İslam İşbirliği Gençlik Forumu Müslüman gençliğin sesi olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Tataristan’ın başkenti Kazan’daydık. Dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan müslüman gençlerin sorunlarını ortaklaşa dile getirmek ve bu sorunlara birlikte çözüm bulmak amacıyla yola çıkan forum Kazan’da bir kez daha gençliğin sorunlarını masaya yatırdı. Tataristan Hükümeti ve İslam İşbirliği Gençlik Forumu tarafından ortaklaşa düzenlenen Kazan Küresel Gençlik Zirvesi üç gün sürdü. Kazan Hall’da gerçekleştirilen zirveye, Libya, Kamerun, İran, Pakistan, Lübnan, Senagal, Filistin, Nijer, Fas,Mısır, Katar, Suudi Arabistan, Çin, Sudan, Belarus ve Suudi Arabistan’ın da aralarında bulunduğu 30’dan fazla ülkeden 300’den fazla kişi katıldı. Gençlik bakanları, bakan yardımcıları, gençlik politikalarıyla ilgilenen uluslararası organizasyonların temsilcileri, kanaat önderleri, genç girişimciler ve bilim dünyasının önde gelen isimlerinin katılımıyla gerçekleştirilen zirvenin bu yılki ana gündemi, “Modern dünyada çocukların ve gençlerin eğitiminde geleneksel değerlerin rolünün tartışılması” olarak belirlenmişti. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de nüfusu her geçen gün artan Müslüman gençliğin eğitim sorunları farklı açılardan ele alındı. Üç günlük zirvede güçlü bir aile, yaşam boyu eğitim, kişisel güvenlik, karşılıklı saygı, halklar arası dostluk ve ulusal kimlik değerlerinin inşası gibi bir birinden önemli konular tartışıldı. Zirvenin sonucunda da modern gençliği incelemeyi amaçlayan Araştırma Projesi ve İslam Dünyası ülkelerinde ortak çocuk ve gençlik girişimlerinin ve uzun vadeli işbirliği programlarının uygulanmasına temel oluşturacak Ortak Eylem Planı Kararı açıklandı. Alınan bu ortam eylem planında öncelikle dünyada yaşanan değişimin yakından takip edildiği ve bu değişimin karşısında durmak yerine nasıl faydalanılacağı yönünde fırsatları iyi değerlendirmek gerektiğine dikkat çekildi.
Müslüman toplumlar için aile hala çok önemli bir değer
Günümüz gençliğinin kendisini gerçekleştirmek isterken küreselleşmenin etkisinde kaldığını ancak bu değişimin içinde ulusal kimliklerini korumak için çaba sarf ettikleri belirtildi. Ortak bildiride Müslüman toplumlar için ailenin önemine dikkat çekildi ve “ailenin, devletlerimizin ulusal güvenliğini korumanın, toplumun ahlaki, etik ve ahlaki iklimini uyumlu hale getirmenin araçlarından biri olmasının yanı sıra, gelecekteki toplum ve devlet prizması aracılığıyla siyasi inançları, dünya görüşünü ileten bir arabulucu olduğunu kabul ediyoruz” denildi. “Aile, her insanın gelişimi için zamansız bir değerdir” denilerek yeni nesillerin eğitimden ve sosyal istikrarda ailenin önemine vurgu yapıldı. Ayrıca genç neslin geleneksel değerlerden kopuk olmaması gerektiğinin altının çizildiği sonuç bildirgesinde “Değerler nesilden nesile aktarılır ve ahlak ve etiğin temellerini şekillendirmede, istikrarı ve kişilerarası ilişkileri etkilemede ve sosyokültürel normları oluşturmada aile önemli bir rol oynar. Halklarımızın geleneksel değerlerini korumanın ve kollamanın öneminin farkındayız” ifadesi kullanıldı. 2024’teki Dünya Gençlik Festivali, Gençlik İslam Oyunları gibi girişimler de dahil olmak üzere geleneksel aile değerlerine dayanan modern dünyada çocuk ve gençlik yetiştirme konusunda gençlik politikası departmanları, gençlik örgütleri ve kurumları arasında çok taraflı işbirliğinin geliştirilmesine öncelik verdikleri dile getirildi.
Kültürel çeşitlilik önemli
Sonuç bildirgesinde gençlerle ilgili de şu ifadelere yer verildi: “Gençler eşitlik, sosyal adalet, kapsayıcılık ve herkes için mutlu bir gelecek üzerine kurulu bir toplum yaratmayı hayal ediyorlar. Bu, kültürel kimlik ve çeşitlilik hakkı da dahil olmak üzere temel hak ve özgürlüklere saygıya dayanan kapsamlı sosyo-ekonomik kalkınmanın yanı sıra, fırsatların eşitliğinin yaratılması ve gençlerin yerel, bölgesel ve çeşitli faaliyet alanlarına tam katılımı koşuluyla mümkündür.”
Söz gençlerin
Gençlik zirvesinin son gününde sözü biz de gençlere bıraktık ve onların Müslüman gençlik üzerine değerlendirmesine kulak verdik.
Gençliği terörden ve teknolojinin karanlık yüzünden korumalı
Osman Sadou-Yemen
2011 yılında burs kazanıp Türkiye’ye geldim. Bir yıl Türkçe öğrenmek için Samsun’da kaldım. Ankara Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra ise geri döndüm. 2016 yılından bu yana merkezi Yemen’de olan ve diğer komşu Afrika ülkelerini de içine alan bir dernek kurdum ve bu dernekte zirai üretim ve hayvancılık üzerine bölgedeki gençleri eğitiyorum. Amacım terörden gençleri korumak. Bu dernek sayesinde terörün elinden pek çok genci kurtardım. Çalışmalarımızda Türkiye Diyanet Vakfı ve Kızılay’la da pek çok ortak proje yaptık. Gençleri eğitme konusunda aile çok önemli. Bugün ortaokul ya da lise çağına gelmiş bir çocuğun elinde telefonu var ve aileden çok daha fazla bilgiyi buradan öğreniyor. Yeniden çocuklar ve gençlerle iletişim kurmak ve onların geleneksel değerlerle bağını güçlendirmek gerekiyor. Her şeyin olduğu gibi teknolojinin de bir iyi bir kötü yüzü olduğunu unutmamak gerekir.
Geleneksel değerlere gençler sahip çıkmalı
Alina Fakhrutdınova-Tataristan
Türkçe’yi Kazan’da öğrendim. Burada Uluslararası İlişkiler Bölümünde okudum. Fakültede bu bölüme giren ve puanı en yüksek olan öğrencilere Türkçe dil kursu veriliyor ve ben de bu kursa katılarak Türkçe öğrendim. Öğrenciyken bir yıl kadar Türkiye’ye geldim ve okul bittikten sonra da Moskova’da Türkçe Olimpiyatlara katıldım ve 6 ay Türkiye’de yaşadım ancak yaşamak için Kazan’da kalmak istediğim için geri döndüm. Üç gündür burada Müslüman gençliğin sorunları konuşuluyor. Bana göre Müslüman gençliğin sorunları ülkeden ülkeye değişiyor. Ama hepsinde ortak sorun gençlerin eğitimi. Eğitimde ise gençlerin kendi toplumsal değerlerinden kopmaması gerekir. Dinlediği müzikten izlediğimiz filimlere kadar her şey gençliğe yeni bir kapı açıyor. Oysa gençlerin geleneksel değerlere sahip çıkması gerekiyor ki bu değerler geleceğe kalsın. Mesela bütün müslüman toplumlarda yaşlılara saygı vardır. Bunun gibi pek çok ortak değerimiz eğer gençlere ve çocuklara anlatılmasa değerlerimiz kaybolup gidecektir.
Gençler özgürleşirken yalnızlaşıyor
Hasan Can Korkmaz
İki gündür Kazan’dayız. Bugün geleneğe karşı en büyük sorun küreselleşme sorunu. Bu da Müslüman gençlik arasında olan ortak kültürümüzü kaybetme korkusunu beraberinde getiriyor. Özellikle bizim ortak kültürümüzde aile önemli. Aynı evin içinde yaşlılar gençler geçmişte birlikteydi. Bugün ise özgürleşme adına yalnızlaşmanın da beraberinde geldiğini görüyoruz. Yalnızlık ise beraberinde bunalımı ve intiharları getiriyor. Gençlerin daha fazla aileleriyle vakit geçirmesi için yeniden geleneksel dinamikleri harekete geçirmek gerekiyor.
Afrikalı gençler için iyi bir eğitim onların kurtuluşu
Kemal Abdullah Tasiu-Nijerya
2016 yılında Türkiye’ye geldim. Şu an Türkiye’de Afrika’da para birliği üzerine doktora yapıyorum. Bu zirvede yeni insanlarla tanıştım. Ortak neler yapabiliriz bilgi alışverişinde bulunduk. Özellikle eğitim ve spor konusunda ülkemdeki gençlere nasıl yardımcı olurum bu alanda çalışmalar yapmak istiyorum. Çünkü benim ülkemdeki gençlerin en büyük sorunu eğitim. Herkes eğitimden eşit olarak faydalanamıyor. İyi bir eğitim için özel okullara gitmek gerekiyor ve buralar da çok pahalı. Gençlerin kendilerini iyi yetiştirmeleri ve dünyadaki eğitim imkanlarından faydalanmaları için neler yapabileceklerini araştırıyorum. Çünkü eğitim ve spor gençleri kötü alışkanlıklardan ve terörden koruyacak en güçlü iki yol.
Müslüman gençlikle ortak projeler yapmak istiyorum
Mir Murat-Azerbaycan
Bakü’de üniversitede hocalık yapıyorum. Burada farklı ülkelerden gençlerle tanıştım. Benim amacım üniversiteler arası gençler arasında bir iletişim ağı kurmak ve online olarak bu gençlerin birlikte işler yapmasını, projeler gerçekleştirmesini sağlamak. Bunun için kendi öğrencilerimle birlikte projeler hazırlayıp İslama gönül vermiş gençleri ve İslama yakınlık duyan gençleri buluşturmak. Bu gençlerin birbiriyle haberlerinin olmasını birlikte ortak projeler yapmasını çok önemsiyorum. Bu zirve ve burada konuşulanlar burada kalmamalı.