Buzdolabın bir köşesinde, eksikliği hep hissedilen, yemeği hiç yapılmayan ama yediğimiz içtiğimiz çoğu şeyin içine ilave ettiğimiz bir leziz sulu şeydir limon. Anavatanı bilinmiyor fakat gıda tarihçileri Hindistan, Çin üzerinden gelen bir melez gıda olduğunu düşünüyorlar. Tarihte önemli bir yer almasında ve özel bir gıda oluşunun fark edilmesinde Doktor James Lind’in büyük payı var. 1700’lü yıllarda uzun süren gemi yolculuklarına çıkan denizcilerde, C vitamini yetersizliğine bağlı skorbüt hastalığı gelişirdi. Skorbüt, kıl dipleri, diş etleri kanaması, dişlerin dökülmesi ve kılcal damarların yırtılması, eklemlerde şişme, halsizlik ve bağışıklığın azalması gibi belirtileri olan oldukça sıkıntılı bir hastalık.
DENİZCİLERİ SKORBÜTTEN KORUR
Denizciler uzun süre taze sebze meyve yiyemediklerinde bu hastalığa yakalanırlar ve yaptıkları yolculuklar da oldukça zor bir hale gelirdi. Elbette soğutucuların olmadığı bir çağda taze sebze meyveyi aylarca gemilerde taşımak da zordu. Doktorların uyguladıkları hiçbir ilaç skorbütü tam olarak engellemeye yetmiyordu. Ta ki J. Lind, limon ve portakalın skorbütü engellediğini keşfedene kadar. Bu tarihten sonra denizciler doğru koşullarda, diğer meyvelerden daha uzun süre saklanabilen limon ve portakalı taşımaya başladılar. Kayıtlara göre, skorbütten korunmak için her gemicinin günde bir limon ve iki portakal yemesi tavsiye edilmiş.
İNSAN RUHUNA İYİ GELİYOR
Limon çorbalardan salatalara, tatlılardan balık başta olmak üzere et yemeklerinde vazgeçilmezimiz. Onunla limonata yaparız, bir dilimini çaylarımızın içine ilave eder kış aylarında şifa için bitki çaylarını onunla hazırlarız. Hatta Uzak Doğu’da limon yağıyla hazırlanan buharlarının insan ruhuna iyi geldiğine dair tespitler vardır. Peki limonun tatlısı olur mu ya da tek başına bir yemeğe dönüşür mü? Elbette. Ben de bugün ana malzemesi limon olan bir şeyler yazmak istedim.
Limon çorbası
MALZEMELER:
* 3 adet limon
* 3 su bardağı tavuk suyu
* 1 su bardağı su
* 1 kuru soğan
* 1 diş sarımsak
* 4 yemek kaşığı şehriye
* 1 çay kaşığı tuz
* 1 su bardağı krema
* 1 yemek kaşığı tereyağı
* 1 yemek kaşığı un
YAPILIŞI: 2 limonun kabuğunu çok ince rendeleyelim. Ayrı bir yerde soğanı ince ince doğrayalım ve sarımsağı ezelim. Tencerede yağı eritip soğan ve sarımsağı kavuralım. Unu ilave edip kokusu çıkana dek kavuralım. Kabuklu ve kabuksuz limonlarımızı doğrayıp ekleyelim. Tavuk suyunu ilave edelim, kaynatalım. Çorbamızı blenderdan geçirelim ve şehriyeyi içine atıp suyu ilave edelim. 10- 15 dakika sonra tuzu, limon kabuğu rendesini ve kremayı ekleyelim. Bir taşım kaynattıktan sonra çorbamız hazır. Dilerseniz üzerine yine tereyağı ve nane ya da biber sosu ekleyebiliriz.
Limon tatlısı
MALZEMELER:
* 4’lü petit beurre bisküvi
* 3 limon
* 200 gram tereyağı
* 1 su bardağı toz şeker
* 2 su bardağı süt
* 1 çay bardağı un
YAPILIŞI: 2 limon kabuğu rendesini ayıralım ve 3 limonun suyunu sıkalım. Un ve şekeri süt ile karıştırıp ocakta kaynatalım ve koyuca bir krema hazırlayalım. Kremamıza ocaktan alır almaz limon suyunu ekleyelim ve mikserle iyice karıştıralım. Krema soğuduğu zaman tereyağını ekleyelim ve tekrar çırpalım. Limon kabuğu rendelerini ilave edip son kez karıştırdıktan sonra yarım saat dinlendirelim. Bisküilerimizi dizelim, üzerine kremamızı sürelim. Böyle böyle katlar yapalım. Ek son üzerine kremanın kalanını döküp düzeltelim. (Kremayı sürdüğümüz bıçağı şekerli ılık suyla ıslatmak daha pürüzsüz bir görüntü ve kolaylık sağlar.) Dilerseniz bu kremayı tek başına puding gibi kaselerle servise alabilir ya da pandispanya, tart ve kek üzerinde deneyebilirsiniz.