En çok sahtecilik zeytinyağında

Muhammed Gümüş
Arşiv.

Malumunuz üzre zeytinyağı denince akla ilk olarak gelen “zeytinyağı gibi üste çıkmak” deyimi ile “zeytinyağlı yiyemem aman” türküsünü bilmem hatırladınız mı? İkisi de şimdilerde geçerliliğini ve gerçekliğini korumaya devam ediyor. Her ne kadar türkünün halk zeytinyağını sevmesin diye çok bilmişlerin mesnetsiz iddiası olsa bile.

Hah, ne diyorduk. Sözünü ettiğim deyim ve atasözünün neden geçerli olduğuna gelince, deyimdeki gibi hile yapanlar üste çıkıyor, yaptıklarının doğru olduğunu savunarak, suçlayacak birilerini bulabiliyorlar. Bu ürünün piyasada çok pahalı hatta bulunmaz hale gelmesi adeta zeytinyağlı yiyemem dedirtiyor. Belki de bu durum,

eğer tedbirler alınmazsa birkaç yıl, belki de uzun yıllar alacak. Türkü sanki, aşırı pahalılığından ötürü yiyemez hale gelmemizi anlatıyor. Sanki bugünler için yazılmış.

Konuyla ilgili sahtecilikten bahsetmişken, şu notu veya uyarıyı dile getirmekte fayda var. Sahteciliğin özellikle Avrupa ülkelerinde marka üzerinden yapıldığı konuşuluyor. Avrupalı firmaların Türkiye’den almış olduğu zeytinyağına kendi markalarını basıp daha pahalıya sattıklarını sektörün içinden birçok kişiden duydum. Marka sahtekarlığı yanısıra en kötü, kalitesiz ürünlerin de kaliteliymiş gibi satılabileceği uyarısını da yapmak gerekiyor.

Sektör toplantıları da sık sık bu konu üzerine yapılıyor. Onlardan biri ise, İstanbul Ticaret Borsasının “Borsa Meydanında Sektörler Konuşuyor” toplantısı oldu. Burada zeytinyağı üzerinde oynanan deyim yerindeyse oyunlar ve hileler ele alındı. Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Ersin Dilber’in konuya ilişkin söyledikleri önemli ve dikkat çekiciydi. Toparladığım bilgileri sizlere aktarmak istedim.

Avrupa Birliği üyesi ülkeler ve dünyanın çoğu bölgesinde zeytinde zararlı bir organizmanın üretimi tehdit etmesi nedeniyle son yıllarda bu ürünün kıymeti çok fazla arttı. Zeytinyağının çok fazla talep görmesi ürünün ekonomik değerini oldukça yükseltti. Bu sebeple en çok taklit, tağşiş yapılan ürünlerden biri zeytinyağı.

Zeytinyağının bu kadar kıymetli olunca, bundan daha ucuz olan yağ türleri, özellikle tohum yağları, kolza, soya, mısır, pamuk, ayçiçeği, palm yağı gibi ürünler zeytinyağı yerine farklı metotlarla taklit, tağşiş edilebiliyor. Bazen daha düşük kaliteli zeytinyağı bir üst kalitedeki zeytinyağı gibi satılalibiyor. Son zamanlarda pirina yağı da bu kapsamda gündeme geliyor. Ancak analizlerle taklit ya da tağşişe konu olmuş zeytinyağını kolaylıkla ayırt edilebiliyor. Bu yüzden en fazla denetim yapılan ürünler arasında zeytinyağı yer alıyor. Bu amaçla bakanlıkça geçtiğimiz yıl sadece üretim yerlerinde 2 bin 326 denetim yapılmış.

Tüketicilerin ucuz ürünlerden uzak durması, özellikle kaynağı sorgulanamayan, satıcısına ulaşılamayan ürünleri tercih etmemesi gerek gerekiyor. Dünya çapında artan zeytinyağı tüketiminde ABD, Kanada, Brezilya, Avustralya, Japonya, Çin ve Rusya başı çekiyor.

Değinmelik: Sıfır atık konseptli ilk market

Müşterilerin getirdikleri boş ambalajlarla alışveriş yapmalarını sağlayan “Tarım Kredi Sıfır Marketi” konsepti tasanlandı. İlk olarak Ankara Çankaya’da açılan market farkındalık projesi olarak “sıfır atık” felsefesinin perakende satışta kullanılabildiğini gösteren önemli bir çalışma olarak dikkat çekiyor. Marketin girişinden itibaren müşteriler ambalaj atıkları konusunda bilgilendirilirken markette ürünler otomatlardan da alınabiliyor. Atık şişelerin toplandığı bir otomat da bulunuyor. Buraya atılan şişe başına mağazadan yapılan alışverişlerde 50 kuruş indirim sağlanıyor. Çevre kirliliğine sebebiyet veren basılı fiş yerine SMS ile bilgilendirme talep edilebiliyor. Yeni konsept marketlerin sayısı İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir ve Konya’da olmak üzere kısa zaman zarfında 10’a çıkarılacak.

GÖZÜME TAKILANLAR

Sultanlar aşkına ‘Voleyburger’

A Milli Kadın Voleybol Takımı ‘Filenin Sultanları’nın tercihleri dikkate alınarak hazırlanan özel menü McDonald’s Türkiye bünyesindeki restoranlarda satışa sunuldu. “Voleyburger” adı verilen ve eşsiz bir lezzet deneyimi sunmayı amaçlayan yeni menü; özel sosu, beyaz çedarı, kıtır soğanı ve köftesiyle voleybol tutkunlarının favorisi olmaya hazır.

Şehirler 'sakin'leşsin diye

Sakin şehir felsefesini yaymak için çalışmalarını sürdüren Cittaslow’un Türkiye’de olağanüstü genel kurul toplantısı Antalya Büyükşehir Belediyesi evsahipliğinde yapıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek kurulda Cittaslow Türkiye Koordinatörü seçildi. Tüm çalışmaları yürütmek üzere Antalya’da Cittaslow’un Türkiye Koordinatörlüğü ofisi açılacak.

Bu kitaba kırk yılını vermiş

Prof. Dr. Mehmet Ali Ünal’ın kırk yılını vererek büyük bir titizlikle hazırladığı “Osmanlı Tarihi İçin Kılavuz” kitabı Türkiye Bilim Akademisi tarafından yayınlandı. Yaklaşık 22 bin kavramın yer aldığı eser 3 ciltten oluşuyor. İlk olarak “Osmanlı Tarihi Sözlüğü” adıyla 2011 yılında basılan çalışma 13 yıllık bir çalışmanın ardından geliştirilerek yeniden literatüre kazandırıldı.

Bursa şeftalisi Avrupa sofrasında

Meşhur Bursa şeftalisi Avrupa Birliği (AB) nezdinde coğrafi işaret olarak tescil edilen 24’ncü ürün oldu. Lezzeti ve aromasının yanı sıra kalitesi ve uzun raf ömrüyle ön plana çıkan bu ürün artık Avrupa sofralarında daha fazla yer alacak. Tescille ilgili ilk duyuruyu “Bursa’ya ve ülkemize hayırlı olsun. Emeği geçen herkesi kutluyorum” sözleriyle Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu yaptı. Yerel ve coğrafi işaretli ürünler için yoğun çaba sarf ettiklerini diye getiren Hisarcıklıoğlu, AB süreci devam eden 53 coğrafi işaret ve 5 geleneksel ürün adı ile ilgili çalışmaların devam ettiğini bildirdi. Bursa Ovası’nda yetiştirilen ve Avrupa başta olmak üzere birçok ülkeye ihraç edilen şeftali, hem rekoltesiyle hem de hasat zamanında alınan AB tesciliyle üreticisinin yüzünü güldürdü. Geçen yıl 60 bin ton civarında gerçekleşen rekoltenin bu yıl 100 bin ton olması bekleniyor. Türkiye’de 2018 yılında coğrafi işaret olarak tescil edilen Bursa şeftalisi iri, renginin koyu kırmızı, içinin dolu ve şeker oranının yüksek olması gibi özellikleriyle dünya çapında markalaşması hedefleniyor. Daha önce AB tescili alan ürünlerimiz: Gaziantep baklavası, Aydın inciri, Malatya kayısısı, Aydın kestanesi, Milas zeytinyağı, Bayramiç beyazı, Taşköprü sarımsağı, Giresun tombul fındığı, Antakya künefesi, Suruç narı, Çağlayancerit cevizi, Gemlik zeytini, Edremit zeytinyağı, Milas yağlı zeytini, Ayaş domatesi, Kahramanmaraş tarhanası, Edremit Körfezi yeşil çizik zeytini, Ezine peyniri, Safranbolu safranı, Aydın memecik zeytinyağı, Araban sarımsağı, Osmaniye yer fıstığı, Bingöl balı, Bursa şeftalisi.

HAYAT
Okuldan kovuldum İsveç'te ünlü oldum