Benim için resimler hep eksik

Üçüncü kişisel sergisi “Kuyu”yu sanatseverlerin karşısına çıkaran Hasan Çevik, yaptığı resimlerin onun için asla tamamlanmadığını, daima ekleyecek yeni bir şeyler bulabildiğini, resim yapmanın sonsuz bir yolculuk olduğunu söylüyor.

Latife Beyza Turgut
Zihninin lekeyi bir kuyu gibi algıladığını söyleyen Çevik, “Lekesel anlamda kuyu resmimde belirdikten sonra; kuyu ve figürlerin ilişkisi, o ilişkiye yüklediğim anlam beni keyiflendirdi” diyor.

Kuyu metaforu ressam Hasan Çevik için özgürlüğün ve ışığın simgesi. Yeni eserlerini, “Kuyu” imgesi etrafında ören Çevik’in resimlerini Galeri Diani’de 25 Mart’a kadar görebilirsiniz. Sergiye ismine veren “Kuyu” imgesi, ilk kez bir leke olarak “Derinde” tablosunda ortaya çıkmış. Bir anlamda sanatçıyı kuyu kendine çağırmış. Zihninin lekeyi bir kuyu gibi algıladığını söyleyen Çevik, “Lekesel anlamda kuyu resmimde belirdikten sonra; kuyu ve figürlerin ilişkisi, o ilişkiye yüklediğim anlam beni keyiflendirdi” diyor. Ardından ilk resimde tasarladığı bu metaforu diğer resimlerinde de kullanmış.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/03/13/03/43/resized_e69f4-7ced98cahasanc3a7evik5.jpg

Pandemi döneminde insanın kendi dünyasındaki anlam arayışı da sanatçıya ilham olmuş. “Bu metafor bana son iki buçuk senede altüst olan hayatlarımızı hatırlattı” diyen Çevik, herkesin evlerine çekildiği ve kaotik bir sürece girdiği o dönemde herkes gibi o da bir içe dönüş yaşadığını ve bu durumun onu bir çok şeyle yüzleştirdiğini ifade ediyor. Serginin adının “Kuyu” olmasına karar verdikten sonra “Kuyu ile ilgili neler var?” sorusunun cevabını arayan Çevik’in aklına ilk olarak Ümit Yaşar Oğuzcan’ın “Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktılar” dizeleri ve Şeyh Galip’in Hüsn-ü Aşk’ında bahsi geçen kuyu gelmiş. Çevik, Özellikle Şeyh Galip’in metaforunu pandemi sürecindeki arayışıyla çok örtüştüğünü söylüyor.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/03/13/03/44/resized_3f63e-003d9412hasanc3a7evik7.jpg

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/03/13/03/44/resized_cbcdd-af7503954.psd

RENK PALETİM BANA BENZİYOR

FİGÜRLERİMİ DETAYLARLA İNSANLAŞTIRIYORUM

Resimlerinde ağaçlar, kargalar ve turnalar resmeden Çevik’in tüm bu biçimleri, insan figürlerinin yanında insanlaştırarak kullandığı figürler. “Resim yapmak, sizin bütün hayata, doğaya ve kendinize bakmanız, o bakıştan süzüp aldıklarınızı kendi üslubunuzla, bileğinizin gücüyle, malzemeyle ifade etmenizdir” diyen Çevik’in çizdiği nesneler, onun kattığı detaylar ile insanlaşıyor. “Resim yaparken karakter devreye girer ve resim sizin özgün dilinizle oldukları şeyden farklı amaçlara evrilebilir. Biçimleri deforme eder, anlamlar yükler ve bu şekilde resmedersiniz” ifadesinde bulunan Çevik, sanat ve hayatın Matruşka bebekleri gibi daima birbirinin içinde olduğunu söylüyor.

Ressam oldum demek iddialı

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2022/03/13/03/45/resized_f0eea-876eb3ae5.psd

Gezdiğim toprakları resmediyorum

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Görsel İletişim Tasarımı bölümünde dersler veren Hasan Çevik, en büyük tutkusu olan resmin yanında turizm rehberliğini de aktif olarak yürütüyor. Hayatının merkezindeki işlerden biri olarak 16 senedir devam ettirdiği profesyonel turizm rehberliğinde ağırlıklı olarak Anadolu’yu gezdiriyor. Çevik, bir rehber olarak Anadolu’yu geziyor olmanın; o topraklardan geçmiş medeniyetlerin kültür-sanatını bilmenin ve bu sanatla görsel ve işitsel anlamda iç içe olmanın resim üslubuna hem renk hem de biçim olarak etki ettiğini söylüyor. Özellikle rehberlik mesleğinden arkadaşlarının resimleriyle karşı karşıya geldiklerinde onunla Anadolu’da benzer alanları gezdikleri için resimleriyle daha iyi bir ilişki kurabildiklerini söyleyen Çevik, “Kurguladığım çevreye baktığımızda Urfa’dan, Kars’tan, Orta Anadolu’dan ya da Kapadokya’dan ilhamla alınan parçaların bir araya gelerek benim atmosferimi oluşturduğunu görebiliyorsunuz. Resmettiğim taşlar, ağaçlar benim Anadolu coğrafyasında senelerdir gördüğüm, hatta gördüğümde sarılmak istediğim nesneler” diyor.