FETÖ/PDY’nin (Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanma Muğla’daki “çatı yapılanması”na yönelik, 22’si tutuklu 41 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi.
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından FETÖ/PDY’nin ildeki mütevelli heyet oluşumu, dershane, yurt, pansiyon ve okullardan oluşan eğitim yapılanmasına yönelik, 22’si tutuklu 41 şüpheli hakkında başlatılan soruşturma tamamlandı.
Başsavcılığın titiz çalışması sonucu elde ettiği bilgiler ışığında 360 sayfalık iddianame hazırlandı.
“Silahlı terör örgütü yöneticisi ve üyesi olmak”, “Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklamak” ve “Bankacılık kanununa muhalefet” suçundan yargılanmaları istenen 22’si tutuklu 41 şüpheli hakkındaki iddianame, Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
Yaklaşık 17 gün süren incelemenin ardından örgütün Muğla’daki “çatı yapılanması”na yönelik iddianame kabul edildi.
Örgütün mali yapılanmasına ilişkin önemli delillere yer verilen iddianamedeki örneklerden birinde, çek veya senet yoluyla alınan himmet gelirlerinin, güvenilir örgüt üyelerinin adlarına kayıtlı banka hesapları üzerinden nakde çevrilerek elden örgütün para kuryesine teslim edildiği ifade edildi. Gelirlerin bu kişi tarafından da örgütün Muğla yapılanması içinde bağlı bulunduğu Denizli ve İzmir'deki üst düzey yöneticilerine elde teslim edildiği anlaşıldı.
Belirtilen yöntemle, adlarına açılan hesaplara yatırılan himmet gelirleri ile ilgili olarak yaptırılan bilirkişi incelemesinde, 4 örgüt üyesinin hesabına sadece senet veya çek kaynaklı olarak yaklaşık 3 milyon lira yatırıldığı tespit edildi. Örgüte senet veya çek yoluyla himmet yardımı yapan kişilere ilişkin bilirkişi incelemesinin ise devam ettiği vurgulandı.
Soruşturmada kapsamında şüpheli olarak yer alan bir iş adamının, Ocak 2014'te örgütün sözde il imamının emri ile 1 milyon 63 bin dolar nakti örgüt üyelerine teslim ettiği, paranın dikkat çekmemek amacıyla 6 örgüt üyesi adına açılan hesaplara yatırıldığı ve böylece örgüt liderinin Bank Asya’ya destek olunması talimatına uygun hareket edildiğinin tespit edildiğine de işaret edildi.
"Müessese değil ablaların evini kullanalım"
İddianamede, örgüte finansal destek sağlığı kanaatine varılan 3 ayrı şirket hakkında bilgiler yer alırken, şirket bünyesinde adli ve istihbari takip yapılmasını önlemek amacıyla “tedbir” kavramının üst düzeyde kullanıldığı saptandı.
Örgüte finansal destek sağlayan şirketin çalışanlarının da ByLock kullanmaya özen gösterdiğinin de belirtildiği iddianamede, sözde il imamı şüpheli İ.K. ile sözde il ablası A.Ç. arasında 19 Şubat 2016 tarihinde geçen bir yazışmada, İ.K.’nın, “A. hocam şu anda her taraf karışık siz mümkün mertebe hareket etmeyin, yapabileceğiniz en iyi iş. İlden çıkarken tedbirli bir şekilde çıkalım. Gideceğimiz yeri kimseyle paylaşmayalım. Müessese değil ablaların evini kullanalım. Tel kesinlikle götürmeyelim. Ekip 7 kişiyi geçmesin.” uyarısı da dikkati çekti.
Ayrıca sözde il imamı İ.K’nın yine ByLock üzerindeki konuşmalarında örgütsel faaliyetlerin övüldüğü “Allah nazarlardan saklasın öğrenciler rambo şakirt olmuşlar maşallah” ifadesinin kullanıldığına yer verildi.
Örgütün şifreli haberleşme programı ByLock üzerinden paylaşılan tedbir uyarıları mesajlarından bir diğerinde ise şu ifadeler yer aldı:
Dava, 18 Aralık'tan itibaren FETÖ duruşmaları için özel olarak hazırlanan Muğla Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda görülecek.