Yeni Şafak’ın 29 Aralık 2017 tarihli manşetiyle tüm Türkiye’nin Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu olduğunu öğrendiği Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler’in koruma subayı Yüzbaşı Burak Akın’ın Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde verdiği ifadeler ortaya çıktı. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirterek Ankara Emniyet Müdürlüğüne teslim olan, Akın, ifadesinde, örgüt hakkında bildiklerini anlatmak istediğini belirtti.
DAHA ÖNCE İFADE VERMEYE CESARET EDEMEDİM
Akın, “Geçmişte bu yapılanma içerisinde yer aldığım için pişmanım, örgütün gerçek yüzünü görmemiştim. Geçmişte yaşadıklarım ile 15 Temmuz hain darbe girişiminde yaşadıklarım beni sürekli rahatsız ediyordu. 15 Temmuz, ülkemize en büyük ihanetin yapıldığı geceydi. Uzun zamandır ifade vermek istiyordum ancak cesaret edemiyordum” beyanını verdi. Akın, 1996’da Adana’da gittiği Işık Dershanesi aracılığıyla kendisine ulaşan Ali adlı kişinin, derslerinde yardımcı olabileceğini söyleyerek, kaldığı üniversite evine davet ettiğini söyledi.
ALLAH’IN ŞEFKAT TOKADINI YERSİN
2006’da kendi isteğiyle ÖKK’ya başvurduğunu ve başvurusunun kabul edildiğini belirten Akın, bu konuyu paylaştığı Ahmet ve Hakan kod adlarıyla bildiği şahısların “Neden bizimle istişare etmedin?” diye tepki gösterdiğini söyledi. Daha sonra Ankara’ya geldiğini aktaran Burak Akın, şunları kaydetti: “Burada Sadık (kod adı) ile tanıştırıldım. Ben, Serdar Tekin ve daha sonra bize eklenen Fuat Söylemez ile 2006 ile 2009 arasında bu kişi ilgilendi. Sadık’ın benimle ilgilendiği dönemde Etlik’teki bir eve gidiyordum. 2009 ile 2014 yıllarında benden E.D. sorumlu oldu. Bu dönemde Kerem’in üstü konumunda olduğunu düşündüğüm İhsan (kod adı) ve Hami (kod adı) ile tanıştım.
TEHDİTLERİNDEN KORKTUM
2010’da Fuat ve Serdar, Dikmen’de bekar evine çıktılar. Ben onlarla aynı evde kalmadım. 2011’de devre arkadaşım Fuat Söylemez, anne ve babasının geldiğini söyleyerek beni Dikmen’deki evlerine çağırdı. Biraz konuştuktan sonra Söylemez beni başka bir odaya çağırdı. Odada Hami vardı. Bana neden görüşmelere gitmediğimi sordu. Görüşmelere gelmek istemediğimi söyledim. Bana ‘Allah’ın şefkat tokadını yersin.’ şeklinde imalı tehditlerde bulundu. Bunun üzerine korktum. Mesleki olarak sıkıntılar yaşayacağımı düşünerek tekrar Ekrem ile görüşmelere devam ettim.”
‘SABAHA KADAR UYUMADIM’
Akın, 25 Aralık 2017 gecesi, sabah gözaltına alınacağını düşünerek, sabaha kadar uyumadığını, kendisine çanta hazırladığını ve sabah 06.30’a kadar pencere önünde memurların gözaltına almak üzere gelmesini beklediğini dile getirdi. Yüzbaşı Aygar’ın, 26 Aralık’ta, MİT’ten olduğunu söylediği bir misafirinin öğleden sonra geldiğini bildirerek, baş başa görüşmeleri sırasında Yüzbaşı Gürsel Aygar’ın “Önemli bir konuyu anlatıyor” dediğini ifade etti.
İKİ FARKLI NOT OKUDU
“Bundan da benim örgüt üyesi olduğumu söylediler, diye tedirgin oldum” diyen Akın, şunları kaydetti: “Bana elinde bulunan not defterinden çıkardığı iki farklı not kağıdını okuttu. Bunlardan bir tanesinde tarihte yer etmiş birisinin vatana ihanet ile alakalı söylediği söz yazıyordu. Diğer not kağıdında da yine kendisinin çıkarımda bulunmuş olduğu ve yine vatana ihanetten bahseden sözler yazılıydı. Aramızda geçen bu olay Kara Kuvvetleri Komutanlığı komuta katında bulunan ve yemek odasına girişi çeken kamera kayıtlarından da teyit edilebilir. Tüm bu gelişmeler üzerine yakalanacağımı anladım ve teslim olmaya karar verdim.”
Org. Çolak makamına çağırdı
Ağustos 2017’deki YAŞ kararları açıklandığında Orgeneral Salih Zeki Çolak’ın kendisini makamına çağırdığını anlatan Akın, burada Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na getirilen Orgeneral Yaşar Güler ile konuştuğunu ve kendisine “Koruma ekibi olarak görevinize devam edeceksin. Gökhan Erdim yüzbaşı ile birlikte dönüşümlü çalışırsınız.” dediğini anlattı. Güler’in göreve başladığı ilk hafta emir subayı olan Albay Arif Akboğa’nın kendisine yönelik, “Burak, iki sene boyunca koruma müdürlüğü yaptın. Şimdi Gökhan geldi. Senden kıdemli. Bir senedir de benim yanımda koruma müdürlüğü yapıyor. Senden kıdemli olduğu için doğal olarak koruma müdürlüğü yapacak. Sen de yardımcılığını yapacaksın. Bu konular seni rahatsız eder mi? Yaşar Paşa da ‘Bir sor bakalım’ dedi.” ifadelerini kullandığını aktaran Akın, “Ben de Salih Paşa ile aramızda geçen konuşmadan bahsettim. Bana bu soruları soruyorsanız, bu sorunun Yaşar Paşa tarafından sorulduğunu kabul ederek emir komutayı zafiyete düşürmek istemem. Müsaadenizle ben görevi bırakayım. dedim” şeklinde konuştu. Yüzbaşı Akın, 15 Temmuz gecesi dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak'la birlikte karargaha gelmişti. Komutan Çolak, derdest edildiği alanda darbeci askerler tarafından vurulmuştu. Yüzbaşı Akın, FETÖ’cülere direndiği gerekçesiyle madalya da almıştı. FETÖ üyesi olduğunu itiraf ederek savcılığa teslim olan Burak Akın, itirafçı olduğu gerekçesiyle adli kontrol şartı konularak serbest bırakılmıştı.
Soyadını değiştirmiş
FETÖ'cü Bura Akın, Ağustos 2017’ye kadar Kara Kuvvetleri Komutanlığında koruma müdürlüğüne devam ettiğini, komutanın değişmesiyle Ağustos 2017’den itibaren Orgeneral Güler’in koruma müdür yardımcılığını yaptığını belirtti.
BERK YA DA CENK İSMİNİ KULLANIRIM
Darbe girişiminden sonra Kara Kuvvetleri Koruma Müdürü Gökhan Erdim’in, FETÖ üyesi olduğuna dair imalarda bulunduğunu aktaran Akın, Erdim’in kendisi hakkında “FETÖ’cü olabilir.” dediğini duyduğunu bildirdi. Erdim’in, bir süre önce kendisine “Acıbucu” olan soyadını neden değiştirdiğini sorduğunu, buna “soyadının anlamı olmadığı ve komik olduğu için değiştirdiği” yanıtı verdiğini aktaran Akın, “soyadını, tabur komutanının da tavsiyesiyle ve mahkeme kararıyla Irak’ta kullandığı resmi kod adı olan ‘Akın’ olarak değiştirdiğini” anlattı. Akın, “Erdim’e ‘Siz kod isim nedir bilmezsiniz. Irak’ta kullanırız.’ dedim. Kendisi de ‘Gece eğlencelerinde Berk ya da Cenk ismini kullanırım.’ dedi. Örgütteki kod ismim ‘Cenk’ olduğu için tedirgin oldum.” ifadesini verdi.