Şifa kaynağı 'tespih'

Devlet sanatçısı ve tespih ustası Necip Fazıl Karadağ, tespihin yapımının çok dikkat gerektirdiğini, Müslümanların tespihi dua tanesi olarak gördüklerini belirtti. Karadağ, tasavvufta 'vav' harfinin önemine ve manasına dikkat çekti.

Yeni Şafak
Müslümanlar tespihi şifa tanesi olarak görüyor.

Tespih ustası Necip Fazıl Karadağ, tespih yapımına çocukken başladığını belirterek, "Erzincan'dan İstanbul'da Vefa semtine taşındığımızda, cami cemaatinden tespih ustası Yahya ağabey, babama dedi ki, 'Sizin çocuklarınız saf, temiz çocuklar. Anadolu'dan gelmişler. Bunlara bir meslek edindirelim' Babam da 'tabi' dedi. İşte böyle başladı tespih ile serüvenimiz." diye konuştu.

Karadağ, böylece tespih yapımını öğrenmeye başladığını ancak o dönem seri üretim yapıldığını kaydederek, "Derme çatma malzemelerle yapılan tespih çalışmaları vardı. İlk zamanlar o malzemelerle çalışıyorduk. Daha sonra tespihe bir sevdalanma sonucu, merak hızımız arttı." değerlendirmesinde bulundu.

Tespih sanatının ilk eğitimlerini kuyumcu çıraklığı yaparken aldığını aktaran Karadağ, "Ama tespih sevdası bize çocukluktan kaldığı için biz bunu aldık. Biz beş kardeş de tespih ustasıyız. 'Tespihi bir sanat haline nasıl getirebiliriz', her zaman onun mücadelesini verdik." dedi.

Dua tanesi tespih

Toplumun manevi anlamda tespihe önem verdiğine işaret eden Karadağ, "Osmanlı zamanında sultanlar tespihler yaptırarak, cuma namazından sonra halka dağıtırlarmış. Tespih kültürel olarak, insanın elindeki dua taneleri gibidir." dedi. Necip Fazıl Karadağ, dünyanın her yerinde bu kültürün olduğunu dile getirerek, şu bilgileri verdi:

"Bazıları uğur getirsin diye, bazıları stres atmak için tespih çekiyor. Yahudilikte ve Hristiyanlıkta var. Hemen hemen dünyanın her yerinde tespih var. Biz Müslümanlar olarak bunu dua taneleri olarak görüyoruz. Müslümanların 33 ve 99'lu tespihleri var. Dervişlerinki ise 500'lü veya binlidir. Bunların hepsinin ayrı manası vardır. Özellikle 99'luk tespihin manası, Allahu Teala'nın 99 ismini temsil eder. Her namazdan sonra 33'er defa 'Elhamdülillah', 'Allahu Ekber' ve 'Sübhanallah' diyerek Allah'ı zikrederiz."

Tespihlerin şifası

Kuka, abanoz ağacı, pelesenk ve saf pelesenk ile doğada işlenilebilir ve ömrü uzun malzemeler kullandığını söyleyen Karadağ, stresli mesleklere sahip kişilere abanoz ağacını önerdiğini belirterek, "Abanoz ağacı tespihi çektikçe insanın stresini alır. Mesela kukanın antiseptik özelliğe sahip olduğu söyleniyor. Eldeki mikropları kırdığı için özellikle kuka da Osmanlı'dan bu zamana kadar kullanılan bir malzeme olma özelliğini taşıyor." dedi.

Karadağ, tespih yapmanın zorluklarına da değinerek, şöyle devam etti:

"Tespih, malzeme kesiminde, deliminde ve işlemesinde çok dikkat gerektiriyor. Çünkü hazır malzeme olmadığı için. Her türlü diş, ahşap ve taş grubu kullanılıyor. Bunların çoğuna elle temas ettiğinden dikkat gerektiriyor. Tespihlerin fiyatı da malzemenin kalitesine göre değişiyor. 300 liradan başlayarak, 20 bin liraya kadar tespihler var. Eğer antikaysa, müzayedede fiyatları 50 bin liraya kadar çıkabiliyor. Bir tespihin yapımı iki günden başlayıp bazen iki ay kadar sürebiliyor."

Bir ustanın kendinden sonraki nesle bırakacağı en güzel eser

Tespih yapımı konusunda eğitim verdiğini de dile getiren Karadağ, "Afyon Belediyesinin taş medresesinde yetiştirdiğim gençler oldu. Konya, Ankara ve İstanbul'dan sanata meraklı insanlara eğitim vermeye gayret ediyorum." diye konuştu. Necip Fazıl Karadağ, işine sanatsal anlamda yaklaştığına vurgu yaparak, "Bir ustanın kendinden sonraki nesle bırakacağı en güzel eseri, yapmış olduğu figürler, motifler ve inceliklerdir. Ben de bunun için tespih sanatına gönül verdim ve gönül vermeye devam ediyorum." ifadelerini kullandı.

Çalışmalarında genellikle lale ve gül motifiyle, çeşm-i bülbül tarzına yer verdiğini kaydeden Karadağ, şunları aktardı:

"Eyüp Sultan Mezarlığı'nda ustaların yapmış olduğu çok güzel mezar taşları var ve her mezar taşı farklı bir duyguyu, düşünceyi ve yaşamı simgeler. Kimi hocadır, kimi hafız. Her sütun bir yaşamı anlatır. O sütunlar beni çok etkiler. Bunlardan esinleniyorum ama genellikle lale ve gül motifine ağırlık veriyorum. Çünkü biliyoruz ki 'lale' Türk insanının gönlünde Allah'ı simgeler. Tomurcuk gül de Peygamber Efendimiz'i simgeler. Bu manada özellikle oyma sanatında yaptığım çalışmalarımda bunları çok sık kullanıyorum."

Tespihin bir Müslüman'ın en güzel aksesuarı olduğunu sözlerine ekleyen Karadağ, sevinçli, sinirli ve üzüntülü anlarda tıpkı bir eş gibi insanın yanında olduğunu belirterek, "Böyle baktığım için bu sanatı daha güzel nasıl icra edebiliriz, bunun arayışı içerisine girdik." dedi.