Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), bir grup subaya kurduğu kumpası deşifre ettiği için askeri yargıdaki uzantıları aracılığıyla kurguladığı soruşturma üzerinden emekli askeri savcı Mehmet Çelik'e verdiği mahkumiyet kararı Anayasa Mahkemesi'nden (AYM) döndü. Çelik, 2008 yılında Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı'nda askeri savcı yardımcısı olarak çalışırken kamuoyunda Karargah Evleri olarak bilinen ve TSK içerisinde görevli bazı asker kişilerle İşçi Partisi yöneticileri arasında yasadışı bir yapılanma olduğu iddialarının yer aldığı dosyaya bakmakla görevlendirildi.
SORUŞTURUNCA HEDEF OLDU
2014'te takipsizlikle sonuçlanan dosyayı hazırlayan MİT'in oluşturduğu örgüt şemasında gerçekle bağdaşmayan şüpheli durumların olduğunu fark eden Çelik, TSK'yı tamamen ele geçirmeyi hedefleyen örgütü soruşturmaya başlayınca FETÖ'nün kumpasıyla karşı karşıya kaldı. Hakkında karalama kampanyası başlatılan Çelik, FETÖ'nün en bilindik yöntemlerinden birisi olan usulsüz dinlemeyle takibe alındı. Tüm bu saldırılara rağmen soruşturmaya devam eden ve örgütün yabancı istihbarat örgütleriyle irtibatlı olduğuna ilişkin bulgulara ulaşan Çelik, dosyadan el çektirilerek Askeri Yargıtay'a gönderildi. Çelik, Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok'ın yargılandığı “sahte çürük raporu" davasına dahil edildi.
YANLIŞ FOTOĞRAFTAN DAVA AÇILDI
Sahte çürük raporu davasından beraat eden Çelik'e kurulan kumpas bununla da sınırlı kalmadı. Kumpas, 2007 yılında yani Karargah evleri soruşturmasından önce Konya Yunak'ta bir benzin istasyonunda yaşanan tehdit olayından üretildi. FETÖ'nün kurduğu kumpaslarla bu olayı Çelik'in azmettirdiği öne sürüldü. Çelik hakkında “Resmi belgede sahtecilik" suçundan 4 Haziran 2010'da dava açıldı. Askeri Yargıtay 4. Dairesi, yargılama sonucu 18 Ocak 2013'te Çelik hakkında beraat kararı verdi. Karar ise 4'e karşı 1 oyla alındı. Savcının itirazı üzerine karar temyiz edildi. Askeri Yargıtay Daireler Kurulu, oy çokluğu 4. Daire'nin kararını bozdu. Ancak bu süreçte ilk kararda beraat yönünde görüş bildiren 2 hakimin çeşitli nedenlerle daireden ayrılması nedeniyle aynı davada Hakim Albay Mehmet Şimşek ve Hakim Albay İlker Uçtu görev aldı. Yeniden yargılamada, Çelik hapse mahkum edildi.
YÜKSEK MAHKEME “İHLAL" DEDİ
Çelik askeri yargının bu karanını AYM'ye taşıdı. Çelik, AYM'ye yaptığı bireysel başvuruda, söz konusu davanın kumpas olduğunu belirterek, görevli olmayan yargı kolundaki mahkemede yargılama yapılması nedeniyle kanuni hakim güvencesinin ihlal edildiğini kaydetti. AYM ise Çelik'i haklı bularak ihlal kararı verdi. Hiç kimsenin kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamayacağı vurgulanan kararda, “Suç tarihinden sonra görevden ayrılmış askeri hakim ve savcılar yönünden hangi yargı kolunun görevli olduğuna ilişkin olarak oluşan hukuki belirsizliğin giderilmesine yönelik mekanizmaların işletilmesi yönünde gerekli özen gösterilmemiştir. Sonuç olarak Anayasa'nın 36. ve 37. maddelerindeki anayasal güvencenin ihlal edildiği anlaşılmıştır" denildi.