Sanat Tarihçisi ve Yazar Ahsen İlhan, “Buralar Kimin” kitabıyla bir çocuk üzerinden mültecilerin yaşadığı zorlukları anlatıyor. 2017’de Suriye’de başlayan hikâye; Lübnan, Mısır, Filistin arasında mekik dokuyan Yusuf’un Türkiye’nin Suriyeli sığınmacılara sahip çıktığını duymasıyla ülkemize gelme hayaline dönüşüyor. Yazar İlhan’ın çevresinde gördüğü mülteci öfkesi ve ırkçılık üzerine kaleme aldığı eserinin amacı bu yanılgıları gidermek. Mavi Kuş etiketiyle yayınlanan roman, çocukça bir sorunun etrafında şekilleniyor. Her gittiği yerde “buralar kimin” sorusunu soran Yusuf, çatışmaların olduğu coğrafyalardaki yersiz yurtsuzluğa dikkat çekiyor. İlhan, romanda Yusuf’un içinde yaşadığı büyük yıkımı anlatırken bir yandan da zorba yönetimlerin şehirlere verdiği zararı ve arka plandaki siyasi ilişkilere yer veriyor.
KÂĞIT TOPLAYAN SURİYELİ ÇOCUKTAN ESİNLENDİ
Ahsen İlhan, ırkçılık ve mülteci karşıtlığının alevlendiği dönemde yazmaya başladığı kitabını şu sözlerle anlattı: “Derin bir hayal kırıklığıyla; acılardan kaçıp ülkemize sığınan yetimlerin ne hissettiğini önemsemeyen, hatta sırf Suriyeli varlığı için siyasi tercihini değiştireceğini söyleyenleri izledim. Bu âlemde fâni olduğumuz idrakinde ömür süren insanların bile ‘Suriyeliler gitsin’ demeye başlaması, ‘Buralar Kimin?’ sorusunu Yusufça cevaplama tutkusuyla yoğurdu beni.”
İlhan, karakterin geçen yıl Ramazan ayında karşılaştığı kâğıt toplayan Suriyeli bir çocuk üzerinden geliştiğini söyledi. Yusuf’un kitabın da ismini taşıyan sorusunun altını ise şöyle doldurdu: “Yusuf gittiği her yerde aynı soru kalıbını yolluk yapıyor. Çünkü geçtiği sınırlarda ve vardığı menzillerde ya ölüm ve açlık ya da itilmişlik duygusuna duçar oluyor. Mültecilerin, göçmenlerin, kimsesizlerin iç dünyasını Yusuf, çocukça bir masumiyet ve sadelikle aktarıyor. Bir çocuk için sınırlar geçersizdir. Mevzu insan olduğunda çocukça, Yusufça bakabilmek gerekiyor. Yusuf en sade şekliyle diyor ki: ‘Hadi ben buraya ait değilim, buraya da ait değilim, burada da fazlalığım anladım… Peki buralar kimin?’ Ben de dedim ki, her metrekareyi sahiplenen ve birbirini itip kakan insanoğlu bir de Yusuf gibilerin iç dünyasından kendilerine baksınlar… Belki o zaman hakikati anlarlar.”
BİR ÇOCUK BUNLARI YAŞAMALI MIYDI?
On sekiz bölümden oluşan kitapta, yer yer Türkiye’nin verdiği destekler ve mazlumlara hamiliği de anlatılıyor. 2024 Gazze’sinde biten kitap şunu söyletiyor: “Bir çocuk tüm bunları yaşamalı mıydı?” Okurların yapay aidiyetleri bir kenara bırakarak esere bakmalarını isteyen yazar, “Karşılarında mülteci bir çocuk var. Ve onun ne hissettiği aslında içinde bulunduğumuz yanılgıları fısıldıyor. Bunları okuyabilmek için de tüm şahsi yargıları bir kenara bırakmak gerekiyor” diyor.
HİKAYE DEVAM EDECEK
Ahsen İlhan’ın eseri yayınlandıktan sonra Esed rejiminin hüküm sürdüğü Suriye özgürlüğüne kavuştu. Yusuf’un bu özgürleşmeyle hikâyesinin nasıl şekilleneceği sorusunu yazar, “Yusuf’un hikâyesi devam eder mi bilemiyorum ama muhakkak başka Yusuflar nezdinde ve Orta Doğu’nun hakikatleri olarak, kalemimin bu derde devam edeceğini umuyorum” diye cevapladı.