Google’da yoksa aradığın burada

Osmanlı döneminde basılan tam 109 bin gazete, dergi, kitap “WikiLala” projesiyle bugüne ulaşıyor. Osmanlıca metinler içinde ilk kez Latin harfleriyle arama imkanı sunan projeyi Sadi Özgür ve Harun Tuncer anlattı.

Seray Şahinler Demir
Sadi Özgür ve Harun Tuncer

Matbaanın çıkışından itibaren Osmanlı İmparatorluğu’nda basılan metinleri bir tıkla gün yüzüne çıkaran “WikiLala” projesi hayata geçti. Türkiye’nin ilk dijital kütüphanesini kuran Hiperlink’in girişimiyle, proje yöneticisi Sadi Özgür ve proje danışmanı İstanbul Aydın Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Harun Tuncer’in uzun süredir titizlikle hazırladığı “WikiLala” araştırmacıları, okurları ve tarih meraklılarını Osmanlı Türkçesi kitap, dergi, gazete ve belgelerden oluşan binlerce sayfa içeriğin bulunduğu dijital kütüphaneye davet ediyor.

Dijital kütüphanede Osmanlı Türkçesi ile basılmış 109 bin 321 içerik bulunuyor. Daha önce farklı kurumlar tarafından benzer projelere imza atılmıştı fakat sadece Arap harfleriyle arama yapılma seçeneği süreci kısmen zorlaştırmıştı. WikiLala’nın bu noktadaki farkı kullanıcılara Latin harfleriyle araştırma yapma imkanı sunması. WikiLala’yı Sadi Özgür ve Harun Tuncer’den dinledik…

Öncelikle Wikilala’nın yola çıkış serüvenini dinlemek isterim… Proje fikri nasıl doğdu, nasıl şekillendi?

Her icat gibi, Wikilala da bir ihtiyaca istinaden ortaya çıktı. Harf devriminden önce 200 yıllık bir matbaa serüvenimiz var; bu dönemde üretilen on binlerce tür, milyonlarca sayfalık malzeme var. Bu malzemenin tam anlamıyla detaylı bir kataloguna bile sahip değiliz henüz; maalesef. Bir araştırmacı için bundan daha büyük handikap tasavvur edilemez sanıyorum. İşte bu handikapı aşabilmek kaygısı bizi böyle bir yola itti. Zihnen 2016 yılında başlayan çaba, Türkiye’nin ilk dijital kütüphanesini kuran Hiperlink’in yeni bir girişimi olarak başlatıldı ve birkaç gün önce de kanlı-canlı bir sistem olarak araştırmacıların hizmetine sunuldu.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2021/02/28/03/30/resized_6faa2-6a537e66robot1.jpeg

BİR İHTİYAÇTI

Wikilala nasıl hizmet verecek, kullanıcılara neler sunuyor?

Proje için üç kademeli bir hedefle yola çıktık. Birinci hedefimiz dijitalleştirilip sayısallaştırılarak sisteme yüklenen dokümanlar içinde aranan kelime ya da kelime grubunun bulunmasıydı; bu hedefe sistemin beta sürümüyle beraber ulaşmış olduk. İkinci hedefimiz araştırmacının kelime ya da kelime grubu üzerinden bulduğu ilgili metni latinize edilebilmek; bunun için yıl sonuna kadar sabır rica ediyoruz. Üçüncü ve belki de en çarpıcı hedefimiz de latinize edilen metnin sadeleştirilebilmesi. Bu henüz tasavvur hata tahayyül kıvamında; ama fikrî olgunluğu tamamlandı gibi. Sırada tahakkuku için ter dökmek var!

Daha önce benzer projeler olmuştu, Wikilala’nın bu projelerden ayrıldığı noktalar neler?

Evet, muhtelif kurum ve girişimler benzer çabalarda bulundu. Bizim getirdiğimiz hayati bir yenilik var; Osmanlıca metin içinde yapılacak taramayı sadece Arap harfleriyle değil, Latin harfleriyle de yapabilme imkanı! İşte bu nokta hayati önem taşıyor. Hatta az önce de belirttiğim gibi anahtar kelimenin bulunduğu kısmın latinize edilmesi, dahası bir zaman sonra sadeleştirilebilecek olması tabiri caizse devrim niteliğinde bir iş olacak.

