Üniversitenin Sütlüce Yerleşkesi'ndeki çalıştayın açılışında konuşan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Sevim Sayım Madak, hükümet olarak aileyi güçlendirmek ve toplumun temel dinamiklerini korumak adına birçok yenilikçi hizmet modelini hayata geçirdiklerini söyledi.
Bu çerçevede hazırlanan Aile Vizyon Belgesi ile aileyi güçlendirmek, sosyal riskleri azaltmak ve toplumun tüm kesimlerini kapsayıcı politikalar geliştirmek adına önemli bir yol haritası sunulduğunu anlatan Madak, gençlerin güçlü bir aile yapısı kurmalarını sağlamak için de destek ve teşvikte bulunduklarını belirtti.
'Bu tehditlere karşı kararlı duruş sergilememiz gerekiyor'
Şehirleşmenin getirdiği bireyselleşme ve yalnızlaşma tehdidine karşın aile bağlarının nasıl güçlendirileceğinin tartışılması gerektiğine işaret eden Madak, şöyle konuştu:
"Gençlerin evliliğe karşı bakış açısıyla gençlerimizin evliliğe olan yaklaşımlarını anlamak, onlara rehberlik edecek mekanizmaları geliştirmek büyük bir önem taşımaktadır. İşte tam bu noktada gençlik fonu gibi yenilikçi uygulamalar, evlilik sürecinde gençlerimizin yanlarında olduğumuzu somut şekilde göstermektedir. Diğer taraftan madde ve dijital bağımlılık gibi sorunlar aile bireylerini birbirlerinden kopararak yalnızlaşmayı ve iletişim eksikliğini artırmaktadır. Bu tehditlere karşı, aile içi bağlarını güçlendiren sosyal politikalar ve bağımlılıkla mücadelede kararlı duruş sergilememiz gerekmektedir."
Geleneksel aile değerlerini koruyarak çağın gerekleriyle uyumlu yeni yaklaşımlar geliştirmek zorunda olduklarını dile getiren Madak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün ebeveynlik geçmişe kıyasla daha ağır bir hale gelmiştir. Ancak medeniyet değerlerimiz bu süreçte en büyük rehberimiz olmaya devam edecektir. Aile yapısını tehdit eden küresel propagandalara karşı sağlam bir duruş sergilememiz önem arz etmektedir. Özellikle toplum yapımızı zedeleyen yaklaşımlara karşı gençlerimizi bilinçlendirmek ve dini, milli, manevi değerlerle donatmak, geleceğimizi güvence altına almak temel unsurların başında gelmektedir. Yaşlanan nüfusla birlikte kıymetli büyüklerimizin onurlu ve mutlu bir yaşam sürdürmelerini sağlayacak hizmet modelleri geliştirilmesi bizler için bir zorunluluktur."
Çalıştayı düzenleyenleri tebrik eden Madak, çıkacak sonuçların aile yapısının sağlam temeller üzerine inşa edilmesine katkı sağlaması temennisinde bulundu.
"Çocuğun öz güveninin gelişmesine katkı sunmak istiyoruz"
İstanbul Valisi Davut Gül ise doğru yapılmayan şehirleşmenin birçok sıkıntıyı da beraberinde getirdiğini söyledi.
İstanbul'da, Anadolu'daki ortalama bir ilçeden büyük sitelerin bulunduğunu aktaran Gül, sitelerde insanların ihtiyaçlarını karşılayacak sosyal donatılara ihtiyaç duyduğunu kaydetti.
Kaymakamlarla birlikte her hafta toplumun farklı kesimlerinden 10 aileyi ziyaret ettiklerini belirten Gül, özellikle dezavantajlı kesimlerde çocukların okul devamlılığını sağlamak için ödev evleri açtıklarını anlattı.
Çocuklara yönelik çalışmalarla aileyi güçlendirmek istediklerini dile getiren Gül, "Çocuğun öz güveninin gelişmesine katkı sunmak istiyoruz. Bu aslında bağımlılıkla mücadele için çok kıymetli. Ailenin güçlenmesi, çocuğun savrulmaması için çok kıymetli" dedi.
Yürüttükleri "Ben Okuyorum İstanbul Okuyor" kitap okuma projesi, lisanslı okul sporları, öğrenci meclisleri, müzik sınıfları gibi çalışmalara da değinen Gül, çocukların öz güvenin gelişmesi, kendilerini ifade etmeleri, merhametli, milli ve manevi değerlere sahip olarak yetişmeleri için gayret gösterdiklerini kaydetti.
"LGBT propaganda ve dayatmasının yasaklanmasını bekliyoruz"
İstanbul Aile Vakfı Başkanı Üner Karabıyık da uluslararası sistemin, kültür emperyalizmini, zararlı akımları, cinsiyetsizleştirme projelerini dünyaya yaydığını söyledi.
Karabıyık, "Artık işgal sınırlar üzerinden değil en çok ekranlar üzerinden geliyor ve bizzat çocuklarımızı hedef alıyor. O yüzden bugün sınırların nöbetini tutmak yetmiyor, evlatların nöbetini tutmamız gereken bir dönemi yaşıyoruz. Zararlı akımlara, sosyokültürel terör faaliyetlerine karşı, 150 bin imzalı dilekçemizin siyaset üstü bir yaklaşımla TBMM'de gündeme alınmasını, LGBT örgütlerinin kapatılmasını, LGBT propaganda ve dayatmasının yasaklanmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
Gelişmekte olan ilk 50 ülkenin neredeyse tamamında kadın başına doğum oranlarının alarm verdiğini, bunun tek istisnasının ise İsrail olduğunu belirten Karabıyık, "Yaşanan bu durum büyük bir kriz. Demografik veriler alarm veriyor, çöküş kapımızda. Geleceğimiz tehlike altında. Bu sadece ülkemizi değil tüm insanlığı yok edecek bir tehdit ve dünya çapında hızla büyüyor. Bugünden bu tehdide karşı gereken tedbirleri alırsak geleceğimizi, her şeyi anlamlı kılan nesillerimizi kurtarabiliriz" diye konuştu.
MHP Genel Başkan Başdanışmanı ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ruhi Ersoy da büyükşehirlerdeki site yönetimlerinin, ailelere ve çocuklara yönelik rutin görevlerinin yanı sıra kültürel miras pratikleri ve çeşitli sosyal aktiviteleri gerçekleştirebileceklerini ifade etti.
Büyükşehirlerde aile sorunlarının sadece Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının meselesi olmadığını, kurumlar arası koordinasyon ve işbirliği gerektiğini belirten Ersoy, İstanbul'da olası depreme hazırlanmak kadar nesilleri yarınlara taşıyacak aile yapısının da güçlenmesinin önemine değindi.
Araştırmacı Dr. Ayhan Yasan ise aile, komşu, şehir, ülke, algı ve demografi üzerine 26 ilde yaptıkları kamuoyu araştırmasının sonuçlarını paylaştı.
İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. İsrafil Kuralay ile Rektör Prof. Dr. Necip Şimşek, bazı milletvekilleri, akademisyenler ve vatandaşların katıldığı çalıştay, yuvarlak masa toplantılarıyla devam etti.