Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Ayasofya Camisi'nin ibadete açılmasını BBC ve TRT World'e değerlendirdi.
Kalın, kararı dünya mirasının yok olacağı şeklinde eleştirenlerin haklı olmadığını vurgulayarak, dini özgürlük konusunda ise Türkiye'de 400'den fazla kilise ve sinagogun açık olduğunu söyledi.
Kararın İstanbul'daki cami sayılarıyla değil, Ayasofya'nın tarihi ve dini önemiyle ilgili olduğunu belirten Kalın, şöyle devam etti:
Bu konu tarihi bir perspektiften araştırılmalı
"Asıl soru Ayasofya'nın neden 1934'te müzeye çevrilmiş olması. Cumhuriyet 1923'te kuruldu, Atatürk bile 11 sene bekledi. Bu konu tarihi bir perspektiften araştırılmalı.
Kimseye kısıtlama olmadan her dinden ziyaetçi kabul edilecek
Ayasofya'nın işlevi konusunda ise ilk olarak kilise, sonra cami, sonra müze olarak kullanıldı ve şimdi tekrar cami olarak kullanılacak, muhtemelen Ayasofya'nın kimliğine en yakın işlev bir ibadet yeri olarak kalması. Müslüman, Hristiyan, inanan, inanmayan herkes ziyaret edebilecek, kimseye kısıtlama olmayacak.
Ayasofya, cami olarak kullanılmaya başlandığında neden 'dünya mirası' statüsünü kaybedecek?