Sualtı Federasyonu Antalya İl Temsilcisi İsa Alemdar, oluşumu milyonlarca yıl önceye dayanan falezlerin gözle görülemeyen yerlerini su altı kamerasıyla görüntüledi. 12 kilometre uzunluğunda, yer yer 40 metre yüksekliğindeki falezler, sualtı ve su üstü olarak ikiye ayrılıyor. Her iki bölge doğal yaşama ev sahipliği yapıyor.
Falezlerin deniz seviyesinden üstte bulunan bölümü farklı türde kuş ve canlı türlerine ev sahipliği yaparken, su altında ise deniz dibi yaşamı tüm canlılığıyla sürüyor. İnsan elinin dokunmadığı çatlak ve kovuklarda deniz kestanesi, su hıyarları ve kabuklu deniz canlıları gibi farklı türlerde binlerce canlı hayatını sürdürüyor.
FALEZLERİN ÜSTÜ KADAR ALTI DA ÖNEMLİ
Falezlerin su altında kalan bölümüne dikkat çekmek isteyen İsa Alemdar, dalışları sırasında çatlak ve kovukları görüntüledi.
Metrelerce uzayan çatlaklara girmenin tehlikeli olabileceğini anlatan Alemdar, "Su altı yaşamına saygı duymalıyız. Falezlerin üstü kadar altı da önemli. İnsan eliyle kirlilik o noktalara kadar gitmiş durumda. Elimizden geldiğince korumaya gayret ediyoruz. Fakat falezler bölgesinde yüzlerce çatlak ve kovuk var. Bu kovukların bazıları metrelerce derine uzanıyor" dedi.
AKDENİZ FOKLARININ DA YAŞAM ALANI
Turistik ve sportif dalışları sırasında derin mağara benzeri çatlaklara girmemeye özen gösterdiklerini anlatan Alemdar, şöyle konuştu;
"Antalya falezleri milyonlarca yıldır ayakta. Tatlı su kaynakları falezlerin içindeki birçok çatlağı ve kovuğu doldurmuş durumda. Binlerce farklı tür deniz canlısına ev sahipliği yapan bu bölge, Akdeniz foklarının da yaşam alanı, aynı zamanda yuvası. Bu nedenle çok dikkatli davranmalıyız ve buralara saygı göstermeliyiz. Sahip çıkmalıyız.
'ÇATLAKLAR DEPREMİN ŞİDDETİNİ ARTIRACAK'
İsa Alemdar ve ekibi tarafından görüntülenen falez çatlaklarının olası deprem anında ne gibi tepki vereceğini açıklayan Jeofizik Mühendisi Atakan Yüklü, çatlakların deprem anında harekete geçerek birbiriyle etkileşime gireceğini ve yıkıma sebep vereceğini söyledi. Yüklü, şöyle konuştu:
O kırık ve çatlaklar büyük boşluklara açılıyor. Bir deprem anında çok ciddi hissedilecektir. Bu çatlaklar amortisör görevi görmüyor, çünkü bir makine değil. Bu nedenle kırıklı çatlaklardır ve depremde bu oluşumlar daha ciddi soruna yok açacak."