Muğla Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz, "Kurumlar bize çok fazla yardımcı olmuyor. FETÖ ile mücadelede kurum müdürleri de taşın altına elini sokacak. Lütfen elinizdeki, bilgiyi belgeyi bizimle paylaşın." dedi.
Yavuz, Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Muğla'da FETÖ'nün darbe teşebbüsünün ardından gerekli çalışmaların titizlikle yürütülerek, yoğun bir çalışma gerçekleştirildiğini kaydetti.
15 Temmuz'dan sonra iş yükünün büyük bölümünün yargıya düştüğünü belirten Yavuz, "Kurumlar bize çok fazla yardımcı olmuyor. FETÖ ile mücadelede kurum müdürleri de taşın altına elini sokacak. Lütfen elinizdeki bilgiyi, belgeyi bizimle paylaşın." ifadesini kullandı.
Başsavcı Yavuz, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yönelik Muğla'da 15 Temmuz 2016 ile 5 Aralık 2017 tarihleri arasında 3 bin 246 soruşturma dosyasında işlem yapıldığını, bin 980 şüpheli hakkında soruşturmanın devam ettiğini, bin 266 kişinin ise yargılamasının sürdüğünü kaydetti.
Yavuz, açılan dava sayısının 630 olduğunu aktararak, 184 davada karar verildiğini ifade etti.
"Suikast timi davası çok önemliydi"
Yavuz, Muğla'daki en önemli davalardan birinin FETÖ'nün darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin suikast timi davası olduğunu söyledi.
Karara bağlanan ve sanıkların tamamına yakınının ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezası aldığı suikast timi davasının önem arz ettiğini vurgulayan Yavuz, 1,5 ay gibi kısa sürede de davanın gerekçeli kararının hazırlandığını ifade etti.
Yavuz, suikast timi davasının, ülkede ilk karar verilen davalardan biri olarak da büyük önem taşıdığını dile getirdi.
Bir diğer önemli davanın ise FETÖ'nün darbe girişiminde sözde "Muğla sıkıyönetim komutanı" olarak gösterilen eski Aksaz Deniz Üs Komutanı Tuğamiral Namık Alper ile eski Aksaz Merkez Komutanı Deniz Piyade Albay Aytunç Kan'ın yargılandığı dava olduğunu kaydeden Yavuz, şöyle konuştu.
Yargının tüm örgütlerle mücadelesinin devam ettiğini vurgulayan Yavuz, "Bizim amacımız doğruyu bulmak ve adaleti sağlamak. Bu süreçte Allah'tan başka hiç kimseden de korkumuz yok. Örgütlere karşı en ufak bir taviz verildiğinde hangi hallere düşeceğimiz ortada. Biz, inanmadığımız hiçbir şeye imza atmıyoruz. Adaletli, şeffaf bir şekilde yargılama yapıyoruz." diye konuştu.
Koruma kurulu çalışmaları
Muğla'da Koruma Kurulunun önemli çalışmalar yürüttüğünü anlatan Yavuz, 2005 yılından beri uygulanan denetimli serbestliğin, koruma kurulları gibi organların desteğiyle hem denetimli serbestlikten yararlanan yükümlülere hem topluma hem de devlete yararlar sağladığını belirtti.
Koruma Kuruluna başvuran mağdur ve hükümlülere önemli oranda destek sağlandığını kaydeden Yavuz, "Muğla'da 2 bin kişi bu programdan faydalanıyor. Eğer bu olmasaydı şu an 2 bin kişi cezaevinde olacaktı. Devletimiz bu kişilere bir şans daha verdi. Mağdurlara el uzatıldı. Devlet yine şefkatini gösterdi." dedi.
Toplantıya, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar, Muğla Denetimli Serbestlik Müdürü Can Özdemir, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Bülent Karakuş ile kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri katıldı.