Müsaadenizle meseleyi biraz açayım. 1928 öncesi Osmanlıca yayınlarda arama yapmak Wikilala’dan önce şu şekilde oluyordu. Örneğin elinizde “Osmanlı dönemi Türkiye ve Amerika ilişkileri” başlıklı bir çalışma var. Bunun için Osmanlı döneminde çıkmış bütün kitap, gazete ve dergilerin içeriklerini, haber başlıklarını veya köşe yazılarını samanlıkta iğne arar gibi baştan sona okumalısınız ki ilgili konuya ait bilgiye erişesiniz. Oysaki Wikilala’da tek bir hamle ile aradığınız tüm içerik ve başlıklara saniyeler içinde ulaşabilirsiniz. Arama kutusuna konu ile ilgili iki anahtar kelimeyi (Türkiye, Amerika vb.) yazdığınızda bu iki kelimenin geçtiği gazete, dergi veya kitapları listeleyebilir ve hangi yanının, kaçıncı sayfasında, hatta hangi satırda olduğunu işaretli şekilde görebilirsiniz.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2021/02/28/03/30/resized_c73a5-18627803site1.jpg

200 YILDIR SİS ALTINDAKİ MANZARA AYDINLANDI

Osmanlı belgeleri, kitapları, dergileri, gazeteleri üzerinde arama, tarama yapabiliyoruz. Muhteşem bir zenginlik bu. Wikilala’nın kültür dünyasına sözü ne olur bu noktada?

Evet, sizin de ifade ettiğiniz gibi; cidden muhteşem bir yenilik, Karun hazinesinin anahtarı gibi bir şey. Kültür, sanat, tarih, edebiyat, mimari vs. hemen hemen bütün bilim dallarında çalışan araştırmacı ve meraklılar için tam iki yüzyıl boyunca sis altında kalmış bir manzarayı aydınlığa boğacak, en ince detaylarının bile yeniden, yeniden keşfine imkân tanıyacak. Büyük bir kısmı teknik yetersizlikten ötürü ihmal ettiğimiz ciddi, emek mahsulü bir birikimimiz vardı; el yordamıyla bir şeyler bulabilmek için didiniyorduk. Şimdi işimiz daha kolay; hazineye giden dehlizleri ışıl ışıl aydınlattık, hep birlikte daha da aydınlatacağız.

Bütün Türk coğrafyasında basılmış binlerce Osmanlıca metinlerden, bahsediyoruz. Bunlara erişimi nasıl sağladınız? Ve akabinde dijitale aktarım süreci nasıl gelişti?

Malumunuz, hem yurt içinde hem de yurt dışında erişime açık ücretsiz kaynaklar var; bunları sisteme aktarıyoruz. Ayrıca her kütüphanede bulunmayan Osmanlıca materyalleri toplayan ve bunları dijitalleştirip araştırmacılara sunan kitaplıklardan da istifade ediyoruz. Bu kapsamda İSAM yetkililerinin projeye yürekten destek verdiklerini muhakkak söylemeliyim. Şahıs kitaplıkları, koleksiyonlar ve birebir irtibat kurduğumuz meraklı toplayıcılar var. Mesela ilk yayıncılık teşebbüsümüz olan Müteferrika matbaasının bastığı 24 parça kitabı elde etmiş ve proje için bize tarama izni vermiş kıymetli koleksiyonerler var. Ayrıca sistemin üçüncü kişilere tanıdığı destek imkânı da var; “Sen de Yükle” butonuna tıklayarak elinizdeki dokümanı sisteme yüklediğinizde gerekli işlemlerin ardından ilgili kaynak da arşive kazandırılmış ve araştırmacının hizmetine hazır hale gelmiş oluyor. Sistemi aktif edeli henüz 1-2 hafta olmasına rağmen bağış yapmak için ulaşan onlarca insan oldu; sizin de aracılığınızla hepsine teşekkür ediyoruz.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2021/02/28/03/31/resized_a763f-82e97c62site3.jpg

Osmanlının Google’ı diyorsunuz. Çok hoş bir ifade bu. Wikilala bugün için neden önemli?

Yukarıda da belirttiğim gibi, 200 yıllık bir üretim hali hazırda Google tarafından taranabilir durumda değil. Söz konusu arşivimizi gerekli teknik altyapı sayesinde Google üzerinden yapılan aramalarda görünür ve hizmet verebilir hale getirmiş oluyoruz. Bu imkân “önemli” sıfatından çok daha fazlasını hak ediyor.

ZAMANIN RUHUNA DOKUNAN MATERYALLER

Yayınları incelediğimizde, araştırmacıların dışında meraklı bir okur olarak baktığımda, söz konu süreç boyunca, geniş bir coğrafyadaki kültür üretimine şahit oluyoruz. Farklı konulara uzanan yüzlerce yayın... Dünyanın, güncelin, yerelin nabzı yakalanmış...

Evet. Osmanlı Devleti siyasî sınırlarının çok ötesinde kültürel sınırlara sahipti; artık bir realite bu. Haliyle mensup olduğumuz bu geniş kültür ve medeniyet coğrafyasında zamanın ruhuna dokunan, düşünce, tecrübe ürünü binlerce materyal üretilmişti. Ama İhsan Fazlıoğlu’nun da ifadesiyle “bizim medeniyetimizin daha envanteri bile çıkarılmamış.” İçinde ne olup olmadığını bilmediğiniz bir arşiviniz var; dolayısıyla bu arşivden sorularınıza cevap alabilmeniz mümkün değil. Hatta hangi soruyu sorabileceğinizi bile kestiremezsiniz! Bu sancılı tespite biraz ilaç olabilmeyi umut ettik, ediyoruz.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2021/02/28/03/31/resized_0442e-59b58abdsite2.jpg

Wikilala’nın önümüzdeki hedefleri, projeleri neler?

Projenin ilk hedefi gerçekleşti. Yani sistemde aradığınızı bulabiliyorsunuz. Şimdi bulunan metni latinize edebilme ve hatta sadeleştirerek daha geniş bir kamuoyu için yararlanılabilir kılma çabalarımız var. Wikilala’nın ajandasındaki yazılı hedefler bunlar. Yazılı olmayan, fakat en hayati hedefse arşive çok daha fazla materyal yüklemek ve 3-4 milyon sayfaya ulaşabileceğini tahmin ettiğimiz 200 yıllık birikimi tamamen sisteme aktarmış olabilmek. Sanıyorum bu sadece bizim değil, bütün gönüllülerin hedefi ve hayali.

Herkes belge yükleyebilir

Sürpriz keşiflere yol açacak

Bazen böyle araştırmalarda yepyeni keşifler de doğabiliyor. Bilinmeyen yayınların keşfi söz konusu oldu mu projeye hazırlanırken?

Kataloglara girmemiş kitap, dergi, gazete hâlâ çıkıyor. Bizim süreç devam ederken bulduğumuz, bulanlardan edindiğimiz malzemelerimiz var. Daha da çıkacağından şüphem yok. Dediğim gibi, önemli keşiflerin sürpriz olmayacağı bir saha söz konusu…

Eski metinlerden yararlanma konusunda araştırmacı ve akademisyenlerin uzun zamandır sıkıntı yaşıyordu. Haliyle bu projeden edinilen bilgiler yepyeni araştırmalara, sonuçlara da yol açacak diye düşünüyorum. Bu noktada ciddi bir sorumluluk da üstleniyorsunuz. Ne dersiniz?

Bu bir sorumluluksa belki de üstlendiğimiz en keyifli, en kutlu sorumluluk budur. Bizim için önemli bir misyonun ilk adımları olacak bu proje. Ayrıca artık bu projenin sahibi biz değiliz; ilgilenen ve dertlenen herkes! Dolayısıyla hem sorumluluğu birlikte üstlenecek hem de keyfini birlikte süreceğiz.

HAYAT
Ahmet Midhat müzikte de öncüydü