Bir okur olarak Atatürk

Gürbüz D. Tüfekçi’nin derlediği ve Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından basılan Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar, Atatürk’ün kütüphanesinden çeşitli kitapları tanıtırken aynı zamanda onun okuma alışkanlıklarına da ışık tutmaktadır. İlk olarak 1983 ve 1985’te iki cilt olarak basılan eser yeniden tek ciltte bir seçkiyle okurla buluştu.

R. Rüveyda Okumuş
Fotoğraf: Arşiv

Kitap okuma zevki ve kitap tutkusu ta çocukluk yıllarında başladığı bilinen Mustafa Kemal Atatürk’ün boş vakitlerini her daim okuyarak değerlendirdiği, yakın çevresindekilerin beyanlarında ve anılarında söz edilmektedir. Atatürk, zevk için okumuş, bilgi edinmek için okumuş ve siyasi nutukları ile yazılarına kaynak olması için okumuştur. Okumaya son derece düşkün bir devlet adamı olan Atatürk, büyük oranda Cumhuriyet’in ilanından sonra oluşturmaya başladığı özel bir kütüphaneye sahipti. Bugün önemli bir kısmı Anıtkabir’de teşhir edilen bu kütüphanede, Atatürk’ün başta Fransa olmak üzere yurtdışından getirttiği muhtelif dillerdeki yabancı kitaplar da yer almaktadır. Paris’teki sefaret aracılığıyla sipariş ettiği kitaplar sayesinde Atatürk Batı’daki yeni yayınları takip etmekteydi.

Gürbüz D. Tüfekçi’nin derlediği ve Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından basılan Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar, Atatürk’ün kütüphanesinden çeşitli kitapları tanıtırken aynı zamanda onun okuma alışkanlıklarına da ışık tutmaktadır. İlk olarak 1983 ve 1985’te iki cilt olarak basılan eserin geçtiğimiz aylarda yayımlanan yeni edisyonunda merhum Gürbüz Tüfekçi, Özel İşaretleri, Uyarıları ve Düştüğü Notlar ile Atatürk’ün Okuduğu Eski ve Yeni Yazılı Türkçe Kitaplar ile Yabancı Dillerdeki Kitaplar isimli çalışmasından bir seçki sunuyor.

Kitabın sunuş kısmında ifade edildiğine göre Anıtkabir Müzesi özel arşivinde bulunan Fransızca ve eski harfli Türkçe kitaplardan günümüz teknolojisiyle görüntüsü alınan sayfalar, yeni çevirileriyle bir araya getirildi. Atatürk’ün kitaplarda dikkatini çeken bölümlere düştüğü notlar, özel işaretler ve uyarılar dipnotlar halinde kitapta yer alıyor. Atatürk’ün entelektüel kimliğinin izini sürmek bakımından önemli bir kaynak niteliği taşıyan bu yeni edisyonda Prof. Dr. Afet İnan, Prof. Dr. Zafer Toprak, Sadi Borak ve Atatürk’ün kütüphanecisi Nuri Ulusu’nun Gazi’nin kitaplığıyla ilgili yazılarından bölümler de bulunuyor.

Gürbüz D. Tüfekçi’nin derlemesinden anlaşıldığına göre Atatürk’ün kitap okuma alışkanlığında dikkat çeken özelliği, okuduğu kitaplarda önemli bulduğu yerleri kendine özgü işaretlerle belirlemesi, satır altlarını bazen kırmızı bazen mavi kalem ile çizmesi ve sayfa kenarlarına notlar almasıdır. Kırmızı kalemle çizdikleri, fikri kuvvetli bulduğu ve kendisinin de katıldığı; mavi kalemle çizdikleri ise o fikri beğenmediği anlamına geliyordu. Kitap okurken sayfaların kenarına veya sonuna koyduğu bazı işaretlerse özel anlamlar taşımaktaydı. Buna göre, önemli bulduğu yere “xx” işareti koyardı. Çok önemli ise “xxx” işaretini tercih ederdi. Ayrıca mühim için “müh”, çok mühim için “ç. Müh”, fikrine çok katılmadığı veya tereddütte olduğu durumlarda ise dikkat anlamında “D.” harfini yazardı.

ÇANKAYA KİTAPLIĞI’NIN OLUŞUMU

Cumhuriyet’e geçiş yapılarak bir rejim değişikliğine gidildiği bir dönemde Mustafa Kemal Paşa, Cumhuriyet’i kültürel reformlarla da tamamlamak istiyordu. Bunun okumadan ve araştırılmadan yapılamayacağını düşünen Mustafa Kemal, Osmanlı’nın çağdaşlaşma sürecinde rol oynayan 18. yüzyıl aydınlanma çağı düşünürlerine ait eserleri, 1789 Fransız Devrimi’ni ve 1870 ertesi Üçüncü Cumhuriyet Fransa’sını kapsayan çeşitli eserlerin de bulunduğu bir kütüphane kurmaya girişti. Bu amaçla yurt dışından kitaplar sipariş ediyor ve bazılarının Türkçeye çevrilmesini istiyordu.

Bu çabaların bir sonucu olarak denilebilir ki Cumhuriyet Türkiye’sinin kuruluş evresinde en güncel kitaplık Çankaya’da oluşturulmuştu. Böylece Çankaya Kitaplığı, tüm reform girişimleriyle eşgüdüm içerisinde olan, o gün için Fransızca üzerinden Batı’nın izini süren bir bilgi hazinesine dönüşmüştü.

Atatürk, zaman zaman kendisine sunulan değerli hediyeler arasında daha önce okumadığı veya çok sevdiği bir kitap olduğunda bundan memnuniyet duyar ve getirenlere iltifat ederdi. Bu bağlamda Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar derlemesinde kendisine ithaf edilmiş üç imzalı kitap da bulunuyor. Bunlardan ilki ilim ve siyaset adamı Avram Galanti’nin, 1925’te yayımladığı Hamurabi Kanunları adlı eseridir. Diğeri Hüseyin Cahid (Yalçın) Bey’in İtalyan şarkiyatçı Leone Caetani’den 1924’te çevirdiği İslam Tarihi isimli kitaptır. Sonuncusu ise Fransız tarihçi ve müzeci René Grousset’in, 1929’da Paris’te yayımladığı ve imzalayarak Atatürk’e gönderdiği Uzak Doğu tarihi hakkındaki kitabıydı.

ATATÜRK’ÜN OKUDUĞU KİTAPLAR

Atatürk’ün okuduğu kitaplar seçkisinde Gürbüz D. Tüfekçi pek çok kitaba yer vermektedir. Tüfekçi’nin eski ve yeni yazılı kitaplar ve yabancı dillerdeki eserler şeklinde iki kısma ayırdığı seçkisinde Atatürk’ün altını çizdiği veya not aldığı kısımlar aynen Türkçeye de aktarıldı.

Bunlar arasında İngiliz yazar H. G. Wells’in 1919-20 yıllarında yayımlanan ve 1924’te Fransızcaya tercüme edilen dünya tarihi ön plana çıkmaktadır. Atatürk’ün muhtemelen Fransızcasını okuyup çok etkilendiği bu kitaptan Nutuk’ta uzun uzun bahsetmiş ve kitabı öve öve bitirememişti. Atatürk’ün önerisiyle 1927 yılında geniş bir tercüman kadrosuyla çevrilmeye başlanan bu eser 1928 yılında beş cilt olarak basıldı. Fransızcasını okumakla yetinmeyen Mustafa Kemal, Türkçesinin de dikkatle incelemiş, sayfa kenarlarına çeşitli notlar ve işaretler koyarak kitabı yeniden okumuştu.

Benzer şekilde Fransız oryantalist ve Türkolog Joseph de Guignes’in, Hunlar, Türkler ve Moğollar hakkında kaleme aldığı Fransızca kitap da Atatürk’ün dikkatle incelediği eserlerden biriydi. 1923 yılında Hüseyin Cahid Bey’in Türkçeye kazandırdığı bu eser üzerinde çalışan Atatürk, kitabın pek çok sayfasına çeşitli işaretler koymuştu.

Bütün bunlardan tarih kitaplarının Atatürk’ün kütüphanesinde son derece geniş bir yer tuttuğu anlaşılmaktadır. Ayrıca coğrafya, filoloji, hukuk, sosyoloji, antropoloji, iktisat konulu eserler ve lügatler Atatürk’ün en çok okuduğu kitaplar arasındaydı.

Gürbüz D. Tüfekçi’nin ilk baskısını 1983’te hazırladığı derlemesinden sonra Atatürk’ün okuduğu tüm eserler tek tek incelenerek üzerine düştüğü notlar ile işaret koyduğu her yer bir araya getirilip 24 cilt halinde Anıtkabir Derneği tarafından 2001 yılında yayımlandı. Ancak Tüfekçi’nin yeniden basılan bu derlemesinde söz konusu külliyata herhangi bir yönlendirme bulunmamaktadır. Bu külliyat Zafer Toprak, Şükrü Hanioğlu gibi tarihçiler tarafından dikkatle incelenmiş ve bunun üzerinden Atatürk’ün düşünce dünyasına dair araştırmalar yapılmıştır. Okura sadece tadımlık bilgi sunan Tüfekçi’nin Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar derlemesinin yanı sıra detaylı araştırma yapmak isteyenler, online erişime açık 24 ciltlik bu eseri inceleyebilirler.