Telefonda fetva dönemi kapanıyor

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın fetva hattını arayanlara cevabını artık yazılı olarak vereceğini söyledi. Bozdağ, yeni dönemde, Diyanet Akademisi'nin kurulacağını, bundan sonra direkt müftü alımı, vaiz alımı, Kur’an kursu öğreticisi, imam ve müezzin alımı olmayacağını, adaylık sınavı yapılacağını aktardı.

Yeni Şafak Hüseyin Likoğlu
Bozdağ, yeni dönemde Diyanet Akademisi'nin kurulacağını açıkladı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, telefonla fetva verilmesi döneminin kapandığını, Diyanet İşleri Başkanlığının fetva hattını arayanlara cevabını yazılı olarak vereceğini açıkladı. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Bozdağ, konuyla ilgili şunları aktardı: “Fetvalar konusunda Diyanet yeni bir genelge hazırladı. Artık arayanlara telefonda fetva verilmesi dönemi kapanıyor. Diyanet, Alo-Fetva hattını arayanların sorularını alacak, ancak bu sorulara cevaplar yazılı olarak verilecek. Yazılı cevaplarda da ilçenin müftüsünün ilçedeyse, ildeyse il müftüsünün, Diyanet’te ise Din İşleri Yüksek Kurulunun onayı olacaktır. Dini bilgilendirme görevini herkes yapacak onda şüphe yok. Yüz yüze geldiğinde herkes ona cevap verecek. Ama öbür türlü sorular, kaydedilecek, arşivlenecek, verilen cevaplar da kaydedilecek, arşivlenecek. Herkes yeri geldiğinde kim ne dedi, kim ne sordu hepsi orada olacak. Ve iletişim bilgileri de bulunacak”

DİYANET AKADEMİSİ KURULACAK

Yeni dönemde, Diyanet Akademisi adlı yeni bir yeni yapı oluşturulacağını bildiren Bozdağ, “Bu akademi imam, müezzin, Kur’an kursu öğreticisi, vaiz ve müftülerin hizmete girmeden önce bir eğitimden geçirilmesini öngörüyoruz. Bir yıl meslek öncesi eğitimden geçirilecek. Pek çok hususta ciddi bir eğitim aldıktan sonra araziye gidecektir” dedi.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2018/03/16/12/23/resized_5a83e-21761d03biyiklibozdagdekupe.jpg

DİREKT ALIM OLMAYACAK

Bundan sonraki dönemde direkt müftü alımı, vaiz alımı, Kur’an kursu öğreticisi, imam ve müezzin alımının olmayacağı bilgisini veren Bozdağ, şöyle konuştu: “Adaylık sınavı yapılacak. Bu adaylık sınavını kazananlar müftülük ve eğitim merkezine gidip bir eğitim alacak. Veya vaizse vaizlikle ilgili, imam hatipse imam hatiple ilgili. Karşılaşacakları pratikler konusunda da uygulamalı bir şekilde yetiştirilecekler”

DİYANET-İLAHİYAT İŞBİRLİĞİ OLACAK

Diyanet ve İlahiyat'ın işbirliği içinde çalışacağını söyleyen Bozdağ, şunları aktardı: "İlahiyat Fakülteleri bulundukları her yerde Diyanet İşleri Başkanlığı ile işbirliği içerisinde olacak. Ve toplumu doğru aydınlatma konusunda büyük bir çabanın içerisine, birlikte daha çok çalışarak gireceklerdir"

KADINLAR İÇİN SEFERBERLİK

Diyanet’in kadınlar konusuna daha görünür ve daha ayrıcalıklı bir yer vereceğini aktaran Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “Kadınlarla ilgili çalışmalar Diyanet İşleri Başkanımızın riyasetinde Huriye Hanım’ın (Martı- Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı) koordinatörlüğünde ciddi bir şekilde yapılacak. Büyük bir seferberlik yapılacağını buradan ifade etmek isterim” şeklinde konuştu.

ÇOCUKLARIN KORUNMASI

"Çocuklarımız çok büyük bir tehdit altında" diyen Bozdağ, "Her türlü istismara, uyuşturucuya, diğer madde bağımlılıklarına, teknolojinin getirdiği bazı olumsuzluklara karşı çocuklarımızın korunması ve onların geliştirilmesi konusunda da bundan sonraki dönemde çok yoğun bir çalışma yürütülecek" şeklinde konuştu.

HALK AYDINLATILACAK

Terör örgütlerinin dini nasıl istismar ettiğinin halka anlatılacağını aktaran Bozdağ şöyle konuştu: "FETÖ, DEAŞ gibi dini istismar eden terör örgütleri konusunda halkımızı bilinçlendirme ve itikadi sapkınlık içerisinde olanlar hakkında halkımızı aydınlatma konusunda da sadece raporlar yayınlanmayacak. Aynı şekilde arazide birebir anlatacak. Diyanet İşleri Başkanlığı bu konuda çalışmasını başlatmış durumda. Köylere varıncaya kadar bunların nasıl dinimizi istismar ettiği, dinimize ve insanımıza nasıl zarar verdiği hususu çok detaylı bir şekilde anlatılacak"

KAYNAKTAN İÇTİHAT YAPACAK

Güncelleme konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çok saldıranların olduğunu kaydeden Bozdağ, "Güncelleme konusunda Cumhurbaşkanımıza, buradan çok saldıranlar oldu. Sanki reform gibi algılatmak isteyen ve algılamak isteyenler oldu. Cumhurbaşkanımızın hayatı ortadadır. Tayyip Bey aklı erdiği günden bu güne imanıyla ihlasıyla ameliyle ortada olan birisidir. Şimdi diyelim ki, şu anda uçak var, bilgisayar var, başka başka pek çok o dönemde olmayan konular var. Bunlarla ilgili ne yapacak İslam alimleri? Elbette İslam’ın temel kaynaklarına bakıp içtihat üretecek. İslam son dindir, kıyamete kadar yaşayacaktır. Eğer kıyamete kadar ortaya çıkacak sorunlara çözüm üretemezse, gelişmelere cevap veremezse, ihtiyaçlara cevap veremezse, o zaman kıyamete kadar varlığını nasıl sürdürecek?" açıklamasında bulundu.

REYTİNG, ŞÖHRET HASTALARI

"Dinde reform olmaz, dinde reform yapılamaz. Sayın Cumhurbaşkanımızın hayatı bu tür düşünceye sahip olanlarla mücadele ile geçmiştir" diyen Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kim dinde reform diyorsa o din düşmanıdır. Şimdi dinde reform demek dini değiştirmek demektir. Türkiye’de bazı İslam’la ilgili çalışanlar var. Şimdi bazı ilahiyattaki hocalar, bitmiş tartışmaları tarih kitaplarında kalmış konuları gündeme getiriyorlar. Bunları ben reyting, şöhret hastası adamlar olarak görüyorum. Buradaki tartışmalar kesinlikle reform değildir. Cumhurbaşkanımıza kim ki o güncellemeyi öyle yapar, o Cumhurbaşkanımıza haksızlık etmiş olur. Ertesi gün zaten konuşmasında bu konudaki şeye çok net bir açıklık getirdi. Bu yüzden güncelleme reform değildir. Cumhurbaşkanımızın hayatı reform diyenlere karşı mücadeleyle geçmiştir" dedi.