Bundan otuz yıl önce birkaç şair arkadaş Suçıktı Mesire Alanında yıldızlara bakarak şiirlerini okumuş ve Suçıktı Şiir Akşamları’nı başlatmıştı. Arada aksamalar olduğu için cumartesi akşamı 23.’sü düzenlenen şiir şenliği, bu sene dokuz farklı ülkeden şairleri de ağırlayarak uluslararası bir boyuta taşındı. İki yıldır Ahmet Kot öncülüğünde hazırlanan şenlik, üç güne yayılarak şehrin çeşitli yerlerinde paneller ve söyleşilerle sürdü. Şiir günleri kapsamında yapılan etkinliklerden biri de Suçıktı Şiir Akşamları’nın mucitlerinden olan ve geçtiğimiz ay vefat eden Mevlana İdris anısına “Çocuk ve Şiir” paneliydi.
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ve Dursunbey Belediyesi’nin organize ettiği ve Cahit Koytak’ın onur konuğu olduğu etkinliğe, Türkiye’den A. Ali Ural, Ahmet Murat Özel, Ali Sali, Ayşe Sevim, Esra Elönü, İnci Okumuş, Mehmet Atilla Maraş, Metin Celal, Metin Önal Mengüşoğlu, Mürsel Sönmez Serap Kadıoğlu, Tuba Kaplan katılırken, Bulgaristan’dan Aziz Şakir, Makedonya’dan Esra Matyan, Azerbaycan’dan İntiqam Yaşar, Irak’tan Mehmet Ömer Kazancı, Güney Afrika’dan Shabbir Banoobhai, Moldova’dan Todur Zanet katıldı.
YİNE BÖYLE BİR AKŞAMDI
Suçıktı Mesiresi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, konuşmalar yapıldı, şairler şiirlerini okudu. Şiir akşamlarının başlangıç süreciyle ilgili bilgi veren Mehmet Atilla Maraş, “İlk programda seyirci yoktu. İşte böyle bir akşam vakti serin sular kaynıyorken, cıvıl cıvıl kuş sesleri arasında şairler şiirlerini gökyüzüne okudu. O zaman dedik ki bunun adı Suçıktı Şiir Akşamları olsun ve bu da birincisi olsun” ifadelerini kullandı.
Suçıktı Şiir Şenlğine ikinci kez katıldığını söyleyen onur konuğu Cahit Koytak, şiirin insan hayatından çıkıp gittiğini, bu tür etkinliklerin bunu hatırlatmak bakımından önemli olduğunu söyledi. Koytak, “Şiir en kadim sanatlardan biri. Kendine yeni biçimler arayarak başka sanatlarla kenetlenebilir. Mesela bunlardan biri sinemadır. Şiirin öleceğine inanmıyorum. Ölmemesi için ne gerekiyorsa yapalım” açıklamasında bulundu.
Şenliğin yapıldığı ilk yıllarda da katıldığını söyleyen Ayşe Sevim, bu yıl yapılan etkinliğin doksanlı yıllardaki programa benzediğini söyleyerek şunları ekledi: “Tıpkı doksanlı yıllardaki gibi şairler olarak biz de bir araya gelip dertleştik. Bunu çok özlemişim. Yabancı ülkelerden gelen şairlerin şiirlerinde dertlerin ortak olduğunu gördük. Şiirin her zaman varlığını koruyacağına inanıyorum. Yaşadığımız zamanla ilgili olarak sırtını daha görsel imgelere dayıyor.”
Şiirimizin ardında tarih var