Örgüt tarafından geçen yıl Bakanlar Soylu ve Akar'a suikast için keşif yapmak üzere Türkiye'ye gönderilen Sonay B., önce İstanbul'da örgüt üyesi 2 kişi ile irtibata geçti. Daha sonra Ankara'ya gelen Sonay B., örgüt üyesi olduğunu söyleyerek polise teslim oldu. Sonay B. tutuklanırken, gözaltına alınan İstanbul'da irtibat kurduğu 2 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
SAVCI MÜTALAASINI TEKRARLADI
Sanıklar hakkında, Ankara 25'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Bugün görülen duruşmaya tutuklu sanık Sonay B. ile tutuksuz sanıklardan Süleyman A. ve avukatları katıldı. Tutuksuz sanık Levent Ö. ise sağlık raporu göndererek duruşmaya katılmadı. Müştekiler Süleyman Soylu ve Hulusi Akar’ın avukatları da duruşmada hazır bulundu. Cumhuriyet Savcısı, önceki celse verdiği mütalaasını tekrarlayarak, tutuklu sanığın eylemden bilinçli olarak vazgeçmesi, icra aşamasına girmemesi nedeniyle, 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçu yönünden beraat talep etti. Savcı, sanığın, terör örgütü PKK/KCK adına çok sayıda eylemde bulunduğunun tespiti, itirafları doğrultusunda birçok yere bomba düzeneği yerleştirmesinin sabit olması nedeniyle 'devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, yakalandığında üzerinde bulunan belgelerin sahte olması nedeniyle de 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapsini talep etti. Savcı, tutuksuz sanıklar Süleyman A. ve Levent Ö’nün ise 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapislerini istedi.
'BELEDİYENİN ÇADIRINDA KONUŞTUĞUM KİŞİLER YÖNLENDİRDİ'
Sanık Sonay B., savunmasında örgüte 15 yaşında lise öğrencisiyken katıldığını belirterek, "Hangi koşullarda gittiğimi biliyorum; ama neden gittiğimi bilmiyorum. Diyarbakır’da belediyenin kurduğu bir çadırda konuştuğum kişilerin yönlendirmesiyle gittim. Kandırıldığımı daha gider gitmez anladım. Benimle birlikte 40 kişi daha vardı. Bana ‘vazgeçmek istersen 15 gün sonra dönersin’ diyenler aileme telefon açmama bile izin vermediler. İnsanların zaaflarından yararlanarak 15-16 yaşındaki gençleri zorla örgüt üyesi yapıyorlar. Dönmek isteyenleri ailesini öldürmekle tehdit ediyorlar. Kaçmak için çok uğraştığım ve onlar gibi düşünmediğim için beni Suriye’ye gönderdiler. Orada neler çektiğimi bir tek ben bilirim. Örgüte karşı çıkanları ya öldürüyorlardı ya da canlı bomba yapıyorlardı. O yüzden onlar gibi davranmak zorunda kaldım. Kaçmak için tek yolun Türkiye’ye gitmek olduğunu biliyordum. Bu nedenle verdikleri bu görevi kabul ettim. Türkiye’ye gelince de teslim olup tüm bildiklerimi anlattım. Suriye’de bulunduğum sürece Türkiye’ye karşı tek bir eylemim olmadı. Sizden tek isteğim artık aileme kavuşmak istiyorum" dedi.
Sonay B.’nin avukatı Burcu Yılmaz da, savcının mütalaasına katılmadıklarını, müvekkilinin örgütten kaçtıktan sonra tüm bildiklerin anlattığını, mahkemenin vereceği kararın örgütten kaçmak isteyen kişilere örnek teşkil edeceğini söyledi.
Sanık Süleyman A. da örgüt üyesi olmadığını ileri sürerek beraatını istedi. Sanık Levent Ö. ise savunmasını avukatı aracılığıyla yazılı olarak mahkemeye sundu.
HEYET DEĞİŞİKLİĞİ NEDENİYLE KARAR ÇIKMADI
Mahkeme Başkanı, heyet değişikliği nedeniyle dosyanın yeniden inceleneceğini belirterek duruşmayı erteledi. Sanık Sonay B.'nin tutukluluk halinin devamına hükmedilirken, bir sonraki celse kararın açıklanacağı bildirildi