İyot eksikliği dünya nüfusunun üçte birini etkileyen küresel bir sağlık sorunu. Son yıllarda popüler olan kaya tuzu kullanımı ile eksiklikler yeniden ortaya çıkmaya başladı. Yüksek yerler ve kayalık alanlardaki toprakların yapısında ve dağlardan elde edilen tuzların, sel ve yağmurların etkisi sebebiyle iyot düzeyleri çok düşük. Son yıllarda giderek artan miktarlarda kullanılan alkali gübreler, toprağın iyot düzeylerini daha da düşürdü.
YETERSİZ İYOT GUATR YAPIYOR
İyot, vücutta tiroid hormonlarının sentezinde kullanılan bir element. Tiroid bezi, her gün litrelerce kanı süzerek iyot moleküllerini yakalayıp kullanıyor. İyottan fakir beslenenlerde tiroid dokusu giderek büyüyor ve guatra neden oluyor. İyot düzeyleri yetersiz olduğunda üretilen tiroid hormonlarının miktarı düşüyor. Düşen hormonları algılayan beyin daha fazla hormon üretilmesi için TSH isimli hormonu salgılıyor. TSH etkisi altında tiroid bezi daha da çok büyüyor. Tiroidin ürettiği hormonlar yetersiz olunca beyin TSH salgısını daha da artırıyor. Bu da hipotiroide neden oluyor. İyot eksikliği ile beraber selenyum, demir veya A vitamini eksikliği de varsa, klinik tablo ağırlaşıyor.
İYOT MİNERAL OLARAK ALINMALI
Çoğu birey iyot eksikliğini tuzla karşılamaya çalışıyor. Uzmanlara göre bu yanlış bir yaklaşım. Ortomoleküler Tıp Danışmanı Dr. Hasan Hüsnü Eren, “Tuz içerisinde çok az miktar iyot var. Yaklaşık bir kilo tuzda 40 mg civarında iyot bulunuyor. İyot uçucu bir mineral. Tuzu açtığınızda siz onu tüketene kadar iyot içeriğinin büyük bir kısmı buhar oluyor” dedi. İyot konularak rafine tuzların masumlaştırıldığını dile getiren Eren, “Vücudun iyot ihtiyacını tuzla karşılayamazsınız. İyot eksikliğimi tamamlayacağım diye de rafine tuz tüketmeyin. Deniz yosunu gibi deniz ürünleri ile beslenilmiyorsa, hiçbir besinle bu eksiklik giderilemez. İyot eksikliği için mutlaka iyotu mineral olarak alıp kullanmalısınız. Yoksa sağlıklı kalmanız mümkün değildir. Bugün toplumun neredeyse tamamında gizli bir iyot eksikliği vardır ve sahip olduğumuz birçok hastalığın temelindeki neden budur” diye konuştu.
ALTERNATİF 3 DOZ VAR
İyotun hangi dozda kullanımının daha doğru olacağı hakkında bilgi veren Eren, “İyot kullanımı kişiye göre değişse de standart olarak kabul edilmiş kullanım dozları da var. Bunlardan birisi Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği 150 mikrogram'lık doz. DSÖ bunu daha sonra 1100 mikrograma çıkardı. İkinci bir alternatif Japonya Sağlık Bakanlığı’nın görüşü olan 3 bin mikrogram yani 3 miligram. Üçüncü bir parametre, yapılan araştırmalar gösteriyor ki Japon toplumu dünyada en fazla iyot tüketen topluluk. Çünkü onlar fazlaca deniz yosunu, deniz ürünü tüketiyorlar. Bu nedenle günlük almış oldukları iyot miktarı bizden çok daha fazla. Bunun da ortalama 10 miligramın üzerinde. Bu dozlardan herhangi biri iyot takviyesi için kullanılabilir” ifadelerini kullandı.
DOZDA YAŞ ETKİLİ DEĞİL
Çocuk veya yetişkinlerde kiloya veya boya göre iyot düzenlemesi yapılmadığını vurgulayan Eren, “Herhangi bir hastalığınız var ve bunu tedavi etmek istiyorsunuz. Bunun için ne kadar iyot kullanılması gerektiği, kişideki mikrobesin dengesi, vitamin, mineral değerleri göz önünde bulundurularak, verilmiş olan iyotun tiroid değerlerine olan etkisi takip edilerek tespit edilebilir. Bir hastalığı iyotla tedavi etmek istiyorsanız, o zaman iyot konusunda deneyimli bir doktora gitmelisiniz" bilgisini paylaştı.