Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığı’da FETÖ'nün mahrem yapılanmasına ilişkin yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Asker şüpheliler ile onlarla ilgilenen örgüt abileri ve imam düzeyindeki 140 şüphelinin “Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Cumhurbaşkanına suikast, TBMM ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme” gibi suçlardan cezalandırılması istendi.
MAHREM YAPILANMA
Anayasal Düzene Karşı Suçları Soruşturma Bürosu’nda görevli savcı Necip Özalkan tarafından düzenlenen iddianamede, örgüt mahrem yapılanması anlatıldı. Örgütün komutanlıkları kendi içerisinde bölgelere ayırdığı ve her komutanlığın bir “Müdür”ünün bulunduğuna yer verilen iddianamede, bu “Müdür”e bağlı “Müdür Yardımcıları”, müdür yardımcılarına bağlı “Öğretmen” gruplarının olduğu kaydedildi. Subay ve astsubaylardan oluşan “Öğrenciler”in ise öğretmenlere bağlı olduğu ifade edildi. Şemanın en üstünde ise müdürlere talimatları veren “Genel Müdürler” bulunuyor.
DÖRDE BÖLDÜLER
Örgütün, Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığı’ndaki yapılanması da anlatıldı. Komutanlığın, “Öğretmen Teğmenler”, “Jandarma Astsubay Temel Kursu (JATEK)”, “Subay Temel Öğrencileri” ve “Jandarma Astsubay Meslek Yüksekokulu (JAMYO)” şeklinde 4 müdürlüğe ayrıldığı belirtildi. Buna göre, şüpheli Alparslan Saygın’ın “Öğretmen Teğmenler”in, şüpheli Abdulkadir Erdoğan’ın “JATEK”in , şüpheli Süleyman Aydemir’in (firari) “Subay Temel Öğrencileri”nin, kimliği tespit edilemeyen Harun kod isimli şüphelinin ise “JAMYO”nun Müdürü olduğu ifade edildi. 4 Müdürün üstünde ise Genel Müdür olarak Aydın ve İhsan kod adlarını kullanan şüpheli Hüseyin Yurdagül olduğu belirtildi.
ÖĞRENCİLERE NOT
İtirafçı olan JATEK Müdürü “Doğan” kod adlı Abdülkadir Erdoğan’ın ifadesinde önemli ayrıntılar yer aldı. Örgüt içindeki görevinin JATEK kursiyer ve öğrencilerinin maneviyatı ile ilgilenmek olduğunu kaydeden Erdoğan, bu görevi verenin ise Genel Müdür Hüseyin Yurdagül olduğunu ifade etti. Erdoğan, “Öğrenciler okuldan mezun olduktan ve tayin yerleri belli olduktan sonra manevi durumlarını içerir ‘iyi, orta ve zayıf’ şeklinde derecelendirip oluşturulan raporlar bana ulaştırılıyor, ben de Hüseyin Yurdagül’e rapor veriyordum” diye konuştu.
MÜDÜRLER BYLOCK’ÇU ÇIKTI
FETÖ’nün müdürleri olan matematik öğretmeni Abdulkadir Erdoğan, Faruk kod adlı Alparslan Saygın ve Furkan kod adlı Süleyman Aydemir’in ByLock kullanıcısı olduğu belirlendi. Ayrıca şüphelilerden Saygın ve Aydemir’in firari olduğu kaydedildi.
Kozanlı’yla irtibatlı
Aydın ve İhsan kod isimlerini kullanan FETÖ’nün Genel Müdürü Hüseyin Yurdagül’ün örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock’u kullandığı belirtildi. Kullandığı 3 numarada da ByLock tespit edilen Yurdagül’ün firari olduğu ve hakkında yakalama kararı çıkarıldığı kaydedildi. Bank Asya’daki hesabına teröristbaşı Fetullah Gülen’in talimatının ardından 105 bin 550 TL yatırdığına dikkat çekilen şüphelinin, FETÖ’nün beyin takımıyla da irtibatlı olduğu vurgulandı. Yurdagül’ün aynı zamanda FETÖ çatı davasının firari sanıkları arasında da yer alan Tuncay Delibaşı (Mahrem Hizmetler-Sekretarya) ile 2014 yılında 12, Kozanlı Ömer kod adlı Osman Hilmi Özdil (Mahrem Hizmetler-Emniyet İmamı) ile de 9 kez HTS irtibatının olduğu olduğu ifade edildi.
Flash namusmuş
JATEK’teki kursiyer ve öğrencilerle ilgilinen öğretmen düzeyindeki Mevlüt Kazan da şunları söyledi: “Örgüt toplantılarında öncelikle herkes kendisine ait şifreli taşınabilir bellek kullanırdı. Flash belleke ‘namus’ gözü ile bakılır, içerisinde tarih, isim ve olay bilgileri bulunan çizelge olurdu. Bu belleğe herkes kendisinin sorumluluğunda bulunan askerlerin birlik içerisinden getirdikleri haberleri kaydederdi. Böylece birlik içerisinden FETÖ ile irtibatlı askerler tarafından getirilen önemli önemsiz her türlü bilgi kaydedilir."
KAÇ SAYFA OKUDU?
"Kaydedilen bilgiler toplantı esnasında Murat Çetin adlı müdür yardımcısına verilirdi. Çetin ise yanında getirdiği diz üstü bilgisayarına verilen belleklerle kendi yanındaki taşınabilir belleği takardı. Bir program aracılığıyla bilgileri bilgisayara göstermeden direk kendi flash belleğine aktarırdı. Böylece dizüstü bilgisayar başkasının eline geçse bile yapılan veri transferinin bilgisayarda tespit edilmesinin önüne geçilirdi. Bu belleklerde askerlerin Fetullah Gülen’e ait kitaplardan kaç sayfa okudukları gibi bilgiler de yer alırdı.”