CHP milletvekillerinin ismi yine terör örgütü üyeleriyle gündemde. TBMM'de bizzat CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba tarafından ağırlanan 'tıp öğrencisi' Özge Aydın, Suriye kuzeyinde Mehmetçiğe saldırmak isterken öldürüldü. Barış Pınarı Harekâtı kapsamında terör örgütü PKK/YPG'den temizlenen Rasulayn çevresinde, Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarına bombalı pusu kurup patlayıcıyı ateşlemek isterken etkisiz hale getirilen 28 yaşındaki Aydın, örgütün bölgedeki 'son kayıplarından' biri oldu. YPG saflarında Türk ordusuna karşı eylem yapan Aydın, aynı zamanda yasadışı Devrimci Komünarlar Partisi (DKP) üyesi. Türkiye kamuoyu, örgütte 'Ceren Güneş' kod adını kullanan Aydın'ı, CHP'li Veli Ağbaba'nın yanında tanıdı.
STETOSKOPLU KELEPÇE
Ağbaba ile CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir, 3 Aralık 2012'de 'tıp öğrencisi' sıfatıyla Meclis'te ağırladıkları Özge Aydın'la basın açıklaması yapmış, haklarında soruşturma yürütülen ve tutuklu yargılanan bazı tıp fakültesi öğrencilerinin serbest bırakılması gerektiğini savunmuştu. CHP'li vekillerin mikrofon uzattığı DKP'li Aydın, 'devletin Kürtlere karşı ayrımcılık yaptığı' şeklindeki kara propagandayı o günlerde başlatmış ve gözaltına alınan öğrencilerin 'sadece Kürt oldukları için' soruşturmaya tabî tutulduğunu iddia etmişti. Basın toplantısının sonunda CHP'li Ağbaba, "Arkadaşlar bu tıp öğrencilerinin kullandıkları en önemli aletlerden biri. Bu Özge'nin stetoskopu..." diyerek stetoskopu Özge Aydın'ın koluna 'kelepçe' biçiminde takmış ve Özge Aydın da bu aletle bağlanan ellerini havaya kaldırarak poz vermişti.
O SÖZLERE İTİRAZ ETMEDİ
Meclis'te ağırladığı terörist Aydın'ın, Mehmetçiğe saldırı sırasında öldürülüşüyle ilgili ne düşündüğünü sorduğumuz Veli Ağbaba, "Biz o dönem cezaevi komisyonundaydık. Farklı kişilerle ilgili de açıklama yaptık. Zaten o dönem biliyorsunuz YPG de yoktu" diyerek kendini savundu. Ancak terör örgütü PKK'nın Suriye kollarının (PYD/YPG) 2004 yılından beri varolduğu biliniyor. 'Ceren Güneş' kod adlı Aydın'ın yasadışı Devrimci Komünarlar Partisi militanı olmasına değinmeyen Ağbaba, 2012'deki basın toplantısında devleti 'Kürt düşmanı olmakla' itham edişine de ses çıkarmamıştı.