Yaz meyvelerinin renklendirdiği sofralar, sağlıklı
beslenme
anlamına da geliyor. Ancak uzmanlar fazla
meyve
tüketimini kilo alımına da neden olacağını belirterek meyveleri tüketirken bazı noktalara dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.
Meyveler, gereksinimden fazla tüketildiğinde fazladan
enerji
alımına sebep olacağından kilo kontrolüne ters etki yaratacağını dile getiren Uzman Diyetisyen Pınar Kural Enç, konuyla ilgili şunları söyledi:
F
AZLASI SİZE KİLO OLARAK GERİ DÖNÜYOR
“Fruktoz denilen meyve şekeri kilo alımına neden olabiliyor. Bu yüzden meyve tüketiminde porsiyon kontrolüne dikkat edilmelidir. Bir kişinin bir günde yemesi gereken meyve miktarı, üç-beş porsiyon arasında değişir. Bunu değiştiren faktör kişinin yaşı, cinsiyeti ve alması gereken
kalori
ile ilgilidir. Bu porsiyon miktarını gün içine dikkatlice dağıtmak gerekir. Çocuklarda ve büyüme çağında meyve günde en az 3 porsiyon alınması gerekir. 1 porsiyonu gösteren örnek miktar; 1 küçük boy elma, armut, şeftali veya 1
çay
bardağı kiraz, erik veya çilektir. Yetişkinlerde 2-3 porsiyon alımı yeterlidir. Metabolizmamızın düzenli çalışması için ilk başta meyvenin ara öğünlerde tüketilmesi önerilir.”
KİLO VERMEK İÇİN
SADECE
MEYVE YEMEK OLMAZ
“Ana öğünlerde tüketilen meyvelerin yanında proteinli bir besinin olması tek başına meyve tüketimine oranla besin öğelerini içermesi sebebi ile her açıdan sağlıklıdır. Özellikle yaz mevsiminde kilo vermek için doğru bilinen yanlışlardan birisi de tüm gün yemek yemek yerine meyve yiyerek daha az kalori almaya çalışmaktır. Oysaki gün boyu tüketilen meyvede günlük almamız gereken kaloriyi karşılamaya yetebilir. Tek başına basit
karbonhidrat
alımı vücutta hızlıca harcanmaktansa depolanmayı tercih ederek özellikle adipoz doku üretimine sebep olur. Yani bel çevresi başta olmak üzere yağlanma artabilir.”
TAZE MEYVE VE SEBZE TÜKETİN
“Sebze ve meyveler mümkün olduğunca taze tüketilmelidir. Yenilebilenlerin kabukları soyulmamalıdır. Soyulması gerekiyorsa mümkün olduğunca ince soyulmalıdır. Bir çok
vitamin
ve mineral, sebze ve meyvelerin özellikle dış yapraklarında, kabuğunda veya kabuğun hemen altındaki kısımlarında bulunurlar, iç kısımlarda yoğunlukları daha azdır.”