İzmir'de “adliyede kadrolaşma ve fişleme” ile “bazı bilgilerin örgüte aktarılması” iddialarıyla ilgili yürütülen “Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamede, örgütün İzmir Adliyesi'nde kadrolaşmak için, saf dışı bırakılmak istenen kişileri “cemaatçi” diye kötülemek dahil pek çok yönteme başvurduğu belirtildi. İzmir Başsavcı Vekili Okan Bato tarafından hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede 8 sanık hakkında “terör örgütü üyesi olmak, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek” iddiaları yer alıyor.
YIPRATMA POLİTİKASI YAPILDI
İzmir Adliyesi'nde çalışan personel ile hakim ve savcılar hakkında FETÖ/PDY'nin yönlendirmesiyle fişleme çalışması yapıldığı ihbarı üzerine başlatılan operasyonda şüphelilerin terör örgütü adına çalışma yaptıklarının tespit edildiği iddianamede anlatıldı. Adalet Bakanlığı'nın açtığı “Yazı İşleri ve İdari İşler Müdürlüğü” yükselme sınavlarında yüksek puan alarak derece yapan adayların nüfus kaydı ya da mezhebine göre fişlendiğinin bildirildiği iddianamede, bu personelin müdür olma sürecinde tasfiye edilerek yerlerine örgüt mensuplarının yerleştirilmesinin hedeflendiği kaydedildi. Haziran 2015'te yapılan Adalet Bakanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü sınavlarına girerek yüksek puan alanlara karşı adliyede yaftalama ve yıpratma politikası başlatılarak tasfiye için zemin hazırlandığı belirtilen iddianamede, FETÖ'nün kendi kadrosunu oluşturmak adına kendinden olmayan ve devletine bağlı memurlarını fişlediği kaydedildi.
“PARALEL BAĞLANTILI” DEMİŞLER
İddianamede, “Fişleme yapılan listelerin yazılı sınavdan yüksek puan alandan az puan alan adaylara göre sıralı bir liste üzerinde yapıldığı tespit edilmiş olup müştekiler hakkında özel hayatları, siyasi görüşleri, mezhepleri, etnik kökenleri gibi konularda asılsız iddialar yazılmak suretiyle bir nevi adliye personelinin fişlendiği belirlenmiştir” denildi. Listelerde elenmesi hedeflenen personelin isimlerinin karşısına “PKK”, “Alevi”, “solcu”, “HDP”, “tencereci”, “gezici”, “Ermeni fanatik”, “cemaatçi” ve “paralel bağlantılı” gibi ibarelerle not düşüldüğü bilgisine yer verilen iddianamede, görev yapan ya da tayinle başka yerlere atanan hakim ve savcıların da “paralel yapı bağlantılı” ibareleriyle fişlendiğine dikkat çekildi.