Ketebe Yayınları arasından çıkan “Hayvanlar” isimli eser, 33 farklı hayvanın dünyamızla ilişkisine değiniyor. Güven Adıgüzel’in kaleme aldığı eser, hayvanlardan öğreneceklerimiz üzerine kurulmuş metinlerden oluşuyor. Eser, sadece hayvanları değil, insanı ve doğayla ilişkisini de yeniden düşünmek isteyenler için eşsiz bir yolculuk vadediyor. Edebi eserlerde, filmlerde, tablolarda hayvanların nasıl yer aldığına değinen yazar, doğa ve hayvanlarla yüzeyselleşen ilişkilerimize de değiniyor. Kitapta hayvanlar; yırtıcı, uysal ve hayali olmak üzere üç bölümde ele alınıyor.
Kitabın ortaya çıkışıyla ilgili konuşan Güven Adıgüzel, 10 yıl önce İzdiham Dergisi’nde kaleme aldığı karga yazısıyla bu fikrin oluştuğunu ifade etti. Adıgüzel, “Bir hayvanın kültürel varlığının, sanatçıların onlara yaptığı atıflarla hayat bulduğunu; sanatta, resimde, müzikte, felsefede bir karşılığı olduğu sürece yaşamaya devam ettiğini fark ettim. Hayvanlardan öğrenmek mümkün mü diye düşündüm. Bu soruyu 33 hayvana yönelttim” şeklinde konuştu.
HAYVANLARDAN İŞARET BEKLİYORUZ
Tasavvuftaki varlık alemi sınıflandırmasına dayanarak ilk olarak “Hayvanlar”ı yazdığını dile getiren yazar, onların özelliklerini kendimize uygulamamız gerektiğine işaret ederek, “Hayvanların derin dünyasıyla ilgili düşünmediğimizi gördüm. Hayvanların o derin dünyasında görmeyi umduğum birtakım şeyleri yazmaya çalıştım. Atların asilliği, kaplumbağaların telaşsızlığı, develerin koyu sabrı, kargaların zekâsı, kurtların vahşiliği, kaplanların görkemi, tilkilerin zekâsını edebiyat cephesinden anlamaya çalıştım” dedi. Unuttuklarımızı hatırlamada hayvanların işlevine dikkat çeken yazar şunları söyledi: “Geyik, kültürümüzde kurtla beraber totem hayvanlarından biridir. Uzun bir süre kültür dünyamızda yer etmiş. Evlerimize kilim olarak asılmış. Bir gün çıkıp geliyor ve bize bir şeyler hatırlatıyor. Yaralı olarak şehre gelmesi doğrudan bizi uyandıracak ya da bu fotoğrafı da abartıyor olabiliriz, ama bu abartmaya da ihtiyacımız olduğunu görüyorum bir taraftan. Bir işaret arıyoruz belki de…”