Dünyanın en önemli ekonomik iş birliği kurumlarından biri olan BRICS'e Türkiye'nin üyelik süreci dünyanın gündeminde.
20-24 Ekim'de Rusya'nın Kazan şehrinde düzenlenecek zirvede, Türkiye'nin de birliğe katılması bekleniyor.
Bu kapsamda birliğin en önemli ülkelerinden biri ve Batı ile savaş halinde olan Rusya'da da Türkiye'nin gündeminde.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Vladivostok kentinde Rus RBC televizyonuna verdiği röportajda konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.
"Türkiye'nin niyeti ciddi"
Türkiye'nin niyetinin ciddi olduğunu söyleyen Lavrov, “Bir ülkenin yönetimi belirli bir adım attığını söylediğinde, bunun ciddi niyetlere dayandığını varsayıyorum.
"NATO üyeliği engel değil"
Türkiye'nin neredeyse 70 yıldır sahip olduğu NATO üyeliği ve AB adaylık statüsüne gelince, bir Türk yetkilinin de bu yakınlarda söylediği gibi, belirli örgütlere üye ülkelerin BRICS’le ilişkisi olamayacağına dair bir kural yok.” dedi.
NATO yetkililerin, Türkiye’nin BRICS başvurusu konusunda sustuğuna dikkat çeken Lavrov, “Amerikalılar, bunun NATO üyeliğiyle bağdaşmadığını söyledi. Avrupa Komisyonu temsilcisi çok daha açık sözlüydü. Türkiye'nin AB üyeliğinin BRICS üyeliğiyle bağdaşmadığını ve bunun tersinin de geçerli olduğunu anlaması gerektiğini söyledi. AB adaylarının ortak bir dış ve güvenlik politikasına katılması gerekiyormuş. Bu da Türkiye’ye, AB'ye girmek istiyorsa Rusya karşıtı yaptırımlara katılması gerektiği yönünde açık bir talimat anlamına geliyor.” yorumunda bulundu.
"Bu konudaki talebimiz açıktır"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, BRICS'e resmi üyelik başvurusuna ilişkin, "Bu konudaki talebimiz açıktır, bu süreç işlemektedir. Ama bununla ilgili somut bir gelişme yoktur." dedi.
ABD'den ilk yorum
Süreç ABD'nin de gündeminde.
Konuya ilişkin Beyaz Saray'dan yapılan ilk açıklamada “ABD tüm ülkelerin ilişki kuracağı ülke ve grupları kendilerinin seçebileceğine inanmaktadır. Sizi planları konusunda Türkiye hükümetine yönlendiriyoruz.” ifadeleri kullanıldı.
BRICS nedir?
Başlangıçta Güney Afrika’yı içermeyen “BRIC” kısaltması, 2001’de İngiliz ekonomist Jim O'Neill tarafından Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin'in büyüme potansiyelini vurgulayan bir makalede kullanılarak literatüre girmişti.
Birliğin kuruluşu ise Rusya’nın girişimleriyle, ABD ve Batılı ülkelerin küresel hakimiyetini dengeleyecek gayri resmi bir platform olarak 2009’a dayanıyor. Güney Afrika’nın da bir yıl sonra davet edilmesiyle birlik bugünkü BRICS adını aldı.
Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerine göre, bu yıl katılan beş yeni ülkeyle birlikte BRICS’in ekonomik büyüklüğü 29,5 trilyon doları geçerken, küresel ekonomideki payı da yüzde 28’e çıktı.
Ülkelerin ekonomik büyüklükleri
Çin, 18,5 trilyon dolarlık ekonomisiyle birliğin bu alanda açık ara lideri konumunda. Hindistan 4,1 trilyon dolar, Brezilya 2,2 trilyon dolar, Rusya 1,9 trilyon dolar, Suudi Arabistan ise 1,1 trilyon dolar büyüklükteki ekonomileriyle Çin’i takip ediyor.
Üye diğer ülkelerden BAE 536 milyar dolar, Güney Afrika 401 milyar dolar, İran 386 milyar dolar, Mısır 257 milyar dolar ve Etiyopya 192 milyar dolar ekonomik büyüklüğe sahip. Genişleyen yeni BRICS'in toplam nüfusu ise yaklaşık 3,5 milyara çıkarken bu da dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 44’üne tekabül ediyor.
Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de 1 Ocak 2024'te BRICS’e katılmıştı.