İki milyonu aşkın mültecinin İdlib’den Türkiye sınırına akın etmesine sebep olan Rusya, masadaki uzlaşmaz tutumu, katliamlara devam edeceğine ilişkin mesajları ve teklif ettiği yeni haritayla diplomasinin bitmesine yol açtı. Moskova tarafının Ankara’ya sunduğu iddia edilen o harita, İdlib’deki 4 milyon Suriyelinin Hatay sınırında 5 kilometre derinliğindeki bir alana hapsedilmesini öngörüyor. Teklif, Eylül 2018’de imzalanan ve gerek rejim gerekse Rusya’nın en az 20 bin defa ihlal ettiği Soçi mutabakatının resmen çöpe gitmesi anlamına geliyor. Komik bulunan bu teklif, Dışişleri Bakan Yardımcısı aSedat Önal başkanlığındaki heyet tarafından reddedildi. Moskova’dan dönen Türk heyeti, görüşmelere ilişkin hazırladıkları raporu Külliye’ye takdim edecek. Rapora ilişkin detaylı incelemenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘ihtiyaç duyarsa’ Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le görüşecek. Bu görüşmenin gerçekleşmeyebileceği ve rejimin geriletilmesi için beklenen İdlib Harekâtı’nın her an başlayabileceği belirtiliyor.
CEPHEDE ELLER TETİKTE
M4 ve M5 karayollarının tam kontrolünü isteyen Ruslar, bölgedeki Türk gözlem noktalarının da boşaltılmasını dayatıyor. Türkiye yeni harita teklifini kabul ettiği takdirde İdlib’de 4 milyonu aşkın Suriyeli, mezar taşlarını bile parçalayan Şebbihaların, İran destekli teröristlerin ve Rusya’nın insafına terk edilecek. Ancak böyle bir ihtimal olasılık dışı. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetlerinin çeşitli birliklerinden haftalardır bölgeye giden 3 bine yakın savaş aracı ve 10 bini aşkın komando, İdlib-Halep cephelerinde rejimi safdışı bırakmak için emir bekliyor. Moskova’nın kabul edilemez teklifi sonrası gözlerin bir kez daha çevrildiği cephe hatlarında eller tetikte.
HEPSİNE ‘TERÖRİST’ DİYOR
Türk askerinin İdlib’den çekilmesini isteyen Ruslar, Suriyeli Türkmenler için büyük önem taşıyan Akil Dağı ve Türkmen Dağı’nı da Esed-İran kontrolüne bırakmayı teklif etti. İdlib kırsalındaki bu bölgeler, Türkmen varlığı ve Türkiye’nin beka sınırlarını teşkil etmesi bir yana İdlib’e hakim stratejik konumları nedeniyle Türkiye’nin hiçbir şekilde vazgeçemeyeceği bölgeler olarak görülüyor. Masada Soçi’den oldukça uzak tavra bürünen Rusların, Esed rejiminin sivilleri hedef alan saldırılarının durdurulması talepleri karşısında Türkiye’ye, “Rejim teröristlerle savaşıyor” dediği öğrenildi. Başta Hama, Humus,
Şam, Guta ve Halep olmak üzere ülkenin çeşitli noktalarında rejimin saldılarından kaçarak İdlib’e sığınan Suriyeli sivillere Rus tarafının ‘terörist’ demekte ısrar etmesi dikkat çekiyor.
Çekilme yok
Türkiye bir yandan diplomasiyi zorlarken bir yandan da sahada M4 ve M5 karayolları üzerindeki bazı noktalarda ağırlıklı olmak üzere ciddi bir yığınaklanma yaptı. Rejimin Türkiye sınırlarına daha fazla yaklaşmaması için sahada bütün önlemler alındı. Türk askeri, meşrû müdafaa tepkisi gerektiren bir saldırı olmadıkça -şimdilik- tetiğe basmıyor. Olası tüm durumlara karşı bölgeye askeri yığınak önümüzdeki günlerde de sürecek. İdlib’de yeni fiili durum yaratma peşinde olan Rusya, Kamışlı’dan Halep’e, oradan Lazkiye’ye uzanan M4 ile M5 karayollarının kontrolüne tamamen hakim olmak istiyor. Halen Lazkiye Limanı’na gelen gemilerden yüklenen askeri araç ve lojistik sistemler, Suriye içlerine ve Fırat’ın doğusundaki birliklere bu yollar üzerinden gidiyor. Rusya için buralara hakim olmak stratejik bir gereklilik olarak görülüyor. Rusya, Ankara ile temaslarında da bu yollara hakim olma tezini Soçi mutabakatında yer alan ‘M4 ve M5 karayollarının geçişlere açık tutulması’ maddesine dayandırıyor.
Bahoz’un koruması teslim oldu
Terör örgütü PKK’nın Suriye’deki elbaşlarından Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin’in korumalığını yapan Mahmut Özdemir adlı terörist, polisin ikna çabalarıyla teslim oldu. Özdemir’in Bahoz’a korumalık yapmanın yanı sıra örgütte “füzeci” olarak faaliyet yürüttüğü ve canlı bomba eylemleri önerisi verdiği tespit edildi. Mardin Emniyet İstihbarat ve TEM Şube Müdürlüklerinin ikna çalışmaları sonucu PKK/KCK terör örgütü içerisinde kırsal alanında faaliyet yürüten 1 terörist daha örgütten kaçarak Şırnak Silopi’deki Habur sınır kapısında teslim oldu. Teslim olan örgüt mensubunun, 2014 terör örgütüne katıldığı, örgüt içerisinde füzeci olarak faaliyet yürüttüğü, 2017 yılında canlı bomba konusunda fedai eylem önerisi verdiği öğrenildi. Akif Brüsk kod adlı Özdemir’in geçmiş dönemlerde Bahoz Erdal’ın korumalığını yaptığı belirlendi. Böylelikle bu yıl sadece ikna yoluyla teslim olanların sayısı 40’a yükseldi.
Türkiye’ye saldırmayı bırak