TRT Belgesel'in 'Su Savaşları' gönülleri fethediyor

Belgeselciliğe farklı bir boyut kazandıran TRT Belgesel’in Su Savaşları yapımı, Afrika’nın en ücra köylerine giderek su kuyusu açarak orada yaşananları kayıt altına alıyor. Suyu bulduklarında insanların yaşadıkları sevinci anlatan programın sunucusu Çağlar Demirkapı, “Onun kutlaması hiç bitmesin istersiniz” dedi.

Sevda Dursun
Su Savaşları belgeseli

Tüm dünyada tükenmekte olan doğal kaynaklardan biri de su. Orta vadede dünya genelinde suyla ilgili ciddi problemler yaşanabileceğini söylüyor uzmanlar. TRT Belgesel kanalında 22. bölümü yayınlanan Su Savaşları belgeseli işte buna dikkat çekmek için yola çıktı. Türk sivil toplum kuruluşları, hayırseverlerin yardımıyla bugüne kadar sadece Afrika’da 25 binin üzerinde su kuyusu açtı. “Biz bunun belgeselini üretebilir miyiz?” diyerek kolları sıvayan ekip, 2008’de ilk bölümü çekmek için Nijer’in yolunu tutuyor.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/01/26/10/31/resized_57f0e-2412d55fc3a7ac49flardemirkapc4b11.jpg

DUYGULAR TAMAMEN GERÇEK

A23 Medya’nın yapımını üstlendiği ve TRT Belgesel’de yayınlanan Su Savaşları belgeselinin yönetmeni Bilal Eroğlu, Projenin başından bu yana Nijer, Tanzanya, Zanzibar, Nepal, Hindistan Ovası, Madagaskar, Gambiya, Senegal gibi birçok bölgeye gittiklerini söyledi. Gittikleri köylerin su problemi aynı değil. Kimi köyde yeraltı su kuyusu açılıyor, kimi yerde de temiz olmayan suyu arıtarak insanlara ulaştırıyorlar. Nihayetinde izleyicilere gelen görüntüler, günler süren çalışma, heyecan içindeki bekleyiş ve o coşkulu karşılaşma.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/01/26/10/31/resized_780a0-48c34e3dbc4b1cc87lalerogcc86lu.jpg

SU BAĞIŞLARI ON KAT ARTMIŞ

Eroğlu, “Oradaki halkın duygusu tamamen gerçek. Bir sürü ilginç olay yaşıyoruz ama bunların belgesel içinde anılacak olanlarını zaten bölümlerimizde gösteriyoruz. Örneğin Gambiya’da bir köye gittiğimizde bir kız çocuğu doğmuştu. İsmini bizim koymamızı istediler. Orada şu an Tuba isminde bir kız çocuğu var. Ekip üyelerimiz çok tatlı insanlar. Ceplerine tokalar, balonlar doldurur, gittikleri yerde çocuklara dağıtırlar. Çalıştığımız köylerde etrafımızda iki yüz üç yüz çocukla hareket ediyoruz. Onlar bizi hikâyeden hikâyeye taşıyor. Senegal’de gittiğimiz köyün takımı finale kalmış, kazanırlarsa bir üst lige çıkacak, kupa alacaklardı. Kupayı aldık, o bölümün finali kupaydı. Bizi en mutlu eden şeyse, sivil toplum kuruluşlarının, program yayına başladıktan sonra su bağışlarının on kat arttığını söylemeleri oldu” diyerek anlatıyor yaşananları.

KUTLAMA BİTMESİN İSTERSİNİZ

Su Savaşları’nın görünen yüzü Çağlar Demirkapı, aslında sunucu veya belgeselci değil, bir su uzmanı. Yıllardır hayalini kurduğu, suya ihtiyacı olan insanların ihtiyacını gidermek için yola çıkmış. Bunu hiçbir zaman iş olarak görmediğini söyleyen Demirkapı, hiç kimseden yardım toplamadıklarını, devletimiz adına orada olduklarını vurguluyor. “Öyle şeyler yaşıyoruz ki akıl almaz. Mesela Madagaskar’da su kuyusu kazmaları için sondaj ekibiyle yüz elli metre için anlaşmıştık. O mesafeye gelinmesine rağmen maalesef su çıkmadı. Biraz daha Akalmaları için ikna etmeye çalıştık ama adamların yarısı gitti. Kalanları bir gece daha çalışmaya ikna ettik. Onlar başladı çalışmaya, biz de insanlara ne diyeceğimiz stresiyle kara kara düşünerek ayrıldık yanlarından. Sabah döndüğümüzde bir baktık ki yerler ıslak. Meğer bir metre aşağıdaymış su. Bırakıp gitseydik, bütün emekler boşa gidecekti, o köye de bir daha su gelmeyecekti. Tabii insanların o andaki hisleri, bize sarılmaları, çocukların suyun altına dalmaları… İnanılmaz. Onlar için su, dört saatlik mesafede, anca kovalarda gördükleri bir şey. O suyun altına girerler hemen, yerel danslar, müzikler, ayaklarıyla suya basmalar, ‘Türkiye Türkiye’ sesleri duyarız. Onun kutlaması bitmesin istersiniz. Orada yaşadıklarımızın finali o bizim için.”

HAYAT
TRT Belgesel nefes kesen yapımlarıyla sizi hafta sonu ekrana kilitleyecek