Balıkesir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nden mezun olan Numan Noyan Küçük, lisansın ardından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Resim Anasanat Dalı’nda yüksek lisansını tamamlamış. Henüz güzel sanatlarda okurken dört öğrenci arkadaşı ile birlikte Balıkesir’de “Atölye Çizgi”yi kurmuşlar. İlk eserini, o atölye kapsamında açtıkları bir sergide satmış. O günden bu güne aralıklarla kişisel ve karma resim sergilerinde yer almaya devam eden Numan Noyan, “İstisnai Renkler”, “Baalbek antik kentinden Süleymaniye’ye”, “Bir Yolculuk Hikâyesi, Sonsuzluk Sergisi” ve “Yerle Gök Arasında Bir Nakkaş: Nusret Çolpan” gibi başarılı işlerde karşımıza çıkıyor. Küçük, aynı zamanda da İstanbul Üniversitesi AUZEF’te sanat yönetmeni ve illüstratör olarak çalışıyor. Yakın tarihte gerçekleştirilen ArtContact İstanbul Çağdaş Sanat Fuarı, Hattusha Art bünyesinde Burhan Doğançay, Komet, Fikret Mualla gibi dünyaca ünlü Türk ressamlar ile birlikte eserleri sergilenen Küçük, dijitalde ürettiği onca işin arasında geleneksel tuvalin kendisi için en güçlü ifade araçlarından biri olduğunu söylüyor. Genç sanatçı Numan Noyan Küçük ile buluşup atölyesinde sohbet ettik.
HİKÂYELERİ DİJİTALDE CANLANDI
Küçük, Yıldırım İnce ile birlikte küratörlüğünü üstlendiği “Yerle Gök Arasında Bir Nakkaş: Nusret Çolpan” sergisinin kendileri için oldukça kıymetli bir çalışma olduğunu söylüyor. Çolpan’ın yaşamı boyunca dile getirdiği, eserlerinin hareketlendirilmesi istediğini gerçekleştirebildikleri için çok mutlu ve gururlu olduğunu anlatıyor. Küçük, “Eserlerinin hareketlendirilmesi, Nusret Çolpan’ın. Sergi süresince yapılan röportajlarda oğlu da babasının bu isteğini dile getirmişti. Bu nedenle yaptığımız çalışma tam da Çolpan’ın istediği gibi oldu” ifadesinde bulunuyor. Nusret Çolpan gibi başarılı bir sanatçının geleneksel sayılabilecek tarzda ürettiği işleri dijitale aktarmanın kendisi için oldukça keyifli bir deneyim olduğunu söyleyen Küçük, bu serginin ardından çok daha fazla böyle işler üretilmesi gerektiğine inandığını söylüyor.
İSİMLERİ UNUTULMASIN İSTEDİK
Bakış açısı dışında bir sergiye küratörlük yapmaktan da eserlerini dahil etmekten de geri duracağını ifade eden Küçük, “Sanatçı baktığı yerden eserini üretir. Diğer türlüsü bana sanat olarak gelmiyor. Sözle söyleyemediğiniz şeyi bir sanat eseri ile ifade edebiliyor onu bir eserle çok büyük kitlelere ulaştırabiliyorsunuz. Ya da yol aydınlatabiliyorsunuz” diyor. Bu amaçlarla yola çıktıkları işlerden biri de “Bir Yolculuk Hikâyesi, Sonsuzluk Sergisi”. Bu sergi, Küçük ve birlikte çalıştığı arkadaşlarının gelecek nesillere miras olarak bıraktığı önemli projelerden biri. Küçük, bu projede, Bursa’da düzenlenen Teknoloji Kampı’na giderken geçirdikleri trafik kazasında vefat eden STK gönüllüsü dört gencin anısına hazırlanan serginin küratörlüğünü üstleniyor. “Buradaki maksat o isimlerin sadece hatırlanması, değildi çünkü üstlendikleri görev ve karşılığında gittikleri yerde hayatlarını feda ettiler. Onlar genç yol göstericiler olarak bir yolculuğa çıkmışlardı, hedefimiz bunun farkındalığının oluşmasıydı” ifadesinde bulunan Küçük, “Sanatçı benimsemediği yani farkında olmadığı bir şey üzerine giderse ‘miş gibi’ yapmış olur. Maalesef bazen piyasa ve ekonomi üreten kişileri zor şartlara sokup, ekonomik kaygılardan olayı çabuk tüketilecek işler yapmaya zorlayabiliyor. Ama kalıcılık ve güçlü ifade için de bir duruşunuz olması gerekiyor. Biz arkadaşlarımızın mirasına saygı duyup bir duruş sergileyerek zor bir projeyi ortaya koyduk” diyor.
İstisnai renkler anlatılacak
Numan Noyan Küçük, kısa süre içerisinde ise bir ressam olarak dünyanın, en özel renklerinin hikâyesinin anlatıldığı; sanatın, arkeolojinin ve kimyanın rehberliğinde sıra dışı renklerin peşine olan “İstisnai Renkler” yapımıyla TRT2 ekranında olmaya hazırlananlardan. İstisnai Renkler Belgeseli, antik çağlardan günümüze kadar bitkilerden, hayvanlardan ve madenlerden üretilmiş sıra dışı renkleri izleyiciyle buluşturacak. Sanatçı ayrıca yakın zamanda tarih, sanat ve felsefeyi aynı çatı altında buluşturan Zeyrek Akademi kapsamında yayımlanacak Baalbek antik kentinden Süleymaniye Camii’ne ait inanılmaz bir serüvenin anlatıldığı projede çizimleriyle yer alıyor.