İlk kez 36. İstanbul film Festivali'nde gösterilen "Yeni Başlayanlar İçin Hayatta Kalma Sanatı", 12 Mayıs'ta seyirciyle buluşuyor. Senarist ve yönetmen Burak Serbest'in ilk projesi olan film genç yaşında annesini, babasını ve kız kardeşini trafik kazasında kaybeden ve intiharı düşünürken yaşadığı deneyimlerle hayatın içine çekilen bir genci konu alıyor. Türkiye, Romanya ve Portekiz ortak yapımı olan filmin oyuncu kadrosunda ise Edip Tepeli, Doğa Nalbantoğlu, Açelya Devrim Yılhan, Kıvanç Deniz Yavuz, Suna Selen, Mehmet Esen ve Sema Şimşek yer alıyor.
ACILARIMIZ MÜCADELEMİZLE ORANTILI
16 yaşında okuduğu bir romandan etkilenerek yazdığı hikayeyi yıllar geçtikçe tekrar kurgulayan yönetmenle filmin hikayesini konuştuk. Büyüme sürecinin her zaman ilgisini çektiğini belirten Serbest, film hakkında şunları söylüyor: "Eğer şanslıysak bir aile içinde yaşıyoruz. Fakat her farklı evrede bir insan ailesinden kopuyor ve büyüme sürecine giriyor. Hayatı göğüslemeye başlamak benim için çok değerli bir şey. Hikaye de bunun üzerine kuruldu." Serbest filmin mesajını ise şu sözlerle özetliyor: "Hayatta kalma mücadelesi insanı daha erdemli kılıyor. Dünyada bu kadar kötülük, sefalet, açlık varken insan olarak hala hayata kalmaya çalışıyoruz. Acılarımız ne kadar büyük olursa hayatta kalma dürtümüz hayatı yeniden organize etmemizi sağlıyor. Bizi ayakta tutan şey de bu. Çok kıymetli. Bir amaç için yola çıktığınızda he rşey daha anlamlı ve güzel."
Güven alanından çıkıyoruz
20 yaşında bir trafik kazasında tüm ailesini kaybeden Kayra'nın hayata tutunma sürecini işleyen Serbest, "Başınıza bir şey geldiği zaman hayatı göğüslemenin ne kadar değerli bir şey olduğunu kavrıyorsunuz" diyor. Bu fikrin filme olan yansımasını ise şu sözlerle anlatıyor: "Her şeyini kaybetmiş ama yine de yaşama mücadelesi veren bir çocuğun hikayesini anlatmak istedim. Bütün güven alanın elinden alalım ve o çocuğu ortaya bıraklım, kendi hayatını yeniden kurmaya çalışsın. Büyümek güven alanından çıkmaktır. Amacım filmde bir ajitasyon yapmak değildi."