Meclis’in 100. yılında yeni yasama yılının açılış resepsiyonunda misafirlere şef Ebru Baybara Demir’in hazırladığı ve içeriğinde 22 çeşit ikramın bulandığı menü sunulmuş. 1200 davetliye reyhan, kişniş ve limonata gibi yöresel tatlardan içecekler de hazırlanmış. Menünün tasarlanması 3 hafta, hazırlanması tam 3 gün 3 gece sürmüş.
Menüyü hazırlatan kişi ise TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un eşi Sevgi Kurtulmuş. Sevgi Hanım, Türkiye’nin her yerinden coğrafi işaretli ürünler ve yemekler olsun istemiş. Kullanılacak malzemeleri o bölgede kim üretiyorsa, yerel üreticisi kimse, onlardan almışlar. Mesela Muğla’dan enginar, Diyarbakır’dan baharatlar, Kilis’ten firik, Mardin’den bulgur sipariş edilmiş. 23 yıllık şef Demir, Türkiye’nin her yerinden coğrafi işaretli ürünleri özel olarak getirterek, yöresel tariflerine de sadık kalarak menüyü Meclis personeliyle birlikte yapmış. Edirne’den Hakkâri’ye, Türkiye’nin doğusundan batısına, coğrafi işaretli üretişinden özel olarak alınıp getirilerek hazırlanan menüde en çok ilgi çekenler renkli ve tablo gibi işlenmiş sunumları ile soğuk başlangıçlar olmuş.
Özel menüde neler yok ki. Pastırmalı incir de var, tuzlu tartta tavuk da. Tuzlu tart içerisinde Çerkez tavuğu, dereotlu Trakya turşusu ile beraber. Birecik patlıcanı içerisinde fıstıklı Hatay humusu. Bulgur çanağında yoğurt, Edirne beyaz peyniri ile kereviz. Kruvasan içerisinde Ezine peynirli kurutulmuş domatesli haydari. Diyarbakır çöreği üzerine kiraz sapıyla tütsülenmiş vişneli Erzincan tulum peyniri. Tuzlu tart içerisinde yaban mersinli kaparili tahinli patlıcan salata. Zeytinyağlı sumak ekşili incir dolması. Vişne soslu bakla favalı zeytinyağlı incirli Urla enginar. Kastamonu çemensiz pastırma ve Hakkâri otlu peyniri ile Aydın inciri. Biber ve domates eşliğinde sarımsaklı kuzu teşt.
Nasıl ama, masal gibi şahane bir davet ve yemekler değil mi? Böyle şahane bir menü hazırlanıp sunuluyor ama haberi sadece bir gazetede yer alıyor. Bu doğru mu sizce? Gönül isterdi ki bu konuda da benzer titiz bir çalışma yapılsın.
Rapordan çıkarılacak dersler
Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu Raporuna (SOFI) göre geçen yıl 2021’e göre 3,8 milyon daha az insanın açlık sorunu yaşarken, son iki yılda küresel açlıktaki artış gözlemlenmedi. Raporla ilgili Türkiye tanıtım toplantısı “Kimseyi Geride Bırakma” sloganıyla Ankara’da yapıldı. Toplantıda açlığa son vermeye, gıda güvenliğini sağlamaya ve beslenmeyi iyileştirmeye giden yolda katedilen ilerleme değerlendirildi.
FAO, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu, Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu, WFP ve Dünya Sağlık Örgütü işbirliğiyle her yıl hazırlanan raporun bu yılki konusu “Kır-Kent Sürekliliğinde Kentleşme, Tarım Gıda Sistemlerinin Dönüşümü ve Sağlıklı Beslenme” oldu. Raporda 2030 yılı yaklaşırken sürdürülebilir kalkınma amaçlarından sıfır açlık hedefine ulaşılmasının ve ülkelerin bu konudaki performanslarının değerlendirmesi yapıldı. 2030 sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada karşılaşılan temel zorluklara ilişkin analizler sunmak amacıyla hazırlanan raporda, 2022’de açlıkla karşı karşıya kalan kişi sayısının ortalama 735 milyon olduğu belirtiliyor.
Bir tarafta obezite ve buna bağlı hastalıklar, diğer yanda ciddi bir açlık sorunu. Bunu dengelemek için özellikle BM’nin farklı organizasyonlarının mutlaka rol alması gerekiyor. Raporlar rafta kalmadan hayata geçirilmeli. Açlığa, gıda güvensizliğine, kötü beslenmenin tüm biçimlerine 2030’a kadar son verilmesi amaçlanırken hazırlanan rapordan çıkarılması gereken dersler var.
Türkiye Kart 6 ile ulaştı
Ulaşım, ödeme, para transferi ve alışveriş işlemlerini tek bir kartta birleştiren Türkiye Kart’ın pilot uygulaması Konya’da başarıyla tamamlandı. Bütün ulaşım hizmetlerinden ve finansal sistemden faydalanma imkanı sunan projenin İstanbul’da yeni havalimanı metro hattı entegrasyonu hazır. Kayseri, Yozgat ve Gümüşhane belediyeleriyle sözleşme süreçleri de tamamlandı. Projenin 2023 sonuna kadar 6 ilde devreye alınması hedefleniyor.
GÖZÜME TAKILANLAR
Pizzacı hamburger işinde
Dürümos, Tostilla, Pizzetta gibi alternatif ürünler geliştirerek pizza kategorisi haricinde de gücünü gösteren Domino’s Domdom Burger’in reklam filmiyle hamburger pazarına adım attı. Filmde acıkmış bir halde okuldan eve dönüş yolundayken, playstation oynarken ya da heyecan dolu bir yazışma anında Domdom tüketen yeni neslin farklı gündelik pratikleri gösteriliyor.
Sıfır Atık Vakfı kuruldu
Çevre ve insan sağlığını korumak, bu konuda bilinç oluşturmak amacıyla Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesinde Sıfır Atık Vakfı kuruldu. Merkezi İstanbul’da olacak olan vakfın kuruluşuna ilişkin ilan Resmi Gazete’de yayımlandı. Vakfedenler Veysel Eroğlu, Murat Kurum, Kübra Kalyoncu Şeherli, Zekai Şen, Samed Ağırbaş, Ayşen Gürcan, Hilmi Türkmen, Hüseyin Aydın, Vedat Demiröz’den oluşuyor.
Ozon tabakası için anlaşma
Avrupa Birliği ozon tabakasına zarar veren maddelerin kullanımını 2036’dan itibaren aşamalı olarak azaltacak. Avrupa Parlamentosu arasında ozon tabakasını incelten ve küresel ısınmaya sebep olan maddelerin azaltacak düzenleme müzakerelerinde anlaşma sağlanırken, bu anlaşmaya göre hidroflorokarbonların tüketimi 2050 yılına kadar tamamen bitecek.
Ordu’nun hamsili içli tavası
Hamsiyle hazırlanan içli tava Ordu’nun vazgeçilmez lezzetlerinden biri. Büyükşehir Belediyesinin girişimleriyle Türk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaretli ürün olarak tescillenen “Ordu içli tava” ile il genelindeki tescilli ürün sayısı 16’ya yükseldi. Ordu içli tavanın hazırlanışı: Ordu’ya özgü yöresel bir yemektir. Temizlenip kılçıklarından ayrılmış hamsiler tavanın yüzeyini kapatacak şekilde diziliyor. Üzerine hazırlanan iç pilav koyuluyor. Tekrar hamsiyle kapatılıp pişiriliyor. İç pilav yapımında pirinç kuru soğan, kuru üzüm ya da kuş üzümü, dolmalık fıstık, maydanoz, karabiber, pul biber ve tuz kullanılıyor. İçli tava yapımında Ordu kıyılarında avlanan büyük boyutlardaki hamsiler tercih ediliyor.
Beslenmede 6 önemli hata
Akşam 8’den sonra yemek veya atıştırmak: Yakamadığımız kalorileri metabolizma alır, yağa dönüştürür ve depolar. Bu yüzden akşamdan sonra yeme faslının kapanması gerekiyor.
Sofradan doymadan kalkmak: Yemek aralarında acıkmalar ve tatlı krizlerinin önüne geçmek için sofradan çatlayana kadar değil ama doyarak kalkın.
Ekmek yememek: Günde 1-2 dilim tam buğday ekşi mayalı ekmek yemek ihtiyacımız olan kompleks karbonhidratları sağladığı gibi doygunluk ve tatmin sağlar.
Gün içinde atıştırmak: Yenilen her atıştırmalık kanda şeker yükselmesine, ardından bir insülin salgılanmasına neden olacaktır. Yemek aralarında hiçbirşey yememeye özen gösterin.
Dengesiz beslenmek: Tek bir gıda grubu ağırlıklı beslenmek sağlıklı değildir. Özellikle protein ağırlıklı diyetler kilo verdiriyor olsa da son derece zararlı.
Acıkmaktan korkmak: Zaman zaman aç kalmak genetiğimize işlenmiştir ve sonsuz faydası vardır. (Kaynak: Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, Gençliğin Sırrı Otofaji, İnkılap)