belirtti.
Bir toplumu manevi anlamda yok edebilmenin en önemli noktalarından birinin o toplumu bağımlı kılmak olduğunu söyleyen Öztürk, şöyle dedi:"Toplumda madde bağımlılığı, alkol bağımlılığı, tütün bağımlılığı yaygınlaşırsa hem sağlık açısından hem de o toplumun ruh sağlığı açısından ciddi bir sorun oluşuyor. Teknoloji bağımlılığı da henüz daha literatüre yeni yeni giren çok farkında olmadığımız, farkındalık noktasında sıkıntı yaşadığımız bağımlılık türlerinden biri. Teknoloji bağımlılığı da aslında hayatımızda çok ciddi anlamda bir ruhsal problemler kümesi yaratıyor. Belki bir çocuk ve ergen psikiyatristi uzmanı olarak klinikte çok fazla özellikle oyunla ilgili ya da sosyal medyayı kullanmakla ilgili bağımlılıklar görmeye başladık ve bunlar kişinin yaşam kalitesini, ailesinin ve çevresinin yaşam kalitesinin çok fazla etkiliyor."
İnternetteki bilgiler doğru olmayabilir
Cemiyetlerinin gençlerden beklentileri bulunduğunu aktaran Öztürk, aileler için eğitimler düzenlediklerini ancak asıl hedef kitlelerinin çocuklar ve gençler olduğunu ifade ederek, "Bilgi konusunda sıkıntılı bir toplum olmaya başladık. Her şeyi internetten öğrenmeye başladık. Maalesef internet bilgileri her zaman doğru bilgiler değildir. Bilgiyi sağlam kaynaktan öğrenmek, değerlidir ve önemlidir. O nedenle bugün teknolojiyi kullanmayla ilgili temel bilgi sahibi olmaya çalışacağız" dedi.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Yönetim Kurulu üyesi Klinik Psikolog Mehmet Dinç de teknolojinin hayatın vazgeçilmez bir parçası olduğunu belirterek,"Sağlıklı teknoloji kullanımı derken asla ve asla teknoloji kullanmayalım, teknolojiden uzak duralım gibi bir iddiamız yok. Bunun özellikle gençler için imkansız, anlamsız bir şey olduğunu, gerçekçi olmadığının farkındayız ama bir ilişkimiz varsa o ilişkimizin bizim tarafımızdan yönetilmesi gerekiyor. Gençlerin, yetişkinlerin, çocukların önde olduğu, teknolojiyi arkalarından getirdiği ve hayatlarını genişlettikleri, zenginleştirdikleri bir ilişki kurmaları lazım. Maalesef bugün baktığımızda tam tersi olabiliyor." dedi.