Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi öncülüğünde aralarında Hasan Cemal, Oya Baydar, Bülent Keneş, Nur Sürer ve Prof. Baskın Oran'ın da bulunduğu 200'den fazla isim "Suriye'de Savaşa Hayır" başlıklı bir bildiri yayımladı.
YPG mevzilerine yönelik operasyonlarının ardından
yayınlanan bildirinin hedefinde yine Türkiye vardı.
Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi'nin "Suriye'de Savaşa Hayır" başlıklı bildirisinde Türkiye'nin YPG'ye müdahale etmesi eleştiriliyor.
Türkiye Cumhuriyeti Devletini hedef alan bildiri şöyle:
"Mevcut iktidar; düşünülebilecek ne kadar bölgesel ve evrensel aktör varsa, yani Esad'ı, PYD'yi, Rusya'yı, ABD'yi, İran'ı, AB'yi…düşman ilan etmiş bulunuyor. Bir yandan “angajman kuralları"nı ileri sürerek uçağını düşürdüğü Rusya'yı NATO'ya şikâyet ediyor, diğer yandan Şanghay'a girmek istiyor ve Türkiye'yi S. Arabistan ile Katar'ın müttefiki ilan ediyor. Suudi uçaklarını İncirlik'e indirdi. 150.000 kişilik bir Suudi-Katar kara gücünün Türkiye sınırlarından girip Suriye Cumhuriyeti'ni işgal etmesi konuşuluyor. Rusya vurur diye uçak kaldıramadığı için, Suriyeli Kürtleri (aynen Türkiyeli Kürtler gibi) “Fırtına Topu" ateşine tutmakla övünüyor. Kimselerin böyle bir ortamda Türkiye'yi savaşa girmeye zorladığı yok. İktidar, doksan yıllık TC tarihinde ilk defa bizzat böyle bir kapan kurdu ve içine gönüllü atlamaya çalışıyor.
1 Mart 2003 Tezkeresi'nde deneyip yapamadığı şeyi, Türkiye'yi bir kirli savaşa sokup perişan etme imkanını R. T. Erdoğan'a tanımayacağız! Yöneticilerin oğulları bir biçimde askerlik yapmazken, halk çocuklarının bir de Suriye ölüm tarlalarına siyasi ihtiraslar uğruna sürülmesine razı olmayacağız. Aksi halde bunun hesabını Türkiye eninde sonunda soracaktır!"