Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan dönüşü önemli açıklamalarda bulundu. Semerkant’ta gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı’nın 9. Zirvesi’nde gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC konusu başta olmak üzere dünyayı etkileyen tahıl koridoru, FETÖ ile mücadele, ABD ve Yunanistan ilişkileri hakkında çarpıcı mesajlar veren Erdoğan, beraberindeki gazetecilerin sorularını cevapladı.
Yüzyıllar sonra Türk devletlerini aynı çatı altında toplamadaki öncü rolü hatırlatılan Erdoğan, “Türk Devletleri Teşkilatı’nın geleceğini nasıl görüyorsunuz?” sorusuna “Türk devletleri arasındaki iş birliği, gücünü tarihsel kardeşlik bağlarından, ortak kültür, dayanışma, dil ve geleneklerinden alıyor. Türk Devletleri Teşkilatı kendisini başarılı bir iş birliği platformu olarak ispatlamış bulunuyor. Bölgesinde ve dünyada ağırlığı artıyor” cevabını verdi.
HEP “TEMİZLİYORUZ” DİYORLAR AMA
Zirve, liderler arasında Türk coğrafyasındaki FETÖ varlığıyla ilgili ikili görüşmelere de ev sahipliği yaptı. “FETÖ bu coğrafyada tamamen nasıl biter? Türkiye olarak liderleri ikna edebildik mi?” sorusuna Erdoğan şu cevabı verdi:
“Tabii biz bu liderlerle her bir araya gelişte terörle mücadele konusunu; PKK/PYD/YPG, FETÖ, DEAŞ, bütün bunları kendilerine hatırlatıyoruz. FETÖ konusunda kendileri ‘Bizde var’ demiyorlar. Hep söyledikleri şey şu; ‘Biz bunları temizledik, temizliyoruz.’ Bugün de aynı şeyi gerek Kırgızistan, gerek Özbekistan, gerek Kazakistan’la yine konuştuk. Dedik ki, sizler ‘Yok’ diyorsunuz ama bizdeki istihbarat bilgilerinde, hala devlet kademelerinizde bile bunların olduğunun bilgileri bize geliyor. O zaman istihbarat dairenizi bizim istihbarat başkanlığımızla bir araya getirelim, müşterek çalışsınlar. Liderlerden biri bugün bana ‘Ben, siz bu işin üzerinde bu kadar dururken bu FETÖ’nün ne olduğunu hala bilmiyordum’ dedi. İşte sizin bu noktadaki bilgi kaynaklarınız maalesef size yanlış bilgi aktarıyor. Bunun için de bu alçakların ne olduğunu anlayamıyorsunuz.”
FETULLAH GÜLEN’İ AMERİKA SAKLIYOR
“Şu anda bunlara kim sahip çıkıyor? Başta Yunanistan. Kaçıp Yunanistan’a, kaçıp Avrupa’ya gidiyorlar. Almanya’da, Fransa’da, Hollanda’da, Danimarka’da, İngiltere’de, Amerika’da yaşıyorlar. Ve bu adamı Amerika saklıyor. Kim saklıyor? Biden saklıyor. Kendilerine Pensilvanya’da devasa bir kâşâne (köşk) verdiler, orada bu adam yaşıyor. Bana ‘Terörün merkezi neresi’ diye sorarsanız; ben size şu anda bunu söylerim.”
F-16 MESELESİ ARALIKTA ÇÖZÜLEBİLİR
Erdoğan, “F-16 tedariki ve F-35 konusuyla ilgili ABD ile sürdürülen süreçten Yunanistan hayli rahatsız. Dedeağaç Limanı’nın yabancı şirketlere satışı da rafa kalktı. Atina-Washington hattında bir kırılma yaşanıyor mu?” sorusuna ise şu cevabı verdi:
“Tabii şu anda bu son atılan adımlardan Yunanistan ciddi manada rahatsız. F-35 konusuna gelecek olursak, bu aslında bizden çok Amerika’yı rahatsız ediyor. Çünkü biz üzerimize düşeni yaptık ama karşılığını bulmadı. F-16 talebimize ilişkin ‘Bu işi bu şekilde çözelim, dosyayı da kapatalım’ dedik. Zaman zaman Amerika tarafı olumlu şeyler söylüyor. Tabii şimdi seçim yaşadılar. Seçimle birlikte bazı olumlu haberler yine geliyor. Temennim o ki önümüzdeki ay bazı müjdelerle dolu olsun ve F-16 konusunu çok daha olumlu istikamette geliştirelim. Temsilciler Meclisi’nde Cumhuriyetçiler açık ara önde kapattı. Ama tabii Senato 2-3 yer çok büyük önem arz ediyor. Buralarda eğer Cumhuriyetçiler başarılı çıkarsa, iş bizim için çok daha kolay olacaktır.”
KKTC TANINSIN DİYE DÜNYAYI KUŞATACAĞIZ
HANGİ ENAYİ SANA PARA VERİR
Türkiye Yüzyılı vizyonu kapsamında açıklanan “dünyada ilk 10 ekonomi arasında olma” hedefi hakkındaki değerlendirmesi sorulan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Ekonomi tarafında Türkiye’nin dünyada ilk 10 içerisinde yer alması konusunda önümüzdeki engeller ciddi manada yavaş yavaş kayboluyor. Başbakanlığım döneminde özellikle Merkez Bankası’nda döviz rezervi bir ara 135-136 milyar dolara kadar çıktı. Şu anda da 115-120 milyar dolar civarında dolaşıyor. Yani Merkez Bankamızın döviz rezervi konusunda Bay Kemal’in ifade ettiği gibi sıkıntılar söz konusu değil. Kurusıkı atıyor. Adamın ekonomiden hiç haberi yok. Geçen ‘Varlık barışı 9 kez yenilendi’ diyor. 19 kez de yenilenir 99 kez de. Ülkeyi kim yönetiyorsa varlık barışının ömrünü uzatmak veya kısaltmak onun elindedir. Kalem bizim elimizde. Hesaba göre nasıl bunu daha iyi yönetiyorsak, daha ileri taşıyabiliyorsak ona göre de adımlarını atarız. Ama anlamıyor adam, bilmiyor. Varlık barışından gelen parayla ilgili ‘Esrar, eroin, uyuşturucu kaçakçılığından geldi’ diyor. Hadi çık ispat et. Var mı elinde bir delilin? Neye göre bunu söylüyorsun? Ya sen bu ülkenin evladı değil misin? Bir belge varsa göster. Daha ileri konuşmayayım. Zor sabrediyoruz.”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun sık sık kullandığı “Londra’daki tefeciler” çıkışına rağmen İngiltere’ye gitmesi de sorulan Erdoğan, şöyle konuştu: “Şimdi ‘Temiz para getireceğim’ diyor. Sen kimsin? Hani Londra’ya gidişi eleştiriyordun? Buradan getireceğin parayı kime getireceksin? Sen iş adamı mısın? Senin yanında böyle bir para talebinde bulunan birileri mi var? Parayı kime getiriyorsun? Yani afedersiniz İngiltere’de bu kadar enayi var mı; sana kalkacaklar bu paraları verecekler; ‘Al Bay Kemal bunu Türkiye’de nerede kullanırsan kullan’ diyecekler.”
BARIŞA GİDEN YOK DİYALOG
Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sona erme ihtimaliyle ilgili değerlendirmesi sorulan Erdoğan, “Rusya sıradan bir devlet değil, güçlü bir devlet. Tabii başta Amerika olmak üzere Batı, Rusya’ya adeta sınırsız saldırıyor. Bütün bunların karşısında Rusya bir direnç ortaya koyuyor. Biz de acaba nasıl olur da -işte bir tahıl koridoru olayı gerçekleşti- buradan bir barış koridorunu açabiliriz, bunun gayreti içerisindeyiz. Bunun için de en güzel yol, diyalogdan barışa giden yol diye düşünüyoruz. Tabii Zelenski ile de görüşerek onların da kanaatini alacağız. Bu arabuluculuk acaba bizi bir barışa taşır mı, bunun yollarını arayacağız. Ama şimdilik bizim için en önemlisi bu tahıl koridorunu ciddi manada işletmek” dedi.
Erdoğan, 19 Kasım’da sona erecek tahıl koridoru anlaşmasının uzatılması hakkında da “Orada süre tahdidi koymak bana göre yanlış olur. Biz kendilerine bu işi ne kadar uzun tutarlarsa o kadar isabetli olacağını belirttik. Bana göre bizim daha çok bu işin sınırını iyi çizmemiz lazım. Putin’in söylediği gibi, Afrika ülkeleri adıyla bu adım atılabilir. Afrika’yı bir tarafa koyup Avrupa’ya göndermek adil bir yaklaşım olmaz” diye konuştu.