Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün düzenlediği, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteklediği Uluslararası Göç Filmleri Festivali 14-21 Haziran tarihleri arasında ilk kez gerçekleştirilecek.
Dünyanın en büyük göç temalı film festivalinin Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması'nın 7 kişilik jürisine ödüllü yönetmen Nuri Bilge Ceylan başkanlık edecek.
‘Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması’nda yarışacak 8 film de belli oldu.
Oscar adayı ‘Sama İçin’ UGFF’de
Dünyanın en büyük göç temalı film festivalinde yarışacak filmlerden ilki 7 ödüllü For Sama/Sama İçin. 2019’da Oscar adayı olan film; BAFTA, Cannes ve İngiliz Bağımsız Film Ödülleri’nden ‘En İyi Belgesel’ ödülleriyle dönmüştü. Suriyeli Waad Al Kateab ve İngiliz Edward Watts’ın yönettiği belgesel, Suriye’de yaşanan iç savaşı genç bir annenin gözünden çarpıcı bir dille aktarıyor. Genç bir anneden kızına bir aşk mektubu olarak da anılan film, Waad al-Kateab'ın Suriye'nin Halep ayaklanması sırasında beş yıl boyunca aşık olduğu, evlendiği ve Sama'yı doğurduğu zamanı ve bölgede yaşananları anlatıyor. For Sama; izleyicileri, bir kadının bakış açısıyla, savaş deneyimine doğru samimi ve destansı bir yolculuğa çıkarıyor.
Cep telefonuyla çekilen gerçek bir hikaye
Afgan yönetmen Hassan Fazili’nin gerçek hayat hikayesini konu alan; Sundance ve Berlin Film Festivali gibi birçok festivalden ödülle dönen Midnight Traveler/Gece Yolcusu, yarışmanın merakla beklenen diğer yapımları arasında.
Gece Yolcusu, 2015’te çektiği film yüzünden Taliban’ın kafasına ödül koyduğu Hassan Fazili’nin karısı ve iki kızıyla ülkeden kaçmak zorunda kalmasını ve sonrasında yaşadıklarını anlatıyor.3 yıl süren yolculukları esnasında film çekerek hayata tutunan Fazili, sığınma talebinde bulunan mültecilerin karşılaştığı tehlikeleri ve kaçak bir ailenin başına gelenleri tamamen cep telefonuyla çektiği çarpıcı görüntülerle perdeye yansıtıyor..
Ödüllü iki Türk yapımı da yarışıyor
Ukraynalı yönetmen Maryna Er Gorbach ve ödüllü yönetmen eşi Mehmet Bahadır Er’in birlikte yönettiği Omar And Us/ Omar ve Biz, Türkiye-Yunanistan sınırında yaşayan emekli bir komutanın, aynı apartmanda yaşadığı komşusunun hayatını kurtaran iki göçmeni evinde misafir etmeye başlamasının ardından önyargılarıyla yüzleşmesini anlatıyor. Varşova Film Festivali başta olmak üzere çok sayıda festivalden ödülle dönen; Menderes Samancılar ile Cem Bender’in başrolleri paylaştığı filmde Türkiye'de geçici göçmen olarak yaşayan oyuncular da yer alıyor.
Doğu Avrupa, Londra, Milan Uluslararası Film Festivalleri’nden ödülle dönen Olgun Özdemir’in yönettiği Kızım Gibi Kokuyorsun/Scent Of My Daughter, tüm aile fertlerini Nice’teki IŞİD saldırısında kaybeden Beatrice, kendisiyle aynı acıyı yaşayarak yakınlarını kaybeden Suriyeli Hevi ve ülkesine tatile gelmiş gurbetçi İbrahim’in, duygusal ve etkileyici yol hikayesini anlatıyor.
İranlı, Hollandalı, İtalyan yönetmenlerden çarpıcı mülteci hikayeleri
1979’daki İran Devrimi sırasında ailesiyle birlikte ülkesini terk edip Avusturya’da yaşamak zorunda kalan İranlı yönetmen Arash T. Riahi’nin imzasını taşıyan Oskar&Lilli;Avusturya’dan anneleriyle birlikte sınır dışı edilmek istenen Çeçen mülteci çocuklar Oskar (8) ve Lilli’nin (13) acı dolu deneyimlerini gözler önüne seriyor.
İtalyan yönetmen Costanza Quatriglio’nun yönettiği Oğlum Gibi/Just Like My Son Afganistan’daki Taliban zulmünden kaçıp Avrupa’da yaşayan iki kardeşin; Hollandalı yönetmen Ben Sombogaart’in gerçek olaylardan esinlendiği Rafaël ise Arap Baharı yüzünden kaçtığı Hollanda’da kalabilmek için bir kuaförle evlenen Tunuslu Nazir’in sürükleyici hikayesini seyirciyle buluşturuyor.
Hollandalı yönetmen Mark Grentell’in imzasını taşıyan The Merger/Extra Time ise hem onlara yeni bir hayat sağlamak hem de takımı kurtarmak için mültecileri takıma alan eski bir profesyonel futbolcunun yaşadıklarını anlatıyor.
Kazananlar 21 Haziran’da festivalin kapanış ve ödül töreninde belli olacak.