O bir mücahideydi

Ömrünü savunduğu değerlere adayan, Huzur Sokağı ile gönüllere dokunan Gazeteci-Yazar Şule Yüksel Şenler, 81 yaşında vefat etti. Kitapları ve konferansları ile nesiller inşa eden Şenler, başörtüsü mücadelesinin de öncü isimlerindendi. Şenler'in cenaze namazı öğle vakti Eyüp Sultan Camii’nde kılınacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şenler’e rahmet, yakınlarına da başsağlığı diledi.

Haber Merkezi
Şule Yüksel Şenler

Gazeteci-yazar Şule Yüksel Şenler, dün vefat etti. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Medikal Direktörü Prof. Dr. Gazi Yiğitbaşı, Şenler’in konjestif kalp yetmezliği ve pnömoni (zatürre) tanılarıyla 4 Nisan’da hastanenin yoğun bakım ünitesine yatırıldığını belirtti. Yiğitbaşı, Şenler’in, zatürreye bağlı septik şok nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi. Şenler, bugün Eyüp Sultan Camisi’nde öğle vakti kılınacak cenaze namazının ardından Eyüp Sultan Mezarlığı’na defnedilecek.

BAŞÖRTÜSÜ MODELİNİ TASARLADI

Pek çok konuda ilkleri yaşamış, tavizsiz bir isim olarak öne çıkan ve hayatı mücadelelerle geçen Şenler, 29 Mayıs 1938’de Kayseri’de dünyaya geldi. Aslen Kıbrıslı olan ve küçük yaşlardayken ailesinin İstanbul’a göç ettiği Şenler, Koca Ragıp Paşa İlkokulu’na giderken ailenin ekonomik durumu bozuldu. Annesi kalp krizi geçirip yatağa düşünce Şenler, öğrenimini ortaokul ikinci sınıfta bırakmak zorunda kaldı. Ermeni bir terzinin yanında çalışmaya başlayan Şenler’in bu tecrübesi, onun ileride kendi başörtüsü modelini tasarlamasına öncülük etti. Yazı hayatına 14 yaşında Yelpaze Dergisi’nde hikayelerle başladı. Asıl adı Yüksel olan Şenler, yazılarında isminin önüne Şule’yi ekleyerek erkek olmadığını vurgulamak istedi. Böylece yazı hayatında Şule Yüksel adıyla tanındı ve ünlendi. Şenler, 21 yaşında da gazetecilikle tanıştı.

BİRÇOK KEZ HAKKINDA DAVA AÇILDI

Amansız bir hastalığa yakalanıp hastanede tedavi altına alınan ağabey Özer Şenler’in kendisine “Risale” okumasını tavsiye ettiği Şenler’in örtünme ve namaz kılmaya yönelimi başlamış oldu. Şenler, 1965’te görüntüsüyle düşüncelerinin uymamaya başladığından hareketle tesettüre girdi. Ardından Mehmet Şevket Eygi’nin çıkardığı Yeni İstiklal Gazetesi’nde yazılar kaleme aldı. Buradaki yazılarından ötürü Şenler’e birçok kez dava açıldı. Türk Kadınlar Birliği’nin şikayeti üzerine hakkında açılan davayla birlikte Şenler’in hayatında yeni bir süreç başladı.

1960-70’Lİ YILLARA DAMGA VURDU

Şenler, başörtü konusunun eğitimli Müslüman kadının hayatına girmesine vesile olurken, gerek yazıları gerekse konferanslarıyla da 1960-70’li yıllara damgasını vurdu. Anadolu’yu dolaşarak verdiği konferanslarla tartışmalar başlattı. Onu taklit eden genç kızların başlarını aynı şekilde örtmesi sonucu bu tartışmalar daha da alevlendi ve Şenler’in örtünmesi gibi başlarını bağlayan kadınların sayısı sürekli arttı. Bunun üzerine bu tür örtünmeye “Şulebaşı” denildi. Şenler’in gazetelerdeki yazıları da büyük ses getirmeye başladı. Kadın gazetecilerin parmakla gösterildiği bir dönemde üstelik başörtülü bir kadın gazeteci olarak dikkatleri üzerine çekti.

Cesur yürek

HAYAT
Şule Yüksel Şenler: Türkan Şoray namaz sahnesinde hıçkırarak ağladı