"Yenidoğan çetesine" ilişkin fezlekede bebek ölümlerine neden olan ihmaller sıralandı. İstanbul'da gerek olmadığı halde özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan ve ihmal yüzünden ölen bebeklerle ilgili hazırlanan iddianamede yer alan Sağlık Bakanlığı Müfettişliği raporu, ölümlerin göz göre göre yaşandığını, büyük bir ihmalin olduğunu ortaya çıkardı. Uzman görüşü raporunda, yenidoğan ünitelerindeki 10 bebeğin hayatını kaybetmesine neden olan tıbbı eksikliklere yer verildi.
DOKTOR BAŞINDA DURMAMIŞ
Buna göre, fezlekede maktul olarak yer alan bebek Ayaz Karaduman'ın ölümüne ilişkin değerlendirmede, bebeğin 26 Kasım 2023’te Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde doğduğu iki gün sonra sevk edildiği Medilife Hastanesi’nde hayatını kaybettiği belirtildi. Yapılan incelemede, hastanede olması gereken Dr. Dursun Eryılmaz’ın hastanede olmadığı ve doktor yerine müdahalenin Çağla Durmuş isimli hemşire tarafından yapıldığı belirtildi. Ayrıca solunum cihazının çalışabilmesi için gerekli olan solunum devresini temin etmediği için Bağcılar Medilife Hastanesi yöneticilerinin sorumlu oldukları vurgulandı.
ÖLÜM SAATİNİ DEĞİŞTİRDİLER
Bebek Michelle Nwando Opara'nın ölümüne ilişkin değerlendirmede de, 6 aylık bebeğin çocuk yoğun bakımı olmayan Özel Birinci Hastanesi’ne sevk edildiği, burada da doktorun haberi olmadan hemşirenin müdahalede bulunduğu anlatıldı. Bebek Havvanur Karakoç ile ilgili tespitte ise, hastaya kalp masajı yapıldığı esnada Dr. Dursun Eryılmaz'ın orada olmaması nedeniyle Dr. İlker Gönenli tarafından olayın örtbas edilmesi için ölüm saati değiştirilerek, epikriz yazdırıldığı aktarıldı.
HAYAT HAKLARI ELLERİNDEN ALINDI
Raporda, maktul olarak yer alan diğer bebeklere ilişkin değerlendirmede de ihmallere yer verilirken, bebeklerin ölümünde hastaneler, doktorlar ve hemşirelerin sorumluluğu olduğu kanaatine varıldı. Raporun genel değerlendirme kısmında, şu değerlendirmelerde bulunuldu: “Teorikte çocuk hekiminin, pratikte hemşirenin izlemine bırakılan yenidoğan bebeğin yüzde 90'ının hayat hakları ellerinden alınmıştır."
İSTENEN CEZALAR
İddianamede, şüpheliler Fırat Sarı ve İlker Gönen'in toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Şüpheli Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis istendi. İddianame, gönderildiği Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince değerlendiriliyor.