Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en önemli özellikleri arasında gösterilen kitleyle doğrudan ve doğal iletişim, etkilerini uluslararası arenada da gösteriyor. Dünyanın farklı ülkelerinde birbirinden çok farklı milletlerle sıkı diyaloglar kuran Erdoğan, son olarak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantıları vesilesiyle ziyaret ettiği New York’ta, şehrin merkezindeki Central Park’ta yaptığı gezinti sırasında insanlarla samimi pozlar verdi. İlgisiyle muhataplarını şaşırtan Erdoğan’ın çevresinde kalabalık bir koruma ordusunun bulunmayışı da, insanların kendisine ulaşmasını kolaylaştırdı.
Devlet başkanı sıfatıyla yürütülen bu türden “insani diplomasi” faaliyetleri, aynı zamanda Türkiye’nin tanıtımına da büyük katkı sağlıyor. Sokağa çıkan, insanların arasına karışan, onlarla sohbet eden, fotoğraf çektiren ve günlük hayatlarının bir parçası olan Türkiye Cumhurbaşkanı profili, dış dünyanın ülkemize bakışını da doğrudan etkiliyor.
HALKLARIN SEVGİSİ
Çeşitli ülkelerde zaman zaman yapılan anketler ve kamuoyu yoklamaları da, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Türkiye’ye halkların duyduğu sempatiyi ortaya koyuyor. Siyasi açıdan ilişkilerin yeterince sıcak olmadığı veya henüz gelişme evresinde bulunduğu ülkelerin vatandaşları bile, söz konusu Erdoğan ve Türkiye olduğunda olumlu görüş bildiriyor. Birçok ülkede Türkiye’yle ilişkilerin daha iyi seviyelere çıkarılması gerektiği yönünde kamuoyu oluşuyor.
KARŞILIKLI ZİYARETLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şahsi diplomatik hamleleri, ülkelerin devlet başkanlarıyla kurulan dostluklara dönüşerek, yine Türkiye’nin uluslararası imajına destek sağlıyor. Erdoğan çok sayıda ülkenin devlet ve hükümet başkanlarıyla “dostluk” tesis ederek, normalde diplomatik kadroların aylar süren yoğun çabalarla oluşturabildiği yakınlığı ve altyapıyı temin ediyor. Erdoğan’ın şahsi dostluk ve yakınlıkları sayesinde, farklı ülkelerin Türkiye’yle ilişkileri sıradan münasebetlerin ötesine geçerek, ittifak boyutuna doğru ilerliyor. Bu durum da, uluslararası ilişkilerde bire bir dokunuşların öneminin altını çizen bir unsur olarak değerlendiriliyor.
O sloganı benimseyenler çoğalıyor