Alınan bilgiye göre, dün akşam saatlerinde aracıyla adliyenin otoparkından çıkan Akdemir, yolda frenlerin tutmadığını fark etti. Akdemir, 2015 model Volkswagen Passat marka dizel otomatik vites aracını yetkili servise götürdü. Servisten, Akdemir'e, araç yeni olduğu için dışarıdan bir müdahale ile bu durumun oluşabileceği bilgisi verildi.
Bunun üzerine polise haber veren Akdemir, ayrıca Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na kendisine yönelik bir suikast girişiminde bulunulmuş olabileceği iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.
Anadolu Örgütlü, Kaçakçılık ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosunca Akdemir'in suç duyurusu üzerine soruşturma başlatıldı.
Akdemir'e ait araç teknik incelemeye alınırken, adliyenin otoparkında olaya ilişkin görüntü kaydı olup olmadığı inceleniyor.
FETÖ soruşturmalarında dikkat çekici kararlar vermişti
Anadolu Sulh Ceza Hakimi Hasan Akdemir, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan hakim ve savcılardan birçoğunun tutuklanmasına karar vermişti.
Akdemir, tutuklama gerekçesinde "Çok iyi hazırlanmış, silah kullanmadan devleti ele geçirebilecek bir yapı kurulduğu, 17-25 Aralık hukuk darbesi ile bu başarılamayınca, kendilerine yönelik tasfiye çalışmalarından da haberleri olduğundan, bu sefer içinde bulundukları TSK'yı kullanarak silah zoruyla bunu başarmaya çalıştıkları, ancak her şeyin farkında olan aziz Türk milletinin irfan ve basiret sahibi kişiliği ile bu darbenin engellendiği, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milletinin açık bir saldırıyla karşı karşıya olması nedeniyle de bu şüphelilerin bu aşamada tedbir mahiyetinde tutuklanmalarında hukuki yarar olduğu kanaatine varılmıştır." ifadesini kullanmıştı.
Öte yandan Akdemir yine Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca "Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) finansman sağladıkları" iddiasıyla aralarında şirket ve dernek yöneticilerinin de bulunduğu şüphelilere yönelik düzenlenen operasyon kapsamında 20 şüphelinin tutuklanmasına karar vermişti.
Akdemir, bu soruşturmada da tutuklama gerekçesinde "Böyle bir örgütün varlığının herkesçe bilinen bir gerçek olduğu, böyle bir örgütün maruf olması nedeniyle maruf olan şeyin ispata muhtaç olmadığı, bu örgütün herkesçe de bilindiği üzere belli hedeflere ulaşmak için her türlü yöntemi mübah saydığı anlaşılmıştır." denilmişti.