FETÖ ile mücadele stratejisi netleşti

FETÖ'nün darbe kalkışması sonra gözaltına alınan ve tutuklanan hain asker ve yargı mensuplarından sonra, gözler kamu kurumlarına sızan diğer FETÖ'cülerle mücadeleye çevrildi.

Yeni Şafak Haber Merkezi

FETÖ'cülerin devlet kurumlarından temizlenmesi için yol haritasını netleştiren hükümet tasfiye için düğmeye bastı. OHAL'in ilan edilmesinden sonra çıkarılan KHK ile kamudan tasfiyeler de hız kazandı.

FETÖ mensubu darbecilerin kalkışmasından sonra başlatılan operasyonlar kamuda geniş bir tasfiye sürecini de başlattı. Bu operasyonlar çerçevesinde, FETÖ'nün devletin farklı kademelerine sızan ve devlete karşı ihanet girişimi içerisinde olan birçok mensubu tasfiye edilecek. 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe kalkışmasının birçok devlet kurumuna sızmış hain teröristlerce de desteklendiğinin ortaya çıkmasının ardından kamu da çok büyük operasyonların yapılacağı gündeme gelmişti. Devlet içerisinde başta TSK ve yargı olmak üzere birçok kuruma sızan FETÖ mensuplarına karşı başlatılan operasyonda şimdiye kadar tasfiye edilenlerin sayısı 50 bini aştı.

Bir yandan FETÖ'cülerin tasfiyesine yönelik operasyonlar sürerken diğer yandan da bundan sonraki süreçte izlenecek yol haritası netleşmeye başladı. Devletin üzerinde durduğu en önemli konu FETÖ'nün 15 Temmuz darbe kalkışması benzeri bir kalkışma yapmasını ve ülkeyi kaosa sürükleyebilecek olan hain girişimlerinin önüne geçmek. Darbe kalkışması sonrası TSK içerisindeki hainler deşifre olup tutuklanırken, geriye kalanlarda YAŞ toplantısında ihraç edilecek. Buna paralel olarak devletin diğer kurumlarındaki FETÖ mensupları da tasfiye edilmeye başlandı. Özellikle emniyet ve yargı yargı içerisindeki birçok FETÖ mensubu polis, hâkim ve savcı tasfiye edildi.

İlk etapta tespit edilen paralelciler tasfiye edilirken, bundan sonraki aşamada izlenecek temel strateji, başta Emniyet ve Bakanlıklar olmak üzere devletin diğer kurumlarındaki FETÖ'cüleri tespit etme ve ayıklama üzerine kurulu olacak. Emniyet içerisinde 60 bine yakın FETÖ mensubu polis ve amirin bulunduğu iddia ediliyor. Aynı durum Bakanlılar için de geçerli. OHAL'in ilan edilmesi ve sonrasında Kanun Hükmünde Kararnamenin çıkması ile birlikte üç ay içerisinde bu yapı ile etkin bir mücadelenin verilmesi ve tasfiye sürecinin hızlandırılması planlanıyor. Bu plan doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı (MEB)'da merkez ve taşra teşkilatında görev yapan ve FETÖ'cülerle irtibatlı olan 21 bin 738 öğretmeni açığa aldı. Böylece özel okullardaki öğretmenlerle birlikte MEB'de görevden uzaklaştırılan toplam personel sayısı 42 bin 767 oldu.

Diğer bakanlık ve kurumlarda açığa alınan personel sayıları ise şu şekilde:

* Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında toplam açığa alınan personel sayısı 599 oldu.

* DHMİ Genel Müdürlüğünde 139, TAPDK'da 8 personel görevden uzaklaştırıldı.

* TOKİ Başkanlığında görevli 22 personel açığa alındı, TÜRKSAT AŞ'de 29 kişinin iş akitleri feshedildi.

Hazine Müsteşarlığında 2 genel müdür, bir genel müdür yardımcısı ve 5 daire başkanı dahil toplam 62 kişi açığa alındı.

* Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığına bağlı ilgili ve ilişkili kurumlardan 529 kişi görevden uzaklaştırıldı.

* Orman ve Su İşleri Bakanlığında merkez ve taşra teşkilatında görevden uzaklaştırılan personel sayısı 197 oldu.

* Milli Savunma Bakanlığınca 262 askeri hakim ve savcı görevden uzaklaştırıldı.

* Çevre ve Şehircilik Bakanlığında ‹paralel yapılanma› ile irtibatlı olduğu iddia edilen 58›i Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü›nden olmak üzere çeşitli unvanlarda toplam 70 personel görevden el çektirildi.

* TRT'de 300, RTÜK'te de çeşitli unvanlardaki 29 personel görevlerinden uzaklaştırıldı.

* İçişleri Bakanlığı›nda 8 bin 777, Maliye Bakanlığı›nda bin 500, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı›nda 300 diğer bakanlıklarda da toplam 1751 personel görevden alındı.

* Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nda 176

* Diyanet İşleri Başkanlığı'nda 492

* YÖK Türkiye genelindeki bin 176'sı devlet, 401'i vakıf üniversitesi olmak üzere 1577 dekanın istifası istendi

* Rekabet Kurumu'nda 8, BDDK'da 86, EPDK'da 25, Borsa İstanbul'da 51 personel görevden alındı.

* MİT Müsteşarlığı'nda 100 personel görevden alındı.

* İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü çeşitli fakültelerdeki 95 öğretim üyesinin görevden uzaklaştırılmasına karar verdi.

Ayrıca darbe kalkışmasından sonra gözaltına alınan ve tutuklananlarla ilgili olarak son rakamları paylaşan Başbakan Binali Yıldırım, 13 bin 2 kişinin gözaltında olduğunu belirtti. Binali Yıldırım'ın açıklaması şu şekilde:

“Gözaltına alınan şahıs sayısı 13 bin 2. İstanbul›da 3 bin 879, Ankara›da 2 bin 734, İzmir›de 197, diğer illerimizde 6 bin 192 olmak üzere. Bunlardan bin 329›u polis, 8 bin 831›i asker, askerler içerisinde de general, amiral 163, subay 2 bin 329, astsubay ve diğerleri de 6 bin 339. Hakim ve savcı 2 bin 100, mülki idare amiri 52, sivil 689. Tutuklu ne kadar, 13 binin, 5 bin 837›si de tutuklu. Bunların da 436›sı polis, 3 bin 718›i asker, bunların içinde 123›ü general, bin 9'u subay ve 2 bin 586'sı da astsubay, er ve erbaş. Hakim ve savcı bin 559'u tutuklu, mülki idare amiri 31 tutuklu, sivil 93 tutuklu. Ayrıca adli kontrolle serbest kalan bin 63, tamamen serbest kalan 693. Gözaltı işlemi devam eden 5 bin 409. Ölü olarak ele geçirilen 24 darbeci var, yaralı olarak da 49 darbeci ele geçirilmiş durumda.»

Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantısı öncesi Genelkurmay Başkanlığı'da olağanüstü hal çerçevesinde çıkarılan kanun hükmünde kararnameden (KHK) doğan yetkiler çerçevesinde 149 general ve amiral, bin 99 subay ile 436 astsubay, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraç etti.