Mülteci önyargısı sanatla kırılabilir

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın yeni raporu “Birlikte Yaşamak: Kültürel Çoğulculuğu Sanat Yoluyla Geliştirmek” mültecilerle birarada yaşama konusunda kültür sanatın rolüne odaklanıyor. Raporu hazırlayan Dr. Feyzi Baban, “Suriyeliler hakkında bilgimiz çok az. Bu da önyargı oluşturuyor. Sanatla birlikte hikayelerine daha rahat ulaşabiliriz” diyor.

Yeni Şafak Seray Şahinler Demir
​​Mülteci önyargısı sanatla kırılabilir

İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 2018 verilerine göre Türkiye’de 3.5 milyon mülteci bulunuyor. Geçici barınma merkezlerinde 210 bin 177, bu merkezlerinde dışında yaşayanların sayısı ise 3 milyon 331 bin 395. 2017 verilerine göre dünyada her gün 44 bin 400 insan yerinden edilmiş. Bu veriler etrafında, göç, mültecilik, birlikte yaşama gibi kavramların tanımı sürekli güncelleniyor. Tartışmalar ise sürekli gündemde. Toplumların bir kısmı “yabancı”ların varlığını şiddetle reddederken bazıları ise “eşitlik ilkesi”ni benimsiyor.

İstanbul Kültür Sanat Vakfı, bu çerçevede yeni bir araştırmaya imza attı ve “Birlikte Yaşamak: Kültürel Çoğulculuğu Sanat Yoluyla Geliştirmek” adlı 7. raporunu yayımladı. Kanada Trent Üniversitesi’nden Dr. Feyzi Baban ile Wilfrid Laurier Üniversitesi’nden Dr. Kim Rygiel tarafından kaleme alınan rapor, farklı kültürleri barındıran toplumlarda, özellikle mülteci ve göçmenler ile ev sahibi nüfusun bir arada yaşama pratiklerinin gelişmesinde kültür ve sanatın rolüne odaklanıyor.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2018/07/28/04/50/resized_5b9de-d9c66550pyz_3962.jpg

ENTEGRE ÖNERİLERİ

Mülteci ve göçmenlerin ev sahibi toplumlara entegre olmalarında kültür ve sanatın kolaylaştırıcı rolünü temel alan raporda Gaziantep’te yer alan Kırkayak Kültür, İstanbul’daki Hamiş Suriye Kültür Evi, Suriyeli Kadınlarla Sanat Atölyesi gibi mültecilere alan açan, kolektif bir anlayışla hareket eden platformlara değinilmiş. Bu örnekler eşliğinde yerel yönetimler, kamu kurumları ve sivil toplum örgütlerine yönelik genel ve özel önerilerin geliştirildiğini görüyoruz.

PROBLEMİ ÇÖZEMEDİK

Eşitlik, çoğulculuk ve dönüştürücülük kavramlarına dikkat çeken Dr. Fevzi Baban, “Birlikte yaşama konusunda problemlerimiz var. Bunları henüz aşamadık. Bu rapor farklılarımızla birlikte nasıl yaşayacağız sorusuna cevap arıyor” diyor. Suriyelilerin Türkiye’deki sanat faaliyetlerine değinen Baban, “Sanat projelerinin çoğalması mültecilerin hikayesinin Türk toplumuna daha rahat ulaşmasını sağlıyor. Suriyeliler hakkında bilgimiz aslında çok az. Bundan dolayı da çok fazla önyargı oluşuyor. Bu tür projeler ön yargıları kırmaya yardımcı olabilir” şeklinde konuşuyor.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2018/07/28/04/48/resized_d5620-4363f9cc_iey7284.jpg

İYİ ÖRNEKLERİ KONUŞUYORUZ

Direktör Özlem Ece, mülteciler konusunda iyi örnekler üzerinde konuşmanın gerekliliğini vurguladı. Raporun önerileri arasında kültür sanat kurumlarına ait tüm mekanların yeni grupların erişimine açılması, şehrin kültür hayatına yeterince entegre olmamış toplulukların kültür ve sanatla buluşturulması gibi özel öneriler sunuluyor.