Dışişleri Bakanlığı Kültürel Diplomasi Genel Müdür Yardımcılığı Daire Başkanı Osman İlhan Şener, etkinliğe katılanlara Türk savaş okunun yapımına yönelik eğitim verdi.
Etkinliğin sonunda okçu Bekir Büyüksındır, GSK ve YEE'nin lisanslı eğiticileri tarafından açık okçuluk alanında uygulamalı eğitim verildi.
Geleneksel Sporlar ve Gençlik ve Spor Kulübünde (GSK) gerçekleştirilen etkinliğe, KKTC, Paraguay, Guatemala, Afganistan, Somali, Güney Kore'nin Ankara büyükelçileri ve Venezuela'nın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Freddy Eduardo Molina Gutierrez'in yanı sıra 20 büyükelçilikten temsilci ve kordiplomatik aileleri katıldı.
"Türk okçuluğunun yaygınlaştığını göstermek istedik"
YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, uygulamalı eğitimin ardından yaptığı açıklamada, etkinliğin temel amacının, Ankara'daki misyon şeflerine ve diplomatlara Türk okçuluğunu tanıtmak olduğunu belirterek, "Ankara'da böyle bir imkanın olduğunu ve Türkiye'de son yıllarda Türk okçuluğunun hem okullarda geliştiğini hem de dünya çapında alınan başarılarla birlikte yaygınlaştığını göstermek istedik." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin dünyaya tanıtacağı birçok güzel değerinin olduğunu vurgulayan Ateş, "Etkinlik oldukça verimli. Büyükelçilerin de çok hoşuna gitti." dedi.
Ateş, Türk okçuluğu kurslarına Ankara'daki diplomat aileleri ve çocuklarının gelmek istediğini belirterek, "(Okçuluğa) Hem Türkiye'deki ilgi artıyor hem de yurt dışında birçok ülkede geleneksel Türk okçuluğu çok ilgi görüyor. Türk okçuluğuna başladıktan sonra Türkçe öğrenen insan sayısı artıyor." diye konuştu.
"Bu çok ilginç bir deneyim"
Okçuluk eğitimini değerlendiren Paraguay'ın Ankara Büyükelçisi Ceferino Valdez de bu etkinliğin, kültürel alışveriş açısından çok ilginç olduğunu belirtti.
Paraguay'da da özellikle yerli halkın avlanmak için halen ok kullandığını aktaran Valdez, "Bu, çok ilginç bir deneyim. Bu tür bir etkinliği düzenleyenlerin yaptığı tüm çalışmaları gerçekten takdir ediyorum." ifadesini kullandı.
Ok atma deneyiminde hedefi ne oranda tutturduğunun sorulması üzerine Valdez, "Ben, pek iyi değildim ama elçilikten gelen meslektaşlarım benden daha kötüydü." dedi.
Valdez, bu deneyiminin çok önemli olduğunun altını çizdi.