Brexit kararıyla AB'den çıkış hazırlıklarına başlayan ve Orta Doğu'da sıcak gelişmelerin yaşandığı bir dönemde İngiltere'den Başbakanı Theresa May, Türkiye'ye önemli bir ziyaret gerçekleştirdi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Obama'dan görevi devralmasının ardından yüz yüze görüştüğü ilk lider olan May, o görüşmenin yankısı sürerken dün Ankara'ya geldi. May, saat 13.00'te Beştepe'teki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne geçerek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi. 3 saatten fazla görüşen iki lider sonra ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan toplantıda konuşulan konularla ilgili özetle şu değerlendirmeleri yaptı:
BÖLGESEL SORUNLAR, TERÖRLE MÜCADELE
Görüşmemizde siyasi, askeri, ekonomik, ticari ve kültürel konuları görüştük. Bölgesel sorunların yanı sıra terörle mücadele konusunu da ele aldık. Siyasi noktada zaten Türkiye ve İngiltere müşterek hareket etme kabiliyetine sahip iki ülke. Askeri noktada da iki NATO ülkesi olarak sürekli dayanışma halindeyiz, bu şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bundan sonraki süreçte neler yapabileceğimizi, bunun yanında savunma sanayinde ne gibi müşterek adımlar atabileceğimizi görüşme fırsatını bulduk.
İLİŞKİLER FARKLI BİR KONUMA GELECEK
Bundan sonraki süreç inanıyorum ki Türkiye ve İngiltere arasında çok daha farklı bir konuma gelecektir. Özellikle ekonomik alanda şu anda 15.6 milyar dolar seviyesine çıkmış olan ticaret hacmimizi ilk etapta 20 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Aramızdaki stratejik ortaklık konusunu ki 2010 yılında bu adımı attık bundan sonraki süreçte aksatmadan devam ettireceğiz. Bu konuda mutabık kaldık.
ENERJİ VE SAVUNMADA İŞ BİRLİĞİ
Türkiye ile İngiltere arasında işbirliği alanlarını geliştirmemiz, özellikle enerji alanlında ciddi işbirliği yapmamız mümkün. Savunma sanayinde de işbirliğini geliştirebiliriz ki TF-X Proje (milli savaş uçağı) çalışmasında atılacak adım çok çok önemli. Bunun yanında İHA'larla ilgili atılacak adımları da görüştük ve buradaki kararlılık bizleri mutlu etti. Bir diğer adım bir Türk firmasının İngiltere'de gerçekten çok çok önemli bir ihaleyi kazanması önemli bir gelişme. Türk firmalarının İngiltere piyasasına girmiş olması sevindirici. Bundan sonraki süreçte İngiltere'nin Türkiye'deki yatırımları bizleri ciddi manada mutlu edecektir. Sayın Başbakanda bu azmi bu kararlılığı gördüm.
DEAŞ'LA MÜCADELEDE FARKLI KONSEPT
Bölgede Suriye-Irak konusu Türkiye ve İngiltere arasında büyük önem ifade ediyor. Koalisyon güçleri ile Türkiye'nin işbirliğini bundan sonra çok daha farklı konsepte oturtalım istiyoruz. Astana sürecini değerlendirme imkanımız oldu. Şimdi Cenevre süreci var. Cenevre sürecini de aramızda konuştuk.
Görüşmede gündem gelen bir diğer konu Kıbrıs meselesi oldu. Üç garantör ülke, Türkiye, İngiltere ve Yunanistan Kıbrıs'ta neler yapabiliriz, ne gibi adımlar atabiliriz? Görüşmede değerlendirdik.
İlişkileri daha
ileri taşıyabiliriz
İngiltere Başbakanı Therasa May de Türkiye ile İngiltere arasındaki dostluğun 400 yıl öncesine kadar gittiğini belirterek, görüşmede Suriye'deki durum, DEAŞ'la mücadele, Kıbrıs ve iş birliği konularının ele alındığını söyledi. May, “Kıbrıs'ta bir çözüm bulunmasını arzu ediyoruz. Aynı şekilde DEAŞ'a karşı Suriye'de işbirliğimiz söz konusu. Barışa yönelik bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz. Eğitim ve sivil havacılık alanlarında da işbirliğini artırmayı planlıyoruz. Her iki ülke olarak mevcut ilişkileri daha ileri noktaya taşıma arzusundayız. Bunun için ortak çalışma grubu oluşturacağız" dedi. May, 15 Temmuz darbe girişimi karşısında alınan zaferi överek, “15 Temmuz'da büyük bir başarı sergilediniz" dedi.
2023'te göklerde
İngiltere Başbakanı Theresa May'in Ankara'daki görüşmeleri sırasında Türk savaş uçağı yapımı için anlaşma imzalandı. İngiliz savunma ve havacılık şirketi BAE Systems ile imzalanan anlaşmanın 125 milyon ABD Doları (100 milyon İngiliz sterlini) değerinde olduğu açıklandı. Anlaşmaya göre BAE System ile TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ) TF-X Türk savaş uçağı geliştirmek için birlikte çalışacak.
Türkiye'nin 'yerli ve milli' olarak yapacağı geleceğin savaş uçağı projesi için, teknoloji destekçisi olarak en iyi teklifi veren İngiliz BAE Systems'le görüşülüyordu. İhaleye Alman ve İsveç firmaları da katılmıştı. Türkiye, uzun süren bir işbirliği gerektiren TF-X projesini “devletten devlete yapılacak stratejik bir ortaklık" olarak değerlendiriyor. Görüşmeler de bu doğrultuda bakanlar ve müsteşarların da katılımıyla yürütülüyordu. Türkiye, projeye “Maksimum bilgi, teknoloji transferi sağlayacak, aynı zamanda Türk uzman ve mühendisleri yetiştirecek bir katılım" istiyordu. İngiltere'nin de gelecek nesil bir savaş uçağına ihtiyacı olduğu için İngilizler bu stratejik işbirliğine hayli yakın duruyorlardı. İngilizlerle görüşmeler son olarak “ihracat lisansı kısıtlaması"na takılmış, Türkiye hiçbir kısıtlamanın kabul edilmemesi konusunda diretmişti. Haziran 2016'da İngiltere Büyükelçisi Moore, TF-X projesinde “Anlaşma aşamasına geldik" açıklaması yaparken, bu kez 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bu süreç askıya alınmıştı. Son olarak İngiltere'nin büyük firmalarından Rolls Royce CEO'sunun Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ziyaretinde de savunma sanayii işbirliği konuları gündeme gelmişti. Türkiye, TF-X uçağının ilk prototipini 2023'te uçurmayı planlıyor.