İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde teknik eleman olarak çalışan 38 yaşındaki Halit Başboğa, çoğu zaman önemsenmeyen basit bir sivilceyle ortaya çıkan kronik deri hastalığı HS'ye 12 yıl önce yakalandı.
İlk zamanlarda koltuk altındaki iltihaplı bölgenin patlatılmasının ardından rahatlayan Başboğa'nın diğer koltuk altında da aynı şişlikler oluştu.
Altı yıl önce gerçekleştirilen ameliyatla geçici süre rahatlayan Başboğa'ya HS tanısı konuldu.
Uygun ilaç tedavisiyle Başboğa'nın hastalığının ilerlemesinin önüne geçilmeye çalışılıyor.
Basit bir sivilce sandı, önlem almadı
Hastanede teknisyen olarak çalışan 38 yaşındaki Halit Başboğa, 12 yıl önce koltuk altı bölgesinde çıkan sivilceleri patlattığını ancak bir süre sonra tekrar aynı bölgelerde iltihaplanmalar oluştuğunu söyledi.
Şişkinlik ve iltihaplı yaraların diğer koltuk altında da çıkmaya başladığını ifade eden Başboğa, "İltihaplı bölge boşaltılınca ağrı kesildiği için rahatlıyorsun. Ancak birkaç gün sonra iltihaplanmalar tekrarlıyor. Toplu taşımaya biniyorsan, tutunmak imkansız oluyor. Otursan da ağrıdan kollarını açman gerekiyor. Bu insanın psikolojini etkiliyor. Normal sivilce olarak düşünmeyip zamanında uzman hekime gelseydim, erken teşhis konulabilirdi. Bu kadar ilerlemeyecekti." dedi.
6 yıl önce ameliyat edildi
Başboğa, 6 yıl önce iki koltuk altından ameliyat edildiğini ancak 7-8 aylık rahatlamanın ardından hastalığın tekrar ortaya çıktığını, özellikle yaz aylarında terlemeyle birlikte şiddetlendiğini kaydetti. Halit Başboğa, şöyle devam etti:
Özellikle vücudun kapalı kısımlarında oluşur
Başboğa'nın tedavisini yürüten İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Burhan Engin ise halk arasında köpek memesi olarak bilinen HS'nin özellikle vücudun kapalı kısımlarında, koltuk altı, kasıklar ve anal bölgede yerleşip, ağrılı, kızarıklık ve şişkinlikle seyrettiğini söyledi.
Kronik seyreden HS'nin bir kere oluştuktan sonra geçmediğini, yıl içerisinde belli dönemlerde atak yaparak şişkinlikle ortaya çıktığını dile getiren Engin, "İltihaplı şişlikler boşalıyor ardından tekrar oluşuyor. İlerleyen dönemlerde de kalıcı hasar bırakıyor. Bant tarzında sertlikler oluşuyor. Bunlar da zaman içerisinde hastanın hayatını olumsuz etkiliyor. Bulunduğu bölgede fonksiyonel bozukluklara neden oluyor. Akıntıya bağlı olarak kötü koku yapabiliyor. Hastalarda sosyal izolasyona yol açıyor. Kökü koku ve akıntıdan dolayı hastalar çok rahat topluma entegre olamıyor, depresyona giriyor" diye konuştu.
Kadınlarda daha fazla görülüyor, erkeklerde daha şiddetli seyrediyor
Engin, doğrudan mikrobik hastalık olmayan HS'nin, özellikle vücudun kapalı koltuk altı, kasıklar ve anal bölgelerde tüylerin deriye açıldığı yerlerde tıkanmadan sonra iltihapla ortaya çıktığını anlattı.
Bazı ailelerde genetik yatkınlığın da gözlendiğini dile getiren Engin, şöyle devam etti:
HS için geliştirilen özel ilaçlar var
Prof. Dr. Burhan Engin, ilk başta sivilce tarzındaki şişliklerdeki iltihapların boşaltılmasıyla geçici rahatlama sağlandığını, ancak bir süre sonra aynı bölgelerde HS'nin tekrar oluştuğunu söyledi.
Bu hastalarının belli bir disiplinle takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Engin, hastanın koltuk altı, kasıklar gibi kapalı bölgelerinin antiseptiklerle temizlenmesi, hastalığı artıran terleme, sigara kullanımı ve obeziteden uzaklaşılması gerektiğini söyledi.
HS için geliştirilen özel ilaçlar olduğunu vurgulayan Engin, iltihabın kurutulmasının ardından kalan dokunun cerrahi işlemle alındığını, bu şekilde yapılan tedaviyle hastalıktaki başarının daha yüksek olduğunu anlattı.
Hastalık tekrar ediyor
Prof. Dr. Burhan Engin, "Kronik ve tekrarlayan bir seyir var. Devamlı o bölgede şişlikler oluşuyor. Bunlar boşalıyor hasta geçici rahatlama sağlıyor ancak şişlikler tekrarlıyor. Bir süre sonra da o bölgede kalıcı doku meydana geliyor. Bu da hastanın yaşam kalitesini bozuyor. Uzun vadede devam ettiğinde o bölgede deride farklı oluşumlara neden oluyor. Koltuk altı, kasıklar ve anal bölgede iltihaplı sivilce tarzında sürekli tekrar eden şişlikler oluşuyorsa HS olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Apselerle beslenen bu hastalık sürekli tekrar eder" diye konuştu